Sakarya\'da yolcu minibüslerinde şoförlük yapan 19 yaşındaki genç, 7 ayda bir ölümlü, 2 yaralamalı trafik kazasına karıştı. Ceza puanının dolması nedeniyle ehliyetine el konan sürücü, 2 kez de ehliyetsiz araç kullanırken yakalandı. Sürücünün 3 ay arayla karıştığı yaralamalı ve ölümlü trafik kazaları araçtaki güvenlik kameralarınca görüntülendi.
Kentte şehiriçi minibüs hattında şoförlük yapan O.G., 10 Ekim 2011\'de kullandığı minibüsle Sakarya Caddesi\'nde seyir halindeyken direksiyon başında uyuyunca önünde giden bisikletli Murat Azak\'a çarptı. Kazada Azak, yaralandı. Azak\'ın şikayetçi olmaması üzerine savcılık, O.G. hakkında kovuşturmaya yer olmadığına (takipsizlik) karar verdi.
O.G., bu kazadan 3 ay sonra 7 Ocak 2012\'de kullandığı minibüsle Uluyol Caddesi\'nde yolun karşısına geçmeye çalışan İsmail Cengiz\'e çarptı. Kazada ağır yaralanan Cengiz, kaldırıldığı hastanede öldü.
7 ayda bir ölümlü ve 2 yaralamalı kaza
Gözaltına alınan sürücü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. O.G. hazırlanan iddianamede, tali kusurlu bulundu. Asli kusur ölen Cengiz\'e verildi. Hız sınırını aştığı için tali kusur verilen O.G. hakkında Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi\'nde taksirle ölüme sebep olma suçlamasıyla 3 yıldan 6 yıla hapis istemiyle dava açıldı.
Dava sürerken O.G., 13 Nisan\'da kullandığı araçla Cumhuriyet Mahallesi Atatürk Caddesi\'nde yola aniden çıkan 5 yaşındaki kız çocuğuna çarptı. Kazada kız çocuğu yaralandı. Kızın ailesinin şikayetçi olmaması üzerine O.G. hakkında savcılık kovuşturmaya yer olmadığına (takipsizlik) karar verdi.
7 ayda bir ölümlü ve 2 yaralamalı kazaya karışan O.G.\'nin ehliyetine ceza puanı dolduğu gerekçesiyle el konuldu. Sakarya Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü, ehliyetine el konan O.G.\'den tekrar sürücü olup olamayacağı yönünde rapor alması için Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği\'ne sevk etti. Bu arada O.G. Ehliyetine el konulduğu halde iki kez ehliyetsiz araç kullanırken yakalanan O.G. mahkemeye sevk edildi.
Kazalar güvenlik kamerasında
Öte yandan O.G.\'nin karıştığı ölümlü ve bir yaralamalı kaza kullandığı aracın güvenlik kameralarınca görüntülendi. 10 Ekim 2011\'de meydana gelen kazada O.G.\'nin direksiyon başında uyuması ve minibüsün yol kenarında giden bisikletli Murat Azak\'a çarpması görüntülere yansıyor.
Görüntülerde çarpma sesi üzerine uyanan O.G.\'nin aracı durdurduktan sonra içeride ki yolcuya \'neye vurduk abi\' şeklinde soru sorması dikkat çekiyor. O.G.\'nin kaza öncesinde trafik ışıklarında uyuya kalması da görüntüde yer alıyor. 7 Ocak 2012\'de meydana gelen kazanın kamera görüntülerinde ise O.G.\'nin kullandığı minibüs, Uluyol Caddesi\'nde yolun karşısına geçmeye çalışan İsmail Cengiz\'e çarpıyor.
Mehmet Ali Birand'dan Sakaryalılar'a Şaşırtan Çağrı!
Usta anchorman M. Ali Birand'dan canlı yayında şaşkınlık veren bir gaf daha geldi. Günün en çok izlenen videolarından birini ekrana getiren Birand öyle bir yorum yaptı ki izleyenleri hayretler içinde bıraktı.
"Eminim Sakaryalılar Hesabını Keserler!"
Sakarya'da bir taksi şoförünün uyuklarken kameraya yakalandığı anları konu alan haber, daha önce bir çok trafik kazasına sebep olan 19 yaşındaki sürücünün iflah olmaz hallerini gözler önüne serdi. Ancak VTR'den sonra söz alan Birand, Sakaryalılar'a seslendi ve adeta linç çağrısı yaptı. Trafik canavarı gibi bir kariyere sahip olan sürücünün inanılmaz görüntüleri karşısında çileden çıkan Birand "Adam tam bir canavar. Bunun yürümesine bile izin vermemek gerekiyor" dedi.
Adapazarı Minibüsçüler Odası Başkanı Ali Bektaş, direksiyon başında uyuyarak kaza yapan sürücüyle ilgili, "Kesinlikle tasvip etmediğimiz görüntüler. Bu görüntüleri minibüsçü esnafımıza izleterek brifing verdik" diye konuştu.
Bektaş, toplu taşıma aracı kullanan insanların imtihandan geçmesi gerektiğini söyledi. Basın toplantısı düzenleyen Bektaş, kaza görüntüleri ortaya çıkan O.G.'nin ilk kazasında hatalı olduğunu öne sürdü.
Kamera görüntülerini izledikten sonra durakta sürücünün görevine son verildiğini kaydeden Bektaş, şunları anlattı: "Ama araya başka arkadaşlarını, ağabeylerini sokarak o kazadan 3 ay sonra aynı durakta, işe başladığı gün de bu kazayı yapmıştır. Ondan sonra da bizimle ilişkisi kesilmiş. Birinci kazada kendisi suçlu. Şikayetçi olmadığı için her hangi bir işlem yapılmamış. İkinci kazada da kamera görüntülerinden yola çıkarak tali, kusuru bizim arkadaşımıza vermişler. Dolayısıyla orada da suçsuz."
Oda kayıtlı 450 minibüsün bulunduğunu belirten Bektaş, büyük bir camia olduklarını ifade etti. Ortaya çıkan görüntüleri kesinlikle tasvip etmediklerini vurgulayan Bektaş, "Biz kendi kendimizi ifşa ediyoruz aslında. Biz bu görüntüleri izleyerek arkadaşlara da izlettirerek bunları yapmamaları ile ilgili telkinlerde bulunuyoruz. Biz en son uyuyan arkadaşın görüntüsü de dahil olmak üzere minibüsçü esnafına birifing verildi. Bizim 13 minibüs durağımız var. Bu minibüs duraklarının 8 tanesine kameralardan taktırdık. Bu kameraları her akşam bir arkadaşımız izler. Oradaki görüntüleri de biz alır depolarız. Bu görüntülerden bizde çok var. Türkiye'de kimsenin yapmadığını yapıyoruz. Kendi kendimizi ifşa ediyoruz, bu görüntülerle. Bütün araçlara bu kameralardan taktıracağız." şeklinde konuştu.
"18 yaşında şoförler var, ehliyeti aldığı gün toplu taşımaya biniyor"
Türkiye'de yüzbinlerce toplu taşıma aracının bulunduğunu dile getiren Bektaş, üzerlerine düşen görevleri yaptıklarını söyledi. Toplu taşıma aracı kulllanacak insanların imtihandan geçmesi gerektiğine dikkati çeken Bektaş, şöyle devam etti: "Bu arkadaşımız 19 yaşlarında. Toplu taşıma aracında 18 yaşında ki bir çocuk, ehliyetini aldığı gün toplu taşıma aracını kullanıyor. Buna o da bir şey diyemiyor. Belediye, trafik, zabıta, jandarma hiç kimse bir şey diyemiyor. 18 yaşındaki genç ehliyetini almış, koymuş cebine. Biniyor toplu taşıma aracına. Ne yaptığını kimse bilmiyor. Biz bu işten muzdaribiz. İlgililerden yasa mı çıkması lazım. Karar mı alınması lazım. Yönetmelik mi olması lazım. Ne yapılması gerekiyorsa lütfen Başbakanımıza kadar gitsin. Toplu taşıma aracı kulllanacak insanlar ya bir imtihandan geçsin. Ya bir süreçten geçsin. Ama olmuyor. Son durakta şoför biniyor arabaya. Mahallenin içinden geçerken kahvenin önünde arkadaşını görüyor. 'Gel bir servis at' diyor. 'Ben bir çay içeyim' diyor. O bir servis atıp geliyor. O bir serviste neler oluyor? Biliyor musunuz? Kimse bilmiyor. Ama biz biliyoruz. Bunlarla ilgili önlem almaya çalışıyoruz. Türkiye'nin gündemine oturan bu kamera görüntüleri bizlere ne olduğunu gösteriyor. Ben ne yapabilirim buna. Hiçbir şey yapamam."
Sakarya’da minibüs şoförleri, şehir içi minibüs hattında çalışan bir şoförün karıştığı kazayla ilgili basında yer alan görüntüler üzerinden tüm minibüs şoförlerinin suçlanmaması gerektiğini söyledi.
Şehir içi minibüs hattında çalışan Alaaddin Çay, görüntülerdeki şoför üzerinden tüm şoförlerin suçlanmaması gerektiğini ifade ederek, “Bu iyi bir şey değil. Arkadaşın hastalığı mı var, yorgun mu belli değil. Hepimiz üzgünüz. Bu görüntüden sonra durak başkanları, yetkililer önlemlerini alıyor” dedi.
Şehir içi minibüs hattında 40 yıldır çalıştığını ve şoförlerin yüzde 90’ının deneyimli şoför olduğunu söyleyen Mustafa Yılmaz ise, “Biz minibüs şoförleri çekirdekten yetişme minibüs şoförleriyiz. Aramızda böyle bir iki tane arkadaşımız çıkabilir. 500 minibüs şoförü var, tabii ki aramızda iki üç tane çürük elma çıkacaktır. Biraz fazla çalışıyoruz, 12-13 saat gibi çalışıyoruz” diye konuştu.
Sakarya'da 7 ayda bir ölümlü, 2 yaralamalı trafik kazası yapan, direksiyon başında uyuyup bisikletliye çarptığı görüntülerle ülke gündemine gelen sürücü hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye düşürmekten dava açıldı.
Sakarya'da O.G.(20) isimli minibüs sürücüsü, 10 Ekim 2011'de şehir içi minibüs hattında şoförlük yaparken, Sakarya Caddesi'nde seyir halindeyken direksiyon başında uyuyunca önünde giden bisikletli Murat Azak'a çarpmıştı. Kazada yaralanan Azak'ın şikayetçi olmaması üzerine savcılık, O.G. hakkında soruşturmaya yer olmadığına karar vermişti.
O.G., bu kazadan 3 ay sonra 7 Ocak 2012'de kullandığı minibüsle Uluyol Caddesi'nde yolun karşısına geçmeye çalışan İsmail Cengiz'e çarpmıştı. Kazada ağır yaralanan Cengiz, kaldırıldığı hastanede ölmüştü. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan sürücü O.G. hazırlanan iddianamede tali kusurlu bulunmuş, asli kusur ölen Cengiz'e verilmişti. Hız sınırını aştığı için tali kusur verilen O.G. hakkında Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde taksirle ölüme sebep olma suçlamasıyla 3 yıldan 6 yıla hapis istemiyle dava açılmıştı.
Dava sürerken O.G., 13 Nisan'da kullandığı araçla Cumhuriyet Mahallesi Atatürk Caddesi'nde yola aniden çıkan 5 yaşındaki kız çocuğuna çarpmıştı. Kazada yaralanan kızın ailesinin şikayetçi olmaması üzerine O.G. hakkında savcılık soruşturmaya yer olmadığına karar vermişti.
7 ayda bir ölümlü ve 2 yaralamalı kazaya karışan, ehliyetine ceza puanı dolduğu gerekçesiyle el konan, tekrar sürücü olup olamayacağı yönünde rapor alması için Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği'ne sevk edilen O.G., ehliyetine el konulduğu halde iki kez ehliyetsiz araç kullanırken yakalanmıştı. O.G'nin 10 Ekim 2011'de meydana gelen kazada direksiyon başında uyuyup yol kenarında giden bisikletli Murat Azak'a çarpması, yine 7 Ocak 2012'de Uluyol Caddesi'nde kullandığı minibüsle yolun karşısına geçmeye çalışan İsmail Cengiz'e çarpması araçtaki kameralarca görüntülenmişti.
Direksiyon başında uyuyup bisikletliye çarptığı görüntülerle ülke gündemine gelen sürücü O.G.'nin görüntülerinin ortaya çıkması üzerine Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı, inceleme başlattı. Görüntüleri inceleyen savcının yaptığı soruşturma sonucunda O.G. hakkında bisikletli Azak'ın yaralandığı kazayla ilgili, direksiyon başında uyuyup trafik güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gerekçesiyle Sakarya 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.