Saadet Partisi Adapazarı İlçe Başkanlığı aylık divan toplantısını gerçekleştirdi. Toplantının basına açık bölümünde Başkan Eyüp Yıldırım gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Hükümetin IMF ile anlaşmaya vardığını önümüzdeki günlerde bunun açıklanacağını vurgulayan Saadet Partisi Adapazarı ilçe başkanı Eyüp Yıldırım, "Bile bile lades diye bir laf var ya. Göz göre göre IMF'nin önüne boyunlarını uzattılar. Yıllardır söyleye söyleye dilimizde tüy bitti. 'Böyle giderse, deniz biter' dedik. Türkiye'yi iflas ettirirsiniz. Elin oğlunun, emperyalistlerin sizin önüne koyduğu programları uygulamayın diye kaç bin kere söyledik. Sayın Başbakan, ümüğümüzü sıkarlarsa imzalamayız demişti. Şimdi evet anlaşmayı imzaladık diyorlar. Yakında bu çıkacak. Şu anda sehpadayız. Hükümetle yapacağı son anlaşmayla diyorlar ki, ayağının altındaki tabureye de tekme vuracağız diyorlar. Yani idamı infaz etmek istiyorlar. Buna asla bu millet müsaade etmeyecek" dedi.
İdamı İnfaz Etmek İstiyorlar
IMF ile 10 yıldır uygulanan programın bütün esnaf, sanatkar, çiftçi, işçi, memuru ekonomik olarak perişan ettiğini anlatan Yıldırım, "Sakarya'da fındığı, mısırı, pancarı bitirdiler. Niye bitti? Yanlış politikalar doğru uygulandığı için bitti? Fındık, mısır, pancar, başka uluslar arası şirketlerin kontrolünde olduğu için. Bu beylerin uyguladığı programda, Sakaryalı Ahmet, Bolulu Mehmet yok. ABD'li çiftçi Michael, George var. Onlar kazanacak diye sizin fındığınız, pancarınız, mısırınız para etmiyor" diye konuştu.
İsrail'in artık uluslar arası alanda yaptıklarını gizleyemediğini kaydeden Yıldırım, "Bunun için gittikçe saldırganlaşıyor. Bizim hükümetten istediğimiz, İsrail'in karşısında şov yapalım, onlar sandalyeyi alçak koyduysa biz de sandalyemizi çok yukarı çıkaralım. İsraille her gün kameraların önünde didişelim tartışalım demiyoruz. İsrailin saldırganlığına karşı uluslararası diplomatik bir güç oluşturabilmek için Türkiye öncülük etmelidir diyoruz" diye konuştu.
Laf Değil İcraat Yapılmalı
TBMM'de yaptığı konuşmanın fotoğrafını göstererek, Hükümeti eleştiren Yıldırım, "Şimon Peres, Türkiye'ye geldiği zaman arkasında, Sayın Başbakan ve Bakanlar Kurulu var. O zaman da İsrail, Filistin topraklarını işgal etmiş, Gazze'deki ambargoyu sürdürüyordu. O zaman da, Gazze'ye ilaçlar, çocuk mamaları gitmiyordu. Ama ne yazık ki, Şimon Peres TBMM'ye geldi. O zaman Şimon Peres'i alkışladınız da ne değişti? O zaman da Şimon Peres, işgalci ordunun başkomutanıydı. İşgalci devletin cumhurbaşkanıydı. Dolayısıyla bizim beklediğimiz somut adım atmaktır. Söz güzel ama ona uygun adımların atılmasıdır.
Sakarya'ya üçüncü giriş daha açılamadı. Yıllardır bir girişi yapıp ortaya çıkaramıyorlar. Tren garının yerinin iş merkezi olmasının istemiyoruz. Birileri rant sağlayacak diye tren garının iş merkezi haline dönüştürülmesi yanlıştır. Sözde Trafik sorunundan dolayı tren garı taşınıyor ancak iş merkezleri yapıldığında trafiğe çözüm gelmiş olmayacak. Seçim sırasında Adapazarı Belediyesi bütçe fazlamız var, borcumuz yok diye nutuklar atıyordu. Şimdi ise 232 kişiyi kapı dışına attı. Hizmete dönüşmeyen bütçenin hayrı olmaz.