Bakan Soylu: Şark Görevi Sayısı 1'e düşecek

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2012 yılına kadar bu ülkede polis teşkilatının tek şark görevi vardı. 2012 yılından sonra tek şark görevi, iki şark görevine çıkarıldı. Şimdi son dönemde arkadaşlarımızla bir değişiklik yaptık. İsteyen iki şarkını bir araya getirirse bir takım indirimleri de yani bazılarında bir yıllık, bazılarında iki yıllık, bazılarında üç yıllık indirimleri yapabileceğimizi de ortaya koyduk. Doğu ve Güneydoğu'da veya şark vilayetlerinde de ciddi şekilde huzur ve güven yavaş yavaş yerine oturmaktadır. Bu PKK'nın ve onun siyasi uzantısının son dönemlerde kaybettiği güçle de bir vesileyle çok net ortadadır. Demek ki bir çok önemli adımlar attık. Doğuyla batı arasındaki gelişmişlik farkını ortadan kaldırdık. En önemli meselelerden bir tanesi de Doğu ve Güneydoğu huzurlu bir hale gelmeye başladı, geldi. Daha da gelecek inşallah. Buna yönelik de terör de neredeyse Türkiye içerisinde çok büyük bir darbe aldı. Neredeyse bitme noktasına geldi. Dağda 77 tane terörist kaldı. Allah nasip ederse onlar da 29 Ekim 2023 tarihinde bu devlet sona erdirecek. Bu mücadele onların da kökünü kazıyacak bir daha bu ülkenin topraklarında PKK'lı terörist vardı diye kimse sayı, hesap veya nerede vardı diye aklına gelmeyecek. Bu memleketin her tarafındaki çocuklarının yarına olan umudunu taşımak bizim temel görevimiz ve en temel vazifemiz. Onun için genel tabloyu görüyoruz. Bu genel tablo içerisinde Allah nasip ederse 2025 yılı sonu itibariyle tekrar söylüyorum 2025 yılı sonu itibariyle iki şark görevini bir şark görevine düşüreceğiz. Genel planlamamızı, programlamamızı bunun için gerçekleştiriyoruz, bunun için yapıyoruz. Bu zaman diliminde olduğu gibi o zaman dilimi içerisinde de mevcut görevinde olanlar da bundan istifade edebilme hakkına sahip olacaklar. Yani fiili olarak bugünden itibaren esas itibariyle başlamış olacak. Onun için bu vesileyle ben öncelikle tekrar bu adımın da polis teşkilatına hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum" "Burada İstanbul'a bir müjde daha vermek isterim. Bir söz daha söylemek isterim. O da şu İstanbul Emniyet Müdürlüğümüzün programı bitti, planı bitti, projesi bitti. Biz TOKİ'ye devrettik yakın bir zamanda inşallah Hasdal'da Türkiye'nin en güzel emniyet yerleşkelerinden bir tanesini, yaklaşık 250 bin metrekarenin üzerinde bir yerleşkeyi inşallah her türlü sosyal donatılarıyla her türlü sosyal imkanlarıyla birlikte hemen Hasdal, E-6'nın yanı başında çok güzel bir yerde gerçekleştiriyoruz. İnşallah yakın bir zamanda da temeli atılacak ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün tam da kendisine yakışır ülkemize, İstanbul'umuza çok güzel bir yerleşkesi, çok güzel külliyesi olmuş olacak. Yine Bayrampaşa Çevik Kuvveti de oradan kaldırıyoruz. O da ihale aşamasına geldi. Onu da Kemerburgaz'da gerek özel Harekat ve gerekse çevik kuvveti sırt sırta yapmak suretiyle mükemmel bir özel harekat ve çevik kuvvet ihale aşamasına geldi. Şu ana kadar yapılması lazım ama birtakım eksikliklerden dolayı bugüne kadar sarktı. Ve böylece Özel harekatı da çevik kuvveti de çok güzel bir yerleşkeyle İstanbul'da buluşturmuş olacağız" "2021 ve 2022'de tek bir faili meçhul cinayetimiz yoktur. Bu Türk Polis Teşkilatı tarihinde tektir. Tekrar söylüyorum 2021 ve 2022 tarihinde failini belirleyemediğimiz hiçbir cinayetimiz söz konusu değildir. Bu Türk polisinin de yüz akıdır. Teknolojiyi, takibi aynı zamanda polis mesleğinin gerektirdiği bütün süreçleri en iyi şekilde ortaya koyan arkadaşlarımız Türk Polis Teşkilatı'nın yüz akı neticelerle karşı karşıya kalmıştır. Bu kolay bir iş değildir. Bu çok zor bir iştir. Özellikle polislik mesleğine yeni başlayan arkadaşlarımız bunun ne kadar zor olduğunu önümüzdeki zaman dilimlerinde hep beraber tecrübe edecekler ve hep beraber göreceklerdir. Terörle mücadelede tüm terör eylemlerinde 2015'den bugüne yüzde 96 azalmış. DHKP-C'nin yönetim kademesi tamamen çökertilmiştir. PKK'nın da çökertilmesi Türkiye içerisinde bitirilmesi bir tek şeye bağlıdır. Bir İçişleri Bakanı olarak tecrübemle söylüyorum. PKK avukatlarının aynen DHKP-C gibi içeri tıkılmasına bağlıdır. DHKP-C avukatlarını içeri tıktık ve DHKP-C'nin etkinliğini neredeyse belli bir noktaya kadar getirdik. Çünkü PKK özellikle avukatlar marifetiyle Türkiye'yi zehirlemektedir. Bunu 7 yıllık tecrübeme yönelik bir içişleri bakanı olarak söylüyorum. Ne zaman PKK'nın avukatları içeri tıkılır o zaman Türkiye'de PKK diye göreceksiniz bir şey kalmaz. Hedef onlardır bu kadar açık ve net. Çünkü cezaevlerinden dışarıya, dışarıdan cezaevlerine ve dışarıdan dışarıya aynen DHKP-C'de olduğu gibi bütün bilgileri taşıyan, bütün nefreti taşıyan, bütün fitneyi taşıyan, bütün örgütsel operasyonu ayakta tutmaya çalışan nitelik bunlardadır. Bunlar avukat değildir. Bunlar avukatlık mesleğini icra etmiyor. Bunlar maalesef terör örgütü üyesi mesleğini icra etmektedirler. Kılıfları avukattır. Avukatlığın kendine vermiş olduğu birtakım imtiyazlarla Türkiye'yi terörle sınamaktadırlar. Bu da benim tecrübem. Belki tecrübemin ülkeye bir faydası olur diye burada söylemiş oldum" diye konuştu.