Bakanlık at eti satan kasapları ifşa etti
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, gıda ürünlerinde taklit ve tağşiş yaptığı belirlenen firmaları açıkladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Bakanlık olarak ülkede gıda güvenilirliğinin sağlanması, gıdalarda taklit ve tağşişin önüne geçilmesi, sağlığın korunması ve tüketicilerin aldatılmasının önlenmesi ile sektörde haksız rekabetin engellenmesi amacıyla gerek mevzuat yönüyle gerekse resmi kontrol uygulamalarının yapılan yeniliklerle devam ettiği vurgulandı.
İşte Sakarya'daki o firmalar:
Savaş Demirel Gıda Tarım Hay. Temz. İnş. İth. İhr. San. Tic. Ld. Şti. ( Demirel Kasabı) / Hendek/SAKARYA
Çiğ Kırmızı Et
(Tek Tırnaklı Eti Tespiti)
Hendek Et- Balık Tavuk Satış Merkezi- Nihat BALCI / Hendek/SAKARYA
Çiğ Kırmızı Et
(Tek Tırnaklı Eti Tespiti)
Ali Fuat Paşa Süt ve Süt Ürünleri-Osman KURT SAKARYA
Yarım Yağlı Yoğurt
(Bitkisel Yağ)
Gıda Güvenliği Bilgi Sisteminin kurulması, riske dayalı denetim sistemine geçilmesi vb. çalışmalar neticesinde, 2015 yılı Haziran ayı sonu itibariyle yaklaşık 335 bin denetim gerçekleştirildiği kaydedilerek, "Resmi kontroller sonucunda zaman zaman çok düşük miktarda da olsa, (2015 yılı Haziran ayı sonu itibariyle, 335 bin denetim sonucu 79 parti ürün taklit-tağşiş kapsamında ve 16 parti ürün ise içerisinde bulunmaması gereken ilaç etken maddesi bulunduğu için) haksız kazanç elde etmeye yönelik olarak gıdalarda taklit/tağşiş yapıldığı veya ilaç etken maddesi bulunduğu tespit edilmektedir" denildi.
Bu kapsamda resmi kontroller sonucunda, Laboratuvar sonucuyla taklit veya tağşiş yapıldığı kesinleşen gıda ve yemi üreten/ithal eden firmanın adı, ürün adı, markası, parti ve/veya seri numarası. Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş, değiştirilmiş gıdaları üreten ve/veya satan firmanın adı, ürün adı, markası, parti ve/veya seri numarasının" kamuoyuna açıklandığı belirtilerek, "Bu hükümler doğrultusunda 2012 yılından itibaren dönem dönem Bakanlığımızın resmi internet sitesi olan www.tarim.gov.tr adresinden söz konusu firma ve ürünler ile ilgili kamuoyuna duyurular yapılmaktadır. Yapılan duyurular yukarıda belirtildiği üzere 2 farklı grupta gerçekleştirilmektedir" ifadesi kullanıldı.
Para cezası
22 Temmuz 2015 tarihinde gerçekleştirilen kamuoyu duyurusunda, birinci grupta yer alan taklit veya tağşiş yapıldığı kesinleşen ürünlerle ilgili olarak toplam 171 parti ürünün (et ürünü, süt ürünü, bal, zeytinyağı, alkollü içecek ve tahin) açıklandığı ifade edilerek şöyle denildi:
" Taklit ve tağşiş edilmiş ürünleri üreten firmalar hakkında 5996 sayılı Kanun kapsamında 14.649 Türk Lirası idarî para cezası uygulanarak; bu ürünlerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmiştir.?"
İkinci grupta yer alan kişilerin sağlığını tehlikeye düşürebilecek şekilde laboratuvar analizleri neticesinde içeriğinde ilaç etken maddesi tespit edilen 40 parti ürünün (takviye edici gıda, çikolata, alkolsüz içecek ve kahve ) açıklandığı kaydedilerek şu ifadelere yer verildi:
"Bu ürünler, masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan toplatılmakta ve ürünlerin mülkiyeti kamuya geçirilmektedir. Ayrıca, söz konusu ürünleri üreten veya piyasaya arz edenler hakkında kamunun sağlığına karşı suçlar kapsamında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.
Kamuoyuna duyuru uygulamasının temel amacı tüketicinin sağlığı ve menfaatinin korunması ve sektörde haksız rekabetin önlenmesidir. Bu sayede Bakanlığımızın yürüttüğü resmi kontroller ve firmaların kendi otokontrol sistemi dışında tüketiciler aracılığıyla piyasa üzerinde bir denetim mekanizması oluşturulması ve "güvenilir gıda üretimi" nin teşvik edilmesi hedeflenmektedir.
Ürün/firma bilgilerinin kamuoyuna duyurulması, tüketici tercihlerinin oluşmasında etkili olmaktadır. "
Hendek’te at eti sattıkları Bakanlıkça teşhir edilen iki kasabın, kendi odalarına kayıtlı üyeler olmadığını hatırlatan Başkan Kobal, “Kasabım diye geçinen bu sahtekârlar esnaflıktan men edilmeli” dedi.
"Yaptıkları edepsizlik ve sahtekarlık"
Nihat Kobal “Kasaplardan biri Esnaf Odasına, diğeri de Ticaret ve Sanayi Odasına kayıtlı. Bizim Odamız üyesi değiller. Odamız üyesi olsaydılar üyelikten men edilirlerdi. Bu sahtekârların yaptığı hem ayıp, hem de yüz kızartıcı bir olay. Onlara kasap adını yakıştıramıyoruz. Yaptıkları edepsizlikten başka bir şey değil.”şeklinde konuştu.
At eti satmanın cezasının sadece 50 lira olduğunu öne süren Kobal, cezalarda yaptırım uygulanmasını istedi ve şunları söyledi:
“Ben aynı zamanda Kasaplar ve Besiciler Federasyonu Genel Başkan Yardımcısıyım. Genel Başkanım bu sabah beni telefonla aradı. Hendek’de vatandaşa at eti satan iki kasabın odamız üyesi olup olmadıklarını sordu. Üyemiz olmadıklarını söyledim. Eğer üyemiz olsalardı Odadan men edileceklerdi.”
Oda Başkanı Nihat Kobal at eti satanlara hapis cezası getirilmesini istedi ve “Bu sahtekârların esnaflıktan men edilmeleri gerek. Bir daha dükkan açmalarının önlenmesi gerek. Hatta hapis cezası bile vermek gerek.”şeklinde konuştu. Kobal “Bu işi yapanlar ayakçı, düzenbaz ve sahtekar insanlar. Dürüst insan ve dürüst esnaf olsalardı bunlara yeltenmezlerdi. “dedi.
"Ucuz etten uzak durun"
Vatandaşlara seslenen Oda Başkanı Nihat Kobal, “At eti ile dana etini ancak fiyatı ile ayırt edebilirsiniz. Ucuz olan eti almayın. Güvendiğiniz kasaplardan et satın alın. Herkesin berberi olduğu gibi, bir kasabı vardır. Benim 36 yıldır et sattığım kişinin, şimdi torunu gelip kasabımdan et alıyor. Burası küçük bir yer. Herkes kendi kasabından et alsın, ucuz etten uzak dursun.” dedi.
Et fiyatlarındaki istikrarsızlığı da eleştiren Kobal şöyle konuştu:
“Et fiyatları günü gününe uymuyor. Her gün fiyatlar değişiyor. Sakarya’da şu anda etin kilosu 40 lira. 50 liraya doğru gidiyor. Et fiyatlarında istikrar şart. Fiyatlar daha da artarsa, vatandaş eti sadece vitrinlerde görecek.”
Yetkilileri sorumsuzlukla suçlayan Başkan Kobal “Hayvancılık Genel Müdürlüğü ve Tarım Bakanlığı yetkilileri uyuyor mu? Hükümet kurulmamış olabilir, ama milletin başında bakanlar var. Neden sorumlu davranmıyorlar? Vatandaşın alım gücü belli. Bu millet 50 liraya et satın alabilir mi? Halkın geliri ortada. Bakanlık yetkililerinden biri de çıkıp, TV ye bu olaylara “dur” demiyor.” şeklinde konuştu.
"Denetimler yetersiz"
Denetlemelerin yetersizliğinden yakınan Nihat Kobal şunları söyledi:
“Bu ülkede maalesef denetimler yetersiz. Ben her ay bir iki ilçeyi şikâyet ediyorum. 3 ya da 5 memurla bu denetim işi yürütülmez. En az 80 veya 100 denetim memuru olmalı. Örneğin Geyve’yi şikâyet ediyorum, “Geyve’de ahırlarda kesim yapıyorlar” diyorum, bıçaklarla ve satırlarla memurun üstüne yürüyorlar. Memur bir daha o denetlemeye gider mi? Tabi gitmez. Şikâyetlerimi artık Valilik üzerinden yapıyorum. Ama denetleme işi böyle zor olmamalı. Her hafta et satanlar denetlenmeli, halkın sağlığı ile oynayanlar teşhir edilmeli”
"Onları bizim çocuklarımız yiyiyor"
Kasaplar Odası Başkanı Nihat Kobal, “Günü geçmiş etler veya dana eti diye satılan at etlerini bizim çocuklarımız ve torunlarımız yiyor. Benim dedem 108 yaşında öldü. Var mı şimdi 108 yaşına kadar yaşayan? Yok. Neden yok, çünkü yediğimiz çoğu şey sağlıksız.” şeklinde konuştu.
