Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde, polis ekipleri, 15 Temmuz darbe girişimi ve FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 1 Eylül 2016'dan beri tutuklu olan eski Karabük Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Ahmet Öksüz'ün eşi Havva Emel Öksüz'ün Safranbolu'daki evinde arama yaptı.
Gözaltına alınarak Karabük eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilen Öksüz, daha sonra emniyete götürüldü.
Öte yandan Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca 15 Temmuz darbe girişimi ve Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik Karabük Üniversitesinde görev yapmış 16 şüpheli hakkında hazırlanan 84 sayfalık iddianame, mahkemece kabul edildi. İddianamede, Öksüz'ün FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantılı veya destek ya da yardımcı olma durumu nedeniyle 20 Temmuz 2016'da kamu görevinden açığa alındığı, üzerine atılı suçun cezası, olayın niteliği ve ağırlığı dikkate alınarak 3 Ağustos'ta tutuklandığı, akabinde 1 Eylül 2016'da KHK ile kamu görevinden çıkarıldığı belirtildi.
İddianamede, Ahmet Öksüz'ün FETÖ/PDY örgütüyle yakınlığı bilinen Azerbaycan Kafkas Üniversitesinde de görev yaptığı, çocuklarının FETÖ/PDY örgütüne ait olan ve çıkarılan KHK'lar kapsamında kapatılan okul ve dersanelerinde eğitim gördüğü ifade edildi.
BANK ASYAYA'YA PARA YATIRDI
Öksüz'ün Bank Asya'yı aktif olarak kullandığı ve 2014 yılından sonra toplu para yatırma işlemi gerçekleştirdiği aktarılan iddianamede, şunlar kaydedildi: "Şüphelinin beyanına göre 2008 yılında Bank Asya nezdinde hesap açtığı, gelen Bank Asya hesap dökümü incelendiğinde bankayı yoğun olarak kullandığının (Örneğin 26 Mayıs 2014 tarihinde hesabına 12 bin 657,83 dolar, 16 Ocak 2014 tarihli 20 bin Türk lirası ve 23 bin Türk lirası, 23 Ocak 2014 tarihli 44 bin 100 Türk lirası, 19 Aralık 2014 tarihinde 107 bin 346 Türk lirası hareketlerin olduğunun) görüldüğü, hesabın 2015 yılının sonuna kadar açık ve aktif olduğu, şüphelinin Bankalar Birliği Risk Merkezinden gelen 13 Ekim 2016 tarihli cevabi yazıya göre 25 Aralık 2013-29 Mayıs 2015 tarih aralığında başka bankadan ihtiyaç kredisi kullandığı, bu durumun örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in Bank Asya'ya sahip çıkılması çağrısına uyulduğunu gösterir delil olduğu değerlendirilmiştir."
İddianamede, Öksüz'ün 25 Temmuz'da Karabük Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde bulunan odasında arama yapıldığı aktarılarak, "Yapılan aramada herhangi bir dijital materyale rastlanılmadığı tespit edildi. Oysa aynı kurumda benzer görevlerde bulunan diğer şüphelilerin aramalarında iki sayfa zabıt tutulmasını gerektiren miktarlarda dijital materyallerin tespit edildiğinin görüldüğü, bu durumun şüpheli tarafından delil karartmaya yönelik önceye dayalı tedbir aldığını gösterdiği değerlendirilmiştir." denildi.
DELİL KARARTMA ŞÜPHESİ
Şüphelinin 15 Temmuz'dan 1 hafta-10 gün kadar sonra telefonunun kırılmasını bahane göstererek yeni bir telefon satın aldığı anlatılan iddianamede, "Eski telefonunu çöpe attığını ifade etmesinin, telefonun kırılması, kırılan telefonun tamiri için uğraşılmaması, telefonun saklanmasına dahi gerek duyulmaksızın imha edilmesi şüpheli için somut şüpheler oluşturmuştur. Şüphelinin telefon değiştirme sebebinin telefon camının kırılması olduğu ancak telefonu yaptırmadan direkt çöpe atmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, yeni telefonunda da herhangi bir şekilde WhatsApp ve diğer sosyal paylaşım programlarının olmadığı, bu hususların da delil karartma şüphesi oluşturduğu, ayrıca ağabeyi olan Adil Öksüz'ün Akıncılar Üssünde sivil olarak yakalanan FETÖ üyesi olan bir kişi olduğu, ağabeyi ile irtibatta olabileceği, dosya kapsamında olay tutanağı, yakalama tutanağı, tüm bu hususlar kuvvetli suç şüphesinin varlığını göstermiştir." ifadeleri kullanıldı.
ADİL ÖKSÜZ İLE ARAMIZ SOĞUK
Ayrıca iddianamede, şüphelinin 15 Temmuz darbe girişiminde aktif rol alan ve FETÖ/PDY örgütünün "ikinci adamı" pozisyonundaki Adil Öksüz'ün kardeşi olduğu, verdiği beyanlarında ağabeyiyle olan ilişkilerine dair çelişkili beyanlar verdiği ve bu şüpheliyi de korumaya çalıştığının değerlendirildiği kaydedildi. İddianamede ifadesine yer verilen Öksüz, ağabeyi Adil Öksüz ile herhangi bir iletişiminin olmadığını savundu. Dörtyol İmam Hatip Lisesinden mezun olduğunu, üniversiteyi Bakü Devlet Üniversitesinde Azerbaycan Dil ve Edebiyat Bölümünde okuduğunu, 2010 yılına kadar Kafkas Üniversitesinde çalıştığını, 2010 yılından bu yana ise Karabük Üniversitesinde görev yaptığını belirten Öksüz, 16 Temmuz 2016 tarihinden önce telefonda kayıtlarının olmamasının sebebinin telefonunu yeni almış olduğunu ileri sürdü.
Önceki telefonunun kırıldığını savunan Öksüz, bu sebeple telefonunu yenilediğini, açığa alınmadan önce iş yerindeki bilgisayarını yanına aldığını, iş yerinde başkaca herhangi bir dijital materyal bulunmadığını, bu nedenle iş yerinde yapılan aramada herhangi bir şeye el konulamadığını belirtti. Bank Asya'da 2008 yılında katılım bankası olması nedeniyle hesap açtığını, 17-25 Aralık 2013 sürecinden sonra hesabını kapattığını öne süren Öksüz, çocuklarının Fatih Kolejinde okuduğunu ancak darbe girişiminden sonra çocuklarının kaydını bu okullardan aldığını, bu okulu tercih etmesinin sebebinin çocuklarının iyi bir eğitim alması olduğunu, çocuklarından birisinin FEM Dershanesine gittiğini, ağabeyi olan Adil Öksüz'le aralarının soğuk olduğunu, kendisiyle herhangi bir bağlantısının ve iletişiminin olmadığını iddia etti.
İddianamede, Öksüz'ün TCK'nın 314/2 maddesi gereğince silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 84 sayfalık iddianame, Karabük Ağır Ceza Mahkemesince yapılan incelemenin ardından kabul edildi. Karabük Ağır Ceza Mahkemesinde davanın görülmesine 8 Mart'ta başlanacak