Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörlüğü, Ermenilerden özür dileme kampanyasının haksız, yanlış ve ulusal çıkarlar açısından sakıncalı olacağını bildirdi. Rektörlük, olaylardan dolayı özür dilemenin Türk tarihini yok saymak ve inkâr etmek anlamına geleceğini belirtti.
SAÜ Rektörlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, birkaç akademisyen ve gazetecinin ön ayak olmasıyla, 1915 olayları için "Ermenilerden özür dilenmesi" yolunda bir kampanya başlatıldığı hatırlatılarak, kampanya ile eş zamanlı olarak Ermenistan'da bulunan 300 Ermeni aydınının Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e gönderdikleri ağır ithamlar taşıyan 'soykırımı tanı' çağrısının endişeyle izlenildiği ifade edildi.
Terör örgütlerinin Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde yaptıkları ve Cumhuriyet tarihinde giriştikleri şiddet eylemleri açık bir şekilde bilinirken böylesine yanlış ve tek taraflı bir girişimin Türk tarihine saygısızlık ve bu olaylarda hayatlarını kaybeden insanlara ihanet etmek anlamına geldiği belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Savaş şartlarında yapılan 1915 Ermeni tehciri sırasında yaşanan olaylardaki kayıplar, Türk insanının Ermeni isyanları ve terör eylemlerinde uğradığı kayıplar ve acılardan daha az değildir. Ermeni teröristlerin, dış güçlerin planlı ve sürekli kışkırtmaları sonucunda 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ve daha sonra 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sırasında işgalci düşman kuvvetlerine katılarak Anadolu insanına karşı toplu vahşet eylemlerinde bulundukları yerli ve yabancı arşiv belgelerinden de açıkça görülmektedir. Ülkemizi işgale gelmiş Rus ve Fransız saflarında yer alarak binlerce Türk'ü öldüren Ermeniler hakkındaki düşüncelerin de açıkça belirtilmesi gerekmektedir."
Geçtiğimiz 20 yıl içerisinde Azerbaycan topraklarının dörtte birine yakın bölümünün Ermenistan tarafından işgal edilmiş olması ve buradaki bir milyon kadar Türk nüfusunun kendi topraklarında sürgün hayatı yaşaması sorununun bugün hala çözüm beklediği vurgulanan açıklamada, "Özür dileme kampanyası gibi sakat bir girişime kalkışanlar, acaba tarih boyunca Ermeni terörüne kurban giden ve zulüm gören Türk milleti mensupları için neler düşünmektedirler? Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerde bir yumuşama sürecine girilmesi ve iyi komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi isteniyor ise, bunun yolunun tek taraflı özür dilenmesi gibi tavizlerden değil, öncelikle taraflar arasındaki sınırların ve toprak bütünlüklerinin tanınmasından geçiyor. Aksi takdirde, özür dilenmesi gibi tek yönlü bir davranış yersiz ve yanlış olacak, tarihi gerçeklere aykırı düşecektir." denildi.