Aile hekimlerine acil nöbeti tutturulmasına tepki
20’nci Bölge Sakarya Eczası Odası (SEO)’nda Türk Tabipleri Birliği, Sakarya Aile Hekimleri Derneği (SAKAHED) ve Aile Hekimleri Derneği Federasyonu (AHEF) tarafından ortak gerçekleştirilen basın toplantısında aile hekimlerine hastanelerde acil nöbeti tutturulması eleştirilerek, aile hekimlerinin öncelikli görevinin koruyucu hekimlik olduğu vurgulandı.
Toplantıda Türkiye’de Aile Hekimliği’nin 2005 yılında pilot uygulamasıyla birlikte Düzce’de başladığını söyleyen Sakarya Aile Hekimleri Başkanı Fırat Karadeniz, “Şu an itibariyle 6 bin 449 aile sağlığı merkezinde toplam 21 bin 358 aile hekimi görev yapmakta. Türkiye’nin tüm nüfusuna hizmet sunuyoruz. Öncelikli görevimiz koruyucu hekimliktir. 19 Temmuz Cuma günü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”le Aile Hekimlerinin ikinci basamakta acil servislerde görevlendirilmesi yeniden düzenlenmiştir. Nöbet izni kullandırılmadan, statü sorunu nedeniyle malpraktis sorununu çözmeden, nöbete zorlanan Aile hekimi ve Aile Sağlığı çalışanlarından nöbet sonrası mesailerine devam etmeleri hukuksuz yazılan defin nöbetleri ve adli nöbetler hariç haftada 70 saate kadar çalışmaları beklenmektedir. Sabah 8 akşam 5 çalışıp, bir de üstüne eve bile uğramadan, hiç dinlenmeden akşam 5’ten gece 1’e kadar acil nöbeti tutulmasını, ya da gece 12’den sabah 8’e kadar acil nöbeti tutup sabah hiç uyumadan 8’de polikliniğe başlanmasını, hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının uykusuz, dikkatsiz ve yorgun haldeyken sizi ya da bebeğinizi muayene etmesini ve hizmet vermesini, sağlığınızı, canınızı hiç uyumamış ve haftada 70 saat çalışmış (iş kanununa göre haftalık çalışma süresi 40 saattir) bir doktora ve yardımcı sağlık personeline emanet etmeyi ister misiniz?” şeklinde konuştu.
Sigorta sorunu
“Son 4 yıldır hekimlere aynı trafikteki araçlar gibi zorunlu sigorta getirildi” diyen Sakarya Tabipler Odası Başkanı Dr. Gökhan Gedikli ise, “Her sene bunun belli bir primi ödeniyor ve bu primler branşa göre ödeniyor. Şimdi aile hekiminin de bir sigortası var sınırlarını da belirlemiş. Sigortayla ilgili bir kanun koyuyorsun, uyguluyorsun şimdi ise bir yönetmelik getiriyorsun bu yönetmelik o kanunu yok sayıyor. Yani en büyük sıkıntılardan bir tanesi de bu. Bu yerel bir sorun değil, sadece Sakarya’nın sorunu değil bu Bakanlığın sorunu. Acil sisteminin değişmesi lazım. Şimdi siz bir çalışan olarak boğazınız ağrıdığı zaman siz Eğitim Araştırma Hastanesi\'ne giderseniz sizden 8 TL kesiliyor. Ama acile giderseniz para kesilmiyor, vatandaşta bu sefer acile gidiyor. Yani bir kere bu sistem yanlış” dedi.
"Hastane acili yetersiz"
Türk Sağlık-Sen Sakarya Şube Başkanı İrfan Korkmaz da aile hekimlerinin yükünün sahaya çıktığı vakit ağır oradan dönüşte bir de nöbete girdiğinde hastanede ki sağlık hizmetlerini nasıl vereceğinin düşünmek gerekildiğini ve hastanenin acilinin şuanda yetersiz olduğunu söyledi. Korkmaz, “Ben birkaç akşam gittim özellikle alan küçük geliyor şuan. Oraya doktor koysan da bir anlam ifade etmiyor. Aile hekimlerinin vereceği hizmetlerin ne kadar sağlıklı olacağını göreceğiz” şeklinde konuştu.
"Halkın yüzde 80\'i memnun"
Son olarak sağlığın parayla ölçülemeyeceğini söyleyen Fırat Karadeniz, “Kaliteli bir hizmet almak istiyorsak bunun bir bedeli vardır. Bugün Aile Hekimliği uygulamasını belki beğenmiyor olabilirsiniz, toplum içinde kalkıp görüşmüş olsanız halkın yüzde 80’inin neden memnun olduğunu anlarsınız” diye konuştu.
Çalışmaktan kaçmadıklarını ve olağanüstü bir afet durumunda zaten hiçbir hekimin sorumluluk almaktan kaçmayacağını ve ancak böyle bir durum yokken insanın doğasına aykırı, kaldıramayacağı bu görevi kabullenemediklerini söyleyen Karadeniz, “Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının insan olduğunun hatırlanmasını diliyoruz. Bu konuda Sağlık Çalışanlarının hizmet verdikleri hastalarının da onlara hak vereceğini biliyoruz. En kısa zamanda bakanlığımızın da kalıcı ve daha sağlıklı hizmetinin halkımıza sunulacağı bir çözüm getireceğini umut ediyoruz. Yönetimsel ve organizasyon hatası nedeniyle oluşabilecek boşluklar, Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarıyla doldurmamalıdır” dedi.
Toplantıda Türkiye’de Aile Hekimliği’nin 2005 yılında pilot uygulamasıyla birlikte Düzce’de başladığını söyleyen Sakarya Aile Hekimleri Başkanı Fırat Karadeniz, “Şu an itibariyle 6 bin 449 aile sağlığı merkezinde toplam 21 bin 358 aile hekimi görev yapmakta. Türkiye’nin tüm nüfusuna hizmet sunuyoruz. Öncelikli görevimiz koruyucu hekimliktir. 19 Temmuz Cuma günü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”le Aile Hekimlerinin ikinci basamakta acil servislerde görevlendirilmesi yeniden düzenlenmiştir. Nöbet izni kullandırılmadan, statü sorunu nedeniyle malpraktis sorununu çözmeden, nöbete zorlanan Aile hekimi ve Aile Sağlığı çalışanlarından nöbet sonrası mesailerine devam etmeleri hukuksuz yazılan defin nöbetleri ve adli nöbetler hariç haftada 70 saate kadar çalışmaları beklenmektedir. Sabah 8 akşam 5 çalışıp, bir de üstüne eve bile uğramadan, hiç dinlenmeden akşam 5’ten gece 1’e kadar acil nöbeti tutulmasını, ya da gece 12’den sabah 8’e kadar acil nöbeti tutup sabah hiç uyumadan 8’de polikliniğe başlanmasını, hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının uykusuz, dikkatsiz ve yorgun haldeyken sizi ya da bebeğinizi muayene etmesini ve hizmet vermesini, sağlığınızı, canınızı hiç uyumamış ve haftada 70 saat çalışmış (iş kanununa göre haftalık çalışma süresi 40 saattir) bir doktora ve yardımcı sağlık personeline emanet etmeyi ister misiniz?” şeklinde konuştu.
Sigorta sorunu
“Son 4 yıldır hekimlere aynı trafikteki araçlar gibi zorunlu sigorta getirildi” diyen Sakarya Tabipler Odası Başkanı Dr. Gökhan Gedikli ise, “Her sene bunun belli bir primi ödeniyor ve bu primler branşa göre ödeniyor. Şimdi aile hekiminin de bir sigortası var sınırlarını da belirlemiş. Sigortayla ilgili bir kanun koyuyorsun, uyguluyorsun şimdi ise bir yönetmelik getiriyorsun bu yönetmelik o kanunu yok sayıyor. Yani en büyük sıkıntılardan bir tanesi de bu. Bu yerel bir sorun değil, sadece Sakarya’nın sorunu değil bu Bakanlığın sorunu. Acil sisteminin değişmesi lazım. Şimdi siz bir çalışan olarak boğazınız ağrıdığı zaman siz Eğitim Araştırma Hastanesi\'ne giderseniz sizden 8 TL kesiliyor. Ama acile giderseniz para kesilmiyor, vatandaşta bu sefer acile gidiyor. Yani bir kere bu sistem yanlış” dedi.
"Hastane acili yetersiz"
Türk Sağlık-Sen Sakarya Şube Başkanı İrfan Korkmaz da aile hekimlerinin yükünün sahaya çıktığı vakit ağır oradan dönüşte bir de nöbete girdiğinde hastanede ki sağlık hizmetlerini nasıl vereceğinin düşünmek gerekildiğini ve hastanenin acilinin şuanda yetersiz olduğunu söyledi. Korkmaz, “Ben birkaç akşam gittim özellikle alan küçük geliyor şuan. Oraya doktor koysan da bir anlam ifade etmiyor. Aile hekimlerinin vereceği hizmetlerin ne kadar sağlıklı olacağını göreceğiz” şeklinde konuştu.
"Halkın yüzde 80\'i memnun"
Son olarak sağlığın parayla ölçülemeyeceğini söyleyen Fırat Karadeniz, “Kaliteli bir hizmet almak istiyorsak bunun bir bedeli vardır. Bugün Aile Hekimliği uygulamasını belki beğenmiyor olabilirsiniz, toplum içinde kalkıp görüşmüş olsanız halkın yüzde 80’inin neden memnun olduğunu anlarsınız” diye konuştu.
Çalışmaktan kaçmadıklarını ve olağanüstü bir afet durumunda zaten hiçbir hekimin sorumluluk almaktan kaçmayacağını ve ancak böyle bir durum yokken insanın doğasına aykırı, kaldıramayacağı bu görevi kabullenemediklerini söyleyen Karadeniz, “Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının insan olduğunun hatırlanmasını diliyoruz. Bu konuda Sağlık Çalışanlarının hizmet verdikleri hastalarının da onlara hak vereceğini biliyoruz. En kısa zamanda bakanlığımızın da kalıcı ve daha sağlıklı hizmetinin halkımıza sunulacağı bir çözüm getireceğini umut ediyoruz. Yönetimsel ve organizasyon hatası nedeniyle oluşabilecek boşluklar, Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarıyla doldurmamalıdır” dedi.
11 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
f35f039e6e63db3324c9822ba4320ce9@