AGB Platformu 203. Eylemini Gerçekleştirdi

Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu 203. basın açıklamasını Adapazarı AKM önünde gerçekleştirdi.

Platform adına Diriliş Saati Dergisi’nden Ömer Faruk Şimşek’in okuduğu basın açıklamasında; Kemalist çizginin, halkın özünü temsil eden Müslüman kimliğe karşı yürüttüğü mücadelenin her türlü insaf ve adalet duygusundan uzak bir şekilde yürütüldüğünün ve başörtüsü yasağı gibi semboller üzerinden Müslümanların tüm değerlerine hakaret edildiğinin altı çizildi. Açıklamada “Yıllardır kendisini horlayan ve baskı altında tutan Kemalistlere karşı, kendi değerlerine daha saygılı olan muhafazakâr anlayış, doğal olarak, halkımızdan teveccüh görmektedir. Ancak gözden kaçan bir husus vardır. Küreselci anlayış, Irak’ta, Filistin’de, Afganistan’da, Pakistan’da, Somali’de ve dünyanın dört bir yanında milyonlarca Müslüman’ın katledilmesinde, oluk oluk kan akıtılmasında başrolü oynarken, nasıl oluyor da Türkiye’de yeni muhafazakârlık anlayışını destekliyor?” denildi.

Ömer Faruk Şimşek, son sürece ilişkin olarak ise şunları ifade etti: “Amerika ve işbirlikçileri İslam coğrafyasındaki direniş cephesini çökertmek adına askeri, siyasi, sosyal ve psikolojik projeleri devreye sokmaktadır. Yeni muhafazakârlık anlayışı; Amerika’yı Müslümanların gözünde “öcü” olmaktan çıkararak, Amerika’nın imtiyazlı kölesi olmayı kabul edenlerin öncülüğünde ılımlı İslam projesini İslam dünyasına hâkim kılma çabasının adıdır. Bu projeye göre Amerika barışın öncüsüdür. Bu projeye göre Gazze’de, Bağdat’ta, Kabil’de öldürülen Müslümanlar Amerika’ya kafa tutma suçunu işledikleri için teröristtirler ve barışı bozmuşlardır. Böyle bir yaman çelişkinin yaşandığı bu süreçte aşağıdaki hususları teyit ediyoruz. Biz sadece Kur’an ve Sünnet’in talimatlarıyla düşünce ve hareket dünyamızı oluşturacağız. Biz Türkiye’de batı tarafından senelerce kullanılarak son kullanma tarihleri geçtiği için çöpe atılma tehlikesi ile karşı karşıya olan Kemalistlere ve onların Ergenekon tipi örgütlenmelerine karşıyız.”

“Şehir merkezindeki bulvarda, AKM önünde 01 Ağustos 1009 tarihinde, saat 12.30′da gerçekleştirilen eylemde “Askeri vesayete son!”, “Resmi ideolojiye kul, köle olmayacağız!”, “Ey örtüsüne bürünen, kalk ve uyar!”, “İdeolojik dayatmalara, darbeci zihniyete, tek tipleştirmeye hayır!”, “Zulüm devam ediyor, sessiz kalmayın!” ve “Zulüm varsa direniş de var!” yazılı dövizler taşınırken, “Üzülme, gevşeme, Allah bizimle” ve “Kahrolsun Amerikan emperyalizmi” sloganları atıldı. Eylem tekbirlerle son buldu.

Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu 203. Basın Açıklaması

MÜSLÜMANIN ÖZLEMİ KUR’ANİ BİR HAYATTIR

HSYK ile Adalet Bakanlığı arasındaki söz düellosu devam ediyor. İstanbul Barosu YÖK’ün üniversite giriş imtihanlarında katsayı uygulamasını kaldırma kararının bozulması için Danıştay’a başvurdu.

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan itibaren rejimin teminatı olarak inşa edilen yargı bürokrasisi, askeri bürokrasi, İstanbul sermayesi ve medya her fırsatta Müslüman halkımızın değerlerine karşı kin kusmaya devam ediyor. Kendilerini bu ülkenin seçkinleri olarak gören oligarşik yapı bir yanda ülkenin zenginliklerini yandaşlarına peşkeş çekmekte, bir yanda da Müslüman halkımızı baskı altında tutmayı kendilerine görev addetmektedir. Yıllardır Kemalizm veya ulusalcılık adına yapılan haksızlıklar aralıksız devam ediyor.

Kemalist çizginin, halkın özünü temsil eden Müslüman kimliğe karşı açtığı savaş her türlü insaf ve adalet duygusundan uzak bir şekilde yürütülmektedir. Başörtüsü, katsayı gibi semboller üzerinden Müslümanların tüm değerlerine hakaret edilmektedir. Batılı değerleri kuşanarak kendi öz kimliğine ve kültürüne düşmanlığı vecibe olarak gören Kemalist anlayış, batıdan aldığı yoğun destek ile halka karşı küstahlığını artırarak sürdürmektedir. Türkiye solunun önemli bir kısmı da, maalesef, halkın öz değerlerine muhalefet hususunda Kemalistlerle ortak paydayı paylaşmaktadır.

Soğuk savaşın bitimine müteakip, amerika problem olarak gördüğü İslam dünyasını yeniden dizayn etme projelerini devreye sokmuştur. Bu projelerin en önemlisi “yeni muhafazakârlık” anlayışının İslam dünyasına hâkim kılınma çabasıdır. Bu anlayış küresel aktörlerle iyi geçinen ve onların emperyal amaçlarına karşı problem oluşturmayan, aynı zamanda milli ve manevi değerlere belirli ölçüde saygılı bir bakış açısını kapsamaktadır.

Yeni muhafazakârlık anlayışının Türkiye ayağını AK parti oluşturmaktadır. Bu anlayışın öne çıkması demek Kemalizmin yeniden tariflenmesi veya tasfiyesini gerektirmektedir. Ergenekon davasının temelini de bu kavga oluşturmaktadır. Yani küreselcilerin desteklediği AK Parti ile ulusalcılar arasındaki kavga.

Bugün ülkemizde Müslüman halkımızın yanılgısı bu noktada başlamaktadır. Yıllardır kendisini horlayan ve baskı altında tutan Kemalistlere karşı, kendi değerlerine daha saygılı olan muhafazakâr anlayış, doğal olarak, halkımızdan teveccüh görmektedir. Ancak gözden kaçan bir husus vardır. Küreselci anlayış, Irak’ta, Filistin’de, Afganistan’da, Pakistan’da, Somali’de ve dünyanın dört bir yanında milyonlarca Müslüman’ın katledilmesinde, oluk oluk kan akıtılmasında başrolü oynarken, nasıl oluyor da Türkiye’de yeni muhafazakârlık anlayışını destekliyor?

O halde oyunun adını doğru koymalıyız. Amerika ve işbirlikçileri İslam coğrafyasındaki direniş cephesini çökertmek adına askeri, siyasi, sosyal ve psikolojik projeleri devreye sokmaktadır. Yeni muhafazakârlık anlayışı; Amerika’yı Müslümanların gözünde “öcü” olmaktan çıkararak, Amerika’nın imtiyazlı kölesi olmayı kabul edenlerin öncülüğünde ılımlı İslam projesini İslam dünyasına hâkim kılma çabasının adıdır. Bu projeye göre Amerika barışın öncüsüdür. Bu projeye göre Gazze’de, Bağdat’ta, Kabil’de öldürülen Müslümanlar Amerika’ya kafa tutma suçunu işledikleri için teröristtirler ve barışı bozmuşlardır.

Böyle bir yaman çelişkinin yaşandığı bu süreçte aşağıdaki hususları teyit ediyoruz. Biz sadece Kur’an ve Sünnet’in talimatlarıyla düşünce ve hareket dünyamızı oluşturacağız. Biz Türkiye’de batı tarafından senelerce kullanılarak son kullanma tarihleri geçtiği için çöpe atılma tehlikesi ile karşı karşıya olan Kemalistlere ve onların Ergenekon tipi örgütlenmelerine karşıyız. Biz Gazze’de, Bağdat’ta, Kabil’de ve daha birçok yerde milyonlarca insanın kanını akıtan Amerikan emperyalizminin imtiyazlı kölesi olmayı kabul eden AK Parti hükümetine de karşıyız. Biz İslam’ın pak anlayışını kapitalizme eklemlemeye çalışan, İslam’ın örnek ve ideal düzenine ilk dinamitlerin Muaviye gibilerinin saraylarında konulduğunun farkında olmayan, burjuva özentisi yaşam tarzını göklere çıkaran MÜSİAD eski başkanı Erol YARAR gibi elitlerin dünya görüşünün, İslam’ın dünya görüşü ile bir alakasının olmadığını buradan haykırıyoruz.

İslam, kula kulluğu reddedip sadece ve sadece Allah’a kulluğu emreder. Dolayısıyla beşerin heva ve hevesinin tek değer yargısı olarak kabul edildiği kapitalizm ve benzeri ideolojilerle uzlaşmayı şiddetle reddeder. Hayat tarzımızı çağın ve egemenlerin dayatmalarına göre belirlemekten ve Kur’ani bir hayatın ötesinde arayışlarda bulunmaktan Allah’a (c.c) sığınırız. Ahireti unutup, fani olan bu dünya hayatını hiç bitmeyecekmiş gibi yaşamaktan Allah’a (c.c) sığınırız.

Ey Rabbimiz! Yüreğimizi sabırla doldur; bize direnme gücü ver; hakikati inkâr edenlere karşı bize yardım et! Âmin.

15 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
0244ceaa11d4ab3791ea3f8ebc0a78b2@