Saadet Partisi Sakarya İl Başkanı İsmet Aksoy, TMO'nun fındık almayacağını değerlendirdi.
“Çiftçi yine umduğunu bulamadı, hacizli günler kapıda… !” diyerek başlanılan basın açıklaması şu şekilde;
Birçok hububat çeşidinde kendi üretimi ile ihtiyacını karşılayan az sayıdaki ülkelerden biri olan Türkiye, uygulanan yanlış tarım politikaları neticesinde birçok tarım ürününü ithal eder hale gelmiştir. Ne yazık ki bu yanlışlık halen devam etmekte bunun sonucu alarak da tarım bitirilme noktasına gelmiştir. Egede üzüm ekicisi, çiftçi ayakta Akdeniz de narenciye ve pamuk üreticisi, çiftçi ayakta güneydoğuda fıstık üreticisi ayakta AKP hükümeti çiftçinin belini bükmüş huzurunu kaçırmıştır. Piyasa çarkları denilen sömürü piyasasına teslim edilmiştir.
AKP İktidarında Hasan Değil, Hans Kazandı
Karadeniz Bölgesi ve Sakarya’mızda mısır, buğday ekicisi zaten bir şey kazanamadı fındık üreticisi de ayakta.
Fındık alımı yapılmaması, fındık üretimini bitirecek, fındık üreticisini bunalımlı günler bekliyor. Önce Fiskobirlik ile kavgaya girilmesi, şimdi de T M O, nun fındık almayacağının açıklanması hükümetin 7 yıldır tarımın meselelerini görmediğini, anlayamadığını ve dolayısı ile yönetemediğinin en belirgin göstergesidir. Bu sebepten çiftçinin dolayı hasadının kazancı HANS’A gidiyor.
Yemeklik Yağ İçin Bile 3 Milyar $ Ödendi
2008 Yılında sadece yağlı tohum ve türevleri ithalatı için 3 Milyar $ ödendi. Çiftçimize destek verilmesi halinde biz bunları ithal etmez en azından ihtiyacımızı karşılayabilirdik.
Yanlışlar hükümeti AKP nin G .D .Organizmaların dikimine ve ekimine izin vererek Türk insanının sağlığı ile oynamaktadır. Bütün bunlar birkaç çok uluslu şirket kar etsin diye Türk halkının genetiği ile oynanmasına hükümet izin vermektedir.
Bu konuda bizce çözüm, üretimi arttırmak için G D O ekimi değildir. öncelikle yapılması gereken yerel çeşitlerimizin korunması amacı ile bir gen bankası kurulmasıdır. Gen kaynaklarımızın envanterinin çıkarılmasıdır tüketici ve halk sağlığı açısından GDO ların ekim ve dikimine izin veren bu yasa çıkmamalıdır.
Hayvancılık Ne Durumda!
Ülkemizdeki et fiyatları yüksek, ancak besici emeğinin karşılığını alamıyor yani ahırda para etmiyor kasapta ise almaya güç yetmiyor. Bu nasıl bir çelişki? Bu yüzden ülkemizdeki hayvan sayısı her geçen gün azalıyor, Bunun sebebi de üretim esnasındaki girdi fiyatlarının yüksek olmasıdır. Bu girdi fiyatlarını da arttıran faizler ve yüksek vergidir. Buna karşılık tüketicide pahalı aldığı için et Tüketmekte zorlanıyor, Birçoğu tüketemiyor Borç ve faiz altından kurtulamayan hükümet vatandaşın geçim standardı uygun imkân sağlayamıyor.
İşsizliği Tarım ve Hayvancılık Azaltabilir
Tarım ve hayvancılıkta uygulanan yanlış politikalar neticesinde kırsal kesimde yaşayan pek çok insanımız daha iyi şartlarda geçimimi temin ederim ümidi ile büyük şehirlere göç etmişti son zamanlarda yaşanan ekonomik kriz nedeni ile de iş yerlerinin kapanması sonucu tekrar köye geri dönüşlerin arttığı gözleniyor. Tarım ve hayvancılığın teşvik edilmesi ve desteklenmesi durumunda ülkemizdeki işsizliğin büyük oranda azaltılmasına katkı olabileceğini görüyoruz.
Sakarya’da hayvancılık ve çiftçi sahipsizdir. Gerçek manada sorunlarda mevcut milletvekilleri tarafından bilinmemektedir.
Çiftçisine bu kadar uzak iktidar vekilleri ve bu mevcut uygulamalar ile bırakın çiftçinin gelirinin artmasını, mevcut tarım arazileri bile ekilmeyecektir. Bu sürdürülebilir bir durum değildir.
Hükümetin, bu günkü düşük girdi fiyatlarına göre maliyet hesabı yapması tatmin edici değil, aldatıcıdır. Ekim yapılırken 2008 yılının Eylül, Ekim ayında gübrenin tonu 2,300 TL idi. Akaryakıt pahalı idi Çiftçiler ekimi bitirdikten 2 ay sonra bugün olduğu gibi gübre fiyatları 800 TL gerilemiştir. Dolayısı ile bu fiyatlarla yapılan maliyet hesapları hatalıdır. Hükümet vekilleri bu durumu görmüyorlar mı?
SAADET PARTİSİ OLARAK ÇÖZÜM, ÖNERİ VE GÖRÜŞLERİMİZ.
1- Maliyet hesabı yapılırken, gerçek fiyatlara ve ülkemiz gerçekleri göz önünde bulundurulmamıştır. Maliyet göz önünde bulundurulmalı dünya fiyatları kandırmasına kanılmamalıdır.
2- Eylül, Ekim Kasım aylarında açıklanan kademeli fiyat tüccar, üretici borçsuz çiftçiler için yararlı olabilir.
3- Çok sayıda üretici çiftçilerin mağduriyetinin önlenmesi için, haziran ayından itibaren mahsulünü ister tüccara, ister TMO'ya satmış olsun, ürün miktarı ve satışı belgelediği takdirde kasım ayı sonundaki hükümet telafi edici fark olarak çiftçilere ödemelidir.
Bütün bu açıkladıklarımızdan dolayı Saadet Partisi olarak bizim teklif ve tavsiyelerimiz adil ve çiftçilerimizin lehine bir durumdur.
Aslında ülkemiz için gerekli olan uzunvadeli, sistemli ve sürdürülebilir bir tarım ve hayvancılık politikaları oluşturulmasıdır. Diğer bir ifade ile bizim kendi sistemimizi ortaya koymamız gerekmektedir Bunun adresi de adil ekonomik sistemdir aksi takdirde yapılanlar derde deva olmayacaktır.