12 ilçede Mekke ve Kudüs'ün Fethi programı düzenlenecek

Anadolu Gençlik Derneği Sakarya Şubesi, her sene olduğu gibi bu sene de Türkiye geneli tüm il ve ilçelerde gerçekleştirilen Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi programını  Sakarya'da 12 ilçede gerçekleştirecek.

AGD tarafından şehrin 12 ilçesinde Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi programı düzenlenecek.

İşte program takvimi


Adapazarı – Orhangazi Kültür Merkezi – 31 Aralık 19:54

Akyazı – Akyazı Kapalı Spor Salonu – 31 Aralık 20:00

Ferizli – Ferizli Fikret İsmet Aktekin And. Lisesi Kapalı Spor Salonu – 31 Aralık 19:54

Geyve – Geyve And. İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu – 31 Aralık 19:54

Hendek – Hendek Ticaret Merkezi Konferans Salonu – 31 Aralık 19:54

Karapürçek – Karapürçek Eğitim, Kültür Ve Gençlik Der. Konf. Salonu – 31 Aralık 19:54

Karasu – Karasu Şht. Üst. İbrahim Abanoz And. Lisesi Konferans Salonu – 31 Aralık 19:54

Kaynarca – Kaynarca Belediyesi Konferans Salonu – 31 Aralık 19:54

Kocaali – Kocaali Bahçem Düğün Salonu – 31 Aralık 19:54

Pamukova – Pamukova Atatürk Kültür Merkezi – 30 Aralık 19:54

Sapanca – Sapanca Halk Eğitim Merkezi – 31 Aralık 19:54

Taraklı – Taraklı Düğün Salonu – 29 Aralık 19:30


Anadolu Gençlik Derneği Sakarya Şubesi tarafından konuyla ilgili şu açıklama yapıldı:


" Miladi takvimle 2017 yılını bu hafta sonu geride bırakacağız ancak unutmamamız gereken iki olay var.

Birici olay şudur: İngiltere Savaş Kabinesinde dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı olan Arthur James Balfour, Siyonist hareketin önemli isimlerinden Baron Walter Rothschild'e 2 Kasım 1917’de yazdığı mektupta Filistin topraklarında Siyonistlere bir devlet vaadinde bulunmuştur. 2017 bu olayın 100. Yıldönümüdür.

İkinci olay da şudur: 100 yıl önce, 9 Aralık 2017’de Filistin, İngiltere tarafından işgal edilmiştir.

Yani 2017, Birleşik Krallık güçlerinin Filistin topraklarındaki işgalinin 100. Yıldönümüdür.

ABD Başkanı Trump’ın 6 Aralık günü Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etmesi, Siyonist-Evangelist ortaklığının ikinci 100 Yıl için düşündükleri planların sadece ilk adımıdır.

Emperyalist güçler adına Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi dedikleri evraklarda coğrafyamızın geleceğiyle ilgili kararlar alıyorlar.

Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Türkiye ve Katar’ın küresel tehdit olduğuna dair açıklamalarda bulunuyor.

Bunlar sadece okuyarak geçiştirilemez. Bu kararlar, açıklamalar, beyanatlar, ülkemizin, insanımızın, coğrafyamızın hayrına değildir.

Arakan’da, Suriye’de, Yemen’de, Filistin’de ve İslam coğrafyasının dört bir yanında masum insanlar çatışmalarda yaşamını yitirmeye devam ediyor.

Diğer taraftan 7 milyar 400 milyon insanın yaşadığı bu gezgenimizde her 12 saniyede bir 1 çocuğun açlık nedeniyle ölüyor. Her 4 saniyede 1 bir insan mülteci pozisyonuna düşüyor. Her gece 800 milyondan fazla insan aç yatıyor. Yaklaşık 1 buçuk milyar insan sağlıklı içme suyundan mahrum ve 2 milyar insanın yoksulluk sınırının altında hayatta kalma mücadelesi veriyor.

Emperyalist güçler tüm bunlar olurken hem kendi ülkelerinde hem de sömürdükleri birçok ülkede insanları farklı şekillerde uyutup uyuşturarak kitleleri duyarsızlaştırıyorlar ve hakikati örtbas ediyorlar.

Biz adına Yılbaşı Eğlencesi denilen ve neredeyse tüm dünya halklarına dayatılan çirkinliklere karşı bir tavır takınmamızın İslam’ın bir gereği olduğuna inanıyoruz.

Milli Piyango adı verilen oyunla kitlelerin kumarla buluşturulmasını sağlayan, her türlü kötülüğe giden yolları açan, birçok gencin çeşitli bağımlılıklara yakalanmasına sebep olan, birçok insanda iffet duygusunu zedeleyen her türlü eğlence anlayışını reddediyoruz. Kalplerdeki merhameti körelten, vidan duygusunu ortadan kaldıran, insanları şehirlerin en orta yerlerinde her türlü ahlaksızlığı yapmaya sevk eden Yılbaşı kutlamalarına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın görevi olduğunu da düşünüyoruz.

Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda İstanbul’a gelip Boğaz’a demirleyen İngiliz Savaş Gemilerinden İstanbul ahalisine bedava dağıtılan alkol yeni dönemde işgalin ve sömürünün nasıl sürdürüleceğinin bir göstergesi olmuştur. Biz Yılbaşı kutlamalarının bu ülkenin emperyalizm tarafından sömürülmesine hizmet eden vasıtalardan biri olarak görüyoruz. Alkol müptelası haline getirilen bir nesil sağlıklı düşünme ve sömürüye karşı direnme vasfını kaybediyor. Bu gecenin Yılbaşı Çekilişi gibi değişik organizasyonlarla Milli Eğitim Bakanlığı’na ait okullarda öğretmenler vasıtasıyla körpe dimağlara aşılanmasını ise kabul edilemez buluyoruz. Aynı şekilde devlet eli yürütülen şans oyunlarının toplumda telafisi mümkün olmayan bir yozlaşmaya yol açtığını görüyoruz.

Bizler Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak 31 Aralık Pazar gününü 1 Ocak Pazartesi gününe bağlayan gece 81 şubemizde yaklaşık 600 kadar noktada Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi Programı düzenleyeceğiz.

Bilindiği üzere yeryüzünün ilk binası Kâbe’nin bulunduğu şehir olan Mekke İslam Ordularınca 1 Ocak 630 tarihinde fethedilmiştir. Biz bu programları düzenlerken fethin hicri ya da miladi yıldönümünü, ya da fethin kronolojisini konuşmadan ziyade fetih ruhunu kuşanmanın derdindeyiz.

Ayrıca biz, İstanbul’un Fethini Diyarbakır’a, Diyarbakır’ın Fethini Kudüs’e, Kudüs’ün Fethini Mekke’ye ve Mekke’nin Fethi’ni de vahyin insanlığa olan çağrısına bağlamayan her anlayışın eksik olduğunu düşünüyoruz.

Aralık ayında yaşanılan gelişmeler zaten duyarlı olduğumuz Kudüs meselesinde daha çok adım atmamız gerektirdiğini göstermiştir. Hem Kudüs’teki 100 yıllık işgali hem de Kudüs’ün doğusuyla batısıyla bir bütün olduğu gerçeğini gündemde tutmak adına geleneksel olarak düzenlediğimiz Mekke’nin Fethi Programında bir değişikliğe gittik ve programın adını Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi yaptık.

Kaosun, sömürünün, çatışma ve savaşların yaşandığı dünyamızın her zamankinden daha fazla fetih ruhuna ve anlayışına ihtiyacı vardır. Fetih kavramı da anlamından saptırılmaya çalışılsa da biz hem kavramlarımıza hem de bu kavramların bize yüklediği sorumluluklara sahip çıkmaya devam edeceğiz.

Fetih, bir beldenin ve o beldede yaşayan insanların dimağlarının İslam’a açılmasıdır. Fetih, küfrün karanlığının Kelam-ı Kadim’in berraklığıyla silinmesidir. Fetih, sonradan olma ilahlara reddiyedir. Fetih, insanların temel hak ve özgürlüklerini gasp eden zulüm düzeninden adil bir düzene geçen yolun açılmasıdır.

Fetih; insanın, toplumun ve doğanın, sevgiyle, merhametle ve adaletle buluşmasıdır. Fetih insan olmanın, halife kılınmanın, dağların yüklenmekten çekindiği bir yükü omuzlamanın ve kulluk sözü vermenin gereğidir. Fetih sadece hakkın hâkimiyeti için çıkılan bir seferin sonucu değil; bilakis o sefere çıkabilme dirayetidir.

Fetih işgal değildir. Fetih bir ırkın diğer ırkı tarumar etmesi değildir, bir bölgenin halkının diğer bölge halkını sömürmesi değildir, insanların inanç ve düşüncülerini zorla değiştirme değildir. Enerji kaynaklarını, yer altı yer üstü zenginliklerin ele geçirmek için savaşanlar, insanları imha etmek için savaşanlar bunu anlayamaz.

Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi iki büyük fetihtir. Günümüz Müslümanların bu büyük fetihlerden çıkaracağı bazı dersler vardır. Öncelikle Müslümanlar verdikleri sözü tutarlar, yaptıkları antlaşmayı bozmazlar. Zaferin Allah’tan olduğuna inanırlar. Sabrın ve fedakârlığın Müslümancı bir yaşam tarzının gereği olduğunu bilirler. İslam’ı yaşamanın ancak cihat ile mümkün olduğunu idrak ederler. Zafere giden yolda en büyük gücün inanç olduğunun farkındadırlar. Emaneti ehil ellere teslim etmek gerektiğine inanırlar. Fethin gayesinin ganimet elde etmek değil, yürekleri kazanmak olduğunu bilirler. İslam’ın yaşanmasında kadın erkek tüm Müslümanların itaat sorumluluğu olduğunun farkındadırlar. Bir Müslüman’ın gücü nispetinde tüm yeryüzünden sorumlu olduğunu bilirler. Tevazünün, vefanın ve sadakatin Müslüman ahlakının vazgeçilmezleri olduğuna inanırlar.

Biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak bu coğrafyanın harcının İslam olduğuna, bu toprakları bize yurt yapan anlayışın fetih ruhu olduğuna inanıyoruz. İnsanımız kültür emperyalizminin yanında değil fetih ruhunun yanında durmaya çağıyoruz.

31 Aralık akşamı tüm halkımızı çocukları ile birlikte kendilerine en yakın noktada Anadolu Gençlik Derneği ya da temsilciliği tarafından düzenlenen Mekke’nin ve Kudüs’ün Fethi Programlarına davet ediyoruz."
<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><strong><br />Anadolu Gen&ccedil;lik Derneği Sakarya Şubesi tarafından konuyla ilgili şu a&ccedil;ıklama yapıldı:</strong><br /><br />&quot; Miladi takvimle 2017 yılını bu hafta sonu geride bırakacağız ancak unutmamamız gereken iki olay var.<br /><br />Birici   olay şudur: İngiltere Savaş Kabinesinde d&ouml;nemin İngiltere Dışişleri   Bakanı olan Arthur James Balfour, Siyonist hareketin &ouml;nemli isimlerinden   Baron Walter Rothschild'e 2 Kasım 1917&rsquo;de yazdığı mektupta Filistin   topraklarında Siyonistlere bir devlet vaadinde bulunmuştur. 2017 bu   olayın 100. Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml;d&uuml;r.<br /><br />İkinci olay da şudur: 100 yıl &ouml;nce, 9 Aralık 2017&rsquo;de Filistin, İngiltere tarafından işgal edilmiştir.<br /><br />Yani 2017, Birleşik Krallık g&uuml;&ccedil;lerinin Filistin topraklarındaki işgalinin 100. Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml;d&uuml;r.<br /><br />ABD   Başkanı Trump&rsquo;ın 6 Aralık g&uuml;n&uuml; Kud&uuml;s&rsquo;&uuml; İsrail&rsquo;in başkenti olarak ilan   etmesi, Siyonist-Evangelist ortaklığının ikinci 100 Yıl i&ccedil;in   d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;kleri planların sadece ilk adımıdır.<br /><br />Emperyalist g&uuml;&ccedil;ler   adına Ulusal G&uuml;venlik Strateji Belgesi dedikleri evraklarda   coğrafyamızın geleceğiyle ilgili kararlar alıyorlar.<br /><br />Trump&rsquo;ın Ulusal G&uuml;venlik Danışmanı T&uuml;rkiye ve Katar&rsquo;ın k&uuml;resel tehdit olduğuna dair a&ccedil;ıklamalarda bulunuyor.<br /><br />Bunlar   sadece okuyarak ge&ccedil;iştirilemez. Bu kararlar, a&ccedil;ıklamalar, beyanatlar,   &uuml;lkemizin, insanımızın, coğrafyamızın hayrına değildir.<br /><br />Arakan&rsquo;da,   Suriye&rsquo;de, Yemen&rsquo;de, Filistin&rsquo;de ve İslam coğrafyasının d&ouml;rt bir   yanında masum insanlar &ccedil;atışmalarda yaşamını yitirmeye devam ediyor.<br /><br />Diğer   taraftan 7 milyar 400 milyon insanın yaşadığı bu gezgenimizde her 12   saniyede bir 1 &ccedil;ocuğun a&ccedil;lık nedeniyle &ouml;l&uuml;yor. Her 4 saniyede 1 bir   insan m&uuml;lteci pozisyonuna d&uuml;ş&uuml;yor. Her gece 800 milyondan fazla insan a&ccedil;   yatıyor. Yaklaşık 1 bu&ccedil;uk milyar insan sağlıklı i&ccedil;me suyundan mahrum  ve  2 milyar insanın yoksulluk sınırının altında hayatta kalma  m&uuml;cadelesi  veriyor.<br /><br />Emperyalist g&uuml;&ccedil;ler t&uuml;m bunlar olurken hem  kendi  &uuml;lkelerinde hem de s&ouml;m&uuml;rd&uuml;kleri bir&ccedil;ok &uuml;lkede insanları farklı   şekillerde uyutup uyuşturarak kitleleri duyarsızlaştırıyorlar ve   hakikati &ouml;rtbas ediyorlar.<br /><br />Biz adına Yılbaşı Eğlencesi denilen ve   neredeyse t&uuml;m d&uuml;nya halklarına dayatılan &ccedil;irkinliklere karşı bir tavır   takınmamızın İslam&rsquo;ın bir gereği olduğuna inanıyoruz.<br /><br />Milli   Piyango adı verilen oyunla kitlelerin kumarla buluşturulmasını sağlayan,   her t&uuml;rl&uuml; k&ouml;t&uuml;l&uuml;ğe giden yolları a&ccedil;an, bir&ccedil;ok gencin &ccedil;eşitli   bağımlılıklara yakalanmasına sebep olan, bir&ccedil;ok insanda iffet duygusunu   zedeleyen her t&uuml;rl&uuml; eğlence anlayışını reddediyoruz. Kalplerdeki   merhameti k&ouml;relten, vidan duygusunu ortadan kaldıran, insanları   şehirlerin en orta yerlerinde her t&uuml;rl&uuml; ahlaksızlığı yapmaya sevk eden   Yılbaşı kutlamalarına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın   g&ouml;revi olduğunu da d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz.<br /><br />Birinci D&uuml;nya Savaşı&rsquo;nın sonunda   İstanbul&rsquo;a gelip Boğaz&rsquo;a demirleyen İngiliz Savaş Gemilerinden İstanbul   ahalisine bedava dağıtılan alkol yeni d&ouml;nemde işgalin ve s&ouml;m&uuml;r&uuml;n&uuml;n  nasıl  s&uuml;rd&uuml;r&uuml;leceğinin bir g&ouml;stergesi olmuştur. Biz Yılbaşı  kutlamalarının bu  &uuml;lkenin emperyalizm tarafından s&ouml;m&uuml;r&uuml;lmesine hizmet  eden vasıtalardan  biri olarak g&ouml;r&uuml;yoruz. Alkol m&uuml;ptelası haline  getirilen bir nesil  sağlıklı d&uuml;ş&uuml;nme ve s&ouml;m&uuml;r&uuml;ye karşı direnme vasfını  kaybediyor. Bu  gecenin Yılbaşı &Ccedil;ekilişi gibi değişik organizasyonlarla  Milli Eğitim  Bakanlığı&rsquo;na ait okullarda &ouml;ğretmenler vasıtasıyla k&ouml;rpe  dimağlara  aşılanmasını ise kabul edilemez buluyoruz. Aynı şekilde  devlet eli  y&uuml;r&uuml;t&uuml;len şans oyunlarının toplumda telafisi m&uuml;mk&uuml;n olmayan  bir  yozlaşmaya yol a&ccedil;tığını g&ouml;r&uuml;yoruz.<br /><br />Bizler Anadolu Gen&ccedil;lik  Derneği  mensupları olarak 31 Aralık Pazar g&uuml;n&uuml;n&uuml; 1 Ocak Pazartesi  g&uuml;n&uuml;ne  bağlayan gece 81 şubemizde yaklaşık 600 kadar noktada Mekke&rsquo;nin  ve  Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n Fethi Programı d&uuml;zenleyeceğiz.<br /><br />Bilindiği &uuml;zere   yery&uuml;z&uuml;n&uuml;n ilk binası K&acirc;be&rsquo;nin bulunduğu şehir olan Mekke İslam   Ordularınca 1 Ocak 630 tarihinde fethedilmiştir. Biz bu programları   d&uuml;zenlerken fethin hicri ya da miladi yıld&ouml;n&uuml;m&uuml;n&uuml;, ya da fethin   kronolojisini konuşmadan ziyade fetih ruhunu kuşanmanın derdindeyiz.<br /><br />Ayrıca   biz, İstanbul&rsquo;un Fethini Diyarbakır&rsquo;a, Diyarbakır&rsquo;ın Fethini Kud&uuml;s&rsquo;e,   Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n Fethini Mekke&rsquo;ye ve Mekke&rsquo;nin Fethi&rsquo;ni de vahyin insanlığa  olan  &ccedil;ağrısına bağlamayan her anlayışın eksik olduğunu d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz.<br /><br />Aralık   ayında yaşanılan gelişmeler zaten duyarlı olduğumuz Kud&uuml;s meselesinde   daha &ccedil;ok adım atmamız gerektirdiğini g&ouml;stermiştir. Hem Kud&uuml;s&rsquo;teki 100   yıllık işgali hem de Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n doğusuyla batısıyla bir b&uuml;t&uuml;n olduğu   ger&ccedil;eğini g&uuml;ndemde tutmak adına geleneksel olarak d&uuml;zenlediğimiz   Mekke&rsquo;nin Fethi Programında bir değişikliğe gittik ve programın adını   Mekke&rsquo;nin ve Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n Fethi yaptık.<br /><br />Kaosun, s&ouml;m&uuml;r&uuml;n&uuml;n, &ccedil;atışma ve   savaşların yaşandığı d&uuml;nyamızın her zamankinden daha fazla fetih  ruhuna  ve anlayışına ihtiyacı vardır. Fetih kavramı da anlamından  saptırılmaya  &ccedil;alışılsa da biz hem kavramlarımıza hem de bu kavramların  bize  y&uuml;klediği sorumluluklara sahip &ccedil;ıkmaya devam edeceğiz.<br /><br />Fetih,  bir  beldenin ve o beldede yaşayan insanların dimağlarının İslam&rsquo;a   a&ccedil;ılmasıdır. Fetih, k&uuml;fr&uuml;n karanlığının Kelam-ı Kadim&rsquo;in berraklığıyla   silinmesidir. Fetih, sonradan olma ilahlara reddiyedir. Fetih,   insanların temel hak ve &ouml;zg&uuml;rl&uuml;klerini gasp eden zul&uuml;m d&uuml;zeninden adil   bir d&uuml;zene ge&ccedil;en yolun a&ccedil;ılmasıdır.<br /><br />Fetih; insanın, toplumun ve   doğanın, sevgiyle, merhametle ve adaletle buluşmasıdır. Fetih insan   olmanın, halife kılınmanın, dağların y&uuml;klenmekten &ccedil;ekindiği bir y&uuml;k&uuml;   omuzlamanın ve kulluk s&ouml;z&uuml; vermenin gereğidir. Fetih sadece hakkın   h&acirc;kimiyeti i&ccedil;in &ccedil;ıkılan bir seferin sonucu değil; bilakis o sefere   &ccedil;ıkabilme dirayetidir.<br /><br />Fetih işgal değildir. Fetih bir ırkın   diğer ırkı tarumar etmesi değildir, bir b&ouml;lgenin halkının diğer b&ouml;lge   halkını s&ouml;m&uuml;rmesi değildir, insanların inan&ccedil; ve d&uuml;ş&uuml;nc&uuml;lerini zorla   değiştirme değildir. Enerji kaynaklarını, yer altı yer &uuml;st&uuml;   zenginliklerin ele ge&ccedil;irmek i&ccedil;in savaşanlar, insanları imha etmek i&ccedil;in   savaşanlar bunu anlayamaz.<br /><br />Mekke&rsquo;nin ve Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n Fethi iki b&uuml;y&uuml;k   fetihtir. G&uuml;n&uuml;m&uuml;z M&uuml;sl&uuml;manların bu b&uuml;y&uuml;k fetihlerden &ccedil;ıkaracağı bazı   dersler vardır. &Ouml;ncelikle M&uuml;sl&uuml;manlar verdikleri s&ouml;z&uuml; tutarlar,   yaptıkları antlaşmayı bozmazlar. Zaferin Allah&rsquo;tan olduğuna inanırlar.   Sabrın ve fedak&acirc;rlığın M&uuml;sl&uuml;mancı bir yaşam tarzının gereği olduğunu   bilirler. İslam&rsquo;ı yaşamanın ancak cihat ile m&uuml;mk&uuml;n olduğunu idrak   ederler. Zafere giden yolda en b&uuml;y&uuml;k g&uuml;c&uuml;n inan&ccedil; olduğunun   farkındadırlar. Emaneti ehil ellere teslim etmek gerektiğine inanırlar.   Fethin gayesinin ganimet elde etmek değil, y&uuml;rekleri kazanmak olduğunu   bilirler. İslam&rsquo;ın yaşanmasında kadın erkek t&uuml;m M&uuml;sl&uuml;manların itaat   sorumluluğu olduğunun farkındadırlar. Bir M&uuml;sl&uuml;man&rsquo;ın g&uuml;c&uuml; nispetinde   t&uuml;m yery&uuml;z&uuml;nden sorumlu olduğunu bilirler. Tevaz&uuml;n&uuml;n, vefanın ve   sadakatin M&uuml;sl&uuml;man ahlakının vazge&ccedil;ilmezleri olduğuna inanırlar.<br /><br />Biz   Anadolu Gen&ccedil;lik Derneği mensupları olarak bu coğrafyanın harcının  İslam  olduğuna, bu toprakları bize yurt yapan anlayışın fetih ruhu  olduğuna  inanıyoruz. İnsanımız k&uuml;lt&uuml;r emperyalizminin yanında değil  fetih ruhunun  yanında durmaya &ccedil;ağıyoruz.<br /><br />31 Aralık akşamı t&uuml;m  halkımızı  &ccedil;ocukları ile birlikte kendilerine en yakın noktada Anadolu  Gen&ccedil;lik  Derneği ya da temsilciliği tarafından d&uuml;zenlenen Mekke&rsquo;nin ve  Kud&uuml;s&rsquo;&uuml;n  Fethi Programlarına davet ediyoruz.&quot;</font>
12 ilçede Mekke ve Kudüs'ün Fethi programı düzenlenecek
6 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
23f5d973a8ec49e08f0cbd16a4df87f6@