Bahçelievler Gazi İlköğretim Okulu’nda sekiz mesleğin temsilcisinin katıldığı “Meslek Tanıtma Semineri” düzenlendi.
Bahçelievler gazi İlköğretim Okulu Meslek Tanıtma Kulübü tarafından düzenlenen seminere Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Öz, Diş Hekimi Dr. Savaş Vurallı, Avukat Aydın Demir, Rehber Öğretmen Salih Gökyokuş, Elektrik-Elektronik Mühendisi Turgay Etçibaşı, Jandarma Astsubay Murat Günaydın, Komiser Yardımcısı Cem Kerman, Trafik Polisi Sinem Kartal katıldı.
Meslekleri Seçerken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Seminerden önce kulüp öğrencileri tarafından hazırlanan meslekleri anlatan oratoryo seslendirildi. Seminere Rehberlik Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Salih Gökyokuş’un “Meslek Seçimi” ile ilgili sunumu ile başlandı. Çeşitli meslekleri anlatan diziler hakkında ne düşündüğü sorulan Gökyokuş, dizi senaryolarını hazırlayan senaristlerin bu meslek dalları ile ilgili psikolojik danışmalara danışmaları gerektiğini belirterek “Senaristlerin bu konuya çok dikkat etmedikleri görülüyor. Bu tür dizileri izlerken işin içinde senaryo olduğunu unutmayarak ciddiye almamanız gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Doktorluk İçin Uzun Bir Eğitim Sürecini Göze Alabilmelisiniz
Karşılarında ilgi ile dinleyen bir grup bulduğu için mutlu olduğunu belirten Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Öz, doktor olabilmek için öğrencilere çok çalışmayı göze almalarını, ilgi alanlarının doktorluk olmasının ve bu mesleğin yapamayacakları bir alan olmadığına emin olmaları gerektiğini belirtti. Aynı zamanda bu mesleği seçecek öğrencilere mütemadiyen okumayı zorunlu kılan bir meslek olduğunu için okumayı sevmelerini ve uzun bir eğitim sürecini göze alabilecek öğrencilerin seçmesini istedi. Lise yıllarında fizik dersini sevdiği için fizik öğretmeni olmak istediğini fakat annesinin yönlendirmesi ile doktor olduğunu belirten Dr. Zeynep Öz, staj yaparken hiçbir çocuğun hastalığını gizlemediğini ve uzun uzun hastalığını anlatmadığını tecrübe etmesi nedeniyle çocuk hastalıkları branşında uzman olmaya karar verdiğini dile getirdi. En zor durumda kaldığı anın sorulması üzerine Dr. Öz, bu anı şu sözlerle dile getirdi: “Bir gün bilinci kapalı, konuşamaz ve tepki veremez halde olan; sadece kalp atışlarının ve nefes alıp verdiğini tespit edebildiğimiz bir çocukla karşı karşıya kaldık. Çocuğun menenjit olduğuna karar verdik. Bu durumlarda çocuğun omurgasının arasından şırınga ile sıvı alıp tahlil ederek tedaviye başlamamız gerekiyordu. Fakat bu aşamaları bekleyecek vaktimiz olmadığı için hemen yüksek antibiyotik tedavisine başladık. Tahlil sürecini ise sonra gerçekleştirdik. Şimdi bu çocuk lisede okuyor.”
Diş Hekimi Olmak İstiyorsak El Pratiğimiz Olmalı
Diş Hekimi Dr. Savaş Vurallı, liseden mezun olduktan sonra 5 yıllık bir lisans eğitimi sonucunda diş hekimi olunabildiğini, diş hekimliğinin altı uzmanlık dalına sahip olduğunu hususunu ifade ettikten sonra, “Diş hekimliği azimli ve çalışkan olmanın yanında el pratiğini sevenlerin yapabileceği bir meslektir. Matematiği sevenlerin zorlanacağı bir meslek. Çünkü eğitime başladığımız ilk yıldan itibaren matematiği bir kenara bırakıyorsunuz. Bu nedenle el becerisi konusunda yeterli olmayan 5-6 arkadaşımız daha ilk seneden eğitimlerine son vermek zorunda kaldılar” dedi.
“Avukatlık Herkes İçin Önemli ve Vazgeçilmez Bir Meslektir”
Pozitif bir ortamda bulunduğu için teşekkür eden Avukat Aydın Demir, gençliğin geleceğe katkısının yüksek olacağını öğrencilerin gözlerindeki ışıltıdan görebildiğini vurguladı. Avukat olabilmek için 4 yıllık bir hukuk fakültesi okuyarak akabinde bir yıl staj yapılmasının yeterli olacağını dile getiren Demir, kuvvetler ayrılığı ilkesine göre hukuk dalını bağımsız olması gereken en önemli kurumların başında geldiğini söyledi. Avukatlık mesleğinin önemini “Avukatlık herkes için önemli ve vazgeçilmez bir meslektir. Her insan hayatının bir döneminde mutlaka hukuki bir yardıma gereksinim duyuyor. İşte bu hukuki yardımı avukatlık mesleği sağlıyor. İnsanların dertlerini dinliyorsunuz ve insanlara yardımcı oluyorsunuz.” sözleri ile ifade eden Demir, her meslekte olduğu gibi farklı olaylarla ilgilenildiği için avukatlığın da zorluklarının da olduğunu, insanlarını özel bilgilerinin saklanmasının zorunluluğu üzerinde durdu. Demir, konuşmasını “Yaptığınız işin ne olduğu önemli değil, mesleğinizi severek ve en iyi şekilde yapmalısınız. Yapacağımız mesleğe karar vermeden önce sevdiğimiz ve yapabileceğimiz mesleği seçmemiz doğru olur” sözleri ile sonlandırdı. Meslek hayatınızda haksız tarafı savunma durumu ile karşı karşıya kalıp kalmadığı sorusuna, bu durumun avukatları ilgilendirmediğini haksız olan kişilerin de hukuki açıdan yardıma ihtiyaçları olduğunu söyleyen Demir, “Amacımız haksız kişileri haklı konuma getirmek değil, bu kişilerin hak edilen cezayı almasını sağlamaktır. Çünkü bazen sanıklar için hak ettiğinden fazla cezalar da talep edilebiliyor” dedi.
“Matematik Dersini Sevmeniz Gerekir”
Elektrik-Elektronik Mühendisi Turgay Etçibaşı, istenilen mesleğe ulaşmanın kolay olmadığını, ulaştıktan sonra en iyi yapabileceğimiz meslekleri tercih etmemiz gerektiğinin altını çizerek “Elektronik mühendisi olabilmek için iyi resim yapmalısınız. Resim yapan kişi sanal zekaya da sahip demektir. Bu meslek, matematik dersini sevenlerin tercih edebileceği bir meslek. Üniversitede bu alanda eğitim almak istiyorsanız kendinize fen lisesini hedef koyun” dedi. Etçibaşı, elektronik mühendislerinin teknolojik ürünlerin imalatında ve programlanmasında görev aldığını ve çalıştıkları alan ile ilgili her türlü bilgiye sahip olması gerektiği için de zor bir meslek olduğunu söyledi.
Bizim İşimiz Asayiş ve Güvenlik
Jandarma Astsubay Murat Günaydın, ülkemizin iç ve dış tehditlere karşı asayişinin ve güvenliğinin sağlanması için çalışan Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir parçası olabilmenin kolay olmadığını, fedakârlık gerektiren bir meslek olduğunu belirttikten sonra TSK hakkında dinleyicilere kısa bilgi verdi. Günaydın, eğitim hayatı boyunca çalışkan ve başarılı öğrencilerin istenilen şartları taşıdığı takdirde TSK’ne katılabileceğini; iki yıllık yüksekokuldan mezun olanların astsubay, dört yıllık eğitim alanların ise subay olabileceğini belirtti.
“Bu Ortam Sizlere Sağlandığı İçin Çok Şanslısınız”
Toplum Destekli Polis Büro amirliğinde görev yapan Komiser Yardımcısı Cem Kerman, öğrencilere lise yıllarında kendilerine meslekleri tanımasına olanak sağlayacak böyle bir imkânın sunulmadığını bu nedenle günümüz öğrencilerinin çok şanslı olduklarını dile getirerek “Seviye Belirleme Sınavları sonucunda başarılı olan öğrenciler Ankara’da yeniden bir sınavdan geçiriliyor. Bu sınavı da geçen öğrencileri 20 günlük intibak eğitimi bekliyor. İntibak eğitimi sonucunda öğrenciler polisliğe devam edip edemeyeceklerine karar veriyorlar. SBS puanı ile girilebilen iki adet Polis Koleji var. Bunlardan biri Ankara’da diğeri ise Bursa’da yer almaktadır. Polis kolejlerinde eğitim süresi dört yıldır. Mezun olduktan sonra ise istediğiniz üniversiteye gidebiliyorsunuz. Liseyi ya da Polis Kolejini bitirdikten sonra ise Polis Akademisine girerek komiser yardımcısı olabilirsiniz. Bunu yanında lise mezunu olduktan sonra yine sınavlarda başarılı olmak kaydı ile ülkemizde 20 adet bulunan Polis Meslek Yüksek Okuluna girmeye hak kazanarak polis memuru olabilirsiniz. Üçüncü bir seçenek ise üniversiteyi bitirdikten sonra 6 aylık bir eğitim alarak polis memuru olabilirsiniz.” Her meslekte olduğu gibi polisliğin de keyifli yanları olduğu kadar sıkıntılı taraflarının da olduğunu on dört yaşından beri ailesinden ayrı olduğunu fakat bu mesleği yaptığı için memnun olduğunu, mesleğini icra ederken keyif aldığını dile getiren Cem Kerman, sözlerine “Seçeceğiniz mesleğe karar vermeden önce mesleklerin avantaj ve dezavantajlarını belirleyin.” diyerek son verdi.
Polislik Fedakârlık İster
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünde görev yapan Trafik Polisi Sinem Kartal polis memuru olmaya karar verdiğiniz zaman hangi branşta yer alacağınıza karar verilemediğini, ancak ilgili branşa atandıktan sonra eğitimlere katılarak branşın seçilebileceğini anlattı. Polislik mesleğinin fedakârlık isteyen bir meslek olduğunu belirten Sinem Kartal “Size bir görev verildiği zaman ben bu görevi istemiyorum. Dışarısı soğuk, yağmurlu, bu kavşakta görev alamam deme lüksünüz yok. Bu zorlukları düşünerek karar vermelisiniz” dedi.
Ömür Boyu Huzur İçinde Yapabileceğiniz Mesleği Seçin
Seminerde mesleklerinin tanıtımını yapan, hayatın ve mesleklerin zorluklarına da değinen konuşmacılar, öğrencilerin yoğun ilgisi ve sorularıyla karşılaştılar. Program sonunda etkinliğe katılan konuşmacılar ile etkinliği gerçekleştiren Meslek Tanıtma Kulübü danışman öğretmenleri Ümit Özmen ve Özlem Çak’a, birer buket çiçekle teşekkür eden Okul Müdürü Cumhur Karasu, öğrencilere ömür boyu huzur içinde yapabilecekleri bir mesleği seçmeleri dileğinde bulundu.