Eğitim İlke-Sen MYK üyesi Beytullah Önce, demokratikleşme paketindeki düzenlemelerin toplumsal beklentilerin altında kaldığını ifade ederek eksik bırakılan çözümlerin yeni sorunlara yol açabileceğine dikkat çekti.
Eğitim İlke-Sen (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası) MYK üyesi Beytullah Önce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan son değişiklikleri değerlendirdi. Açıklamasında “Onlarca yıldır biriken sorunların çözüm ve çözümsüzlük sarkacında gidip geldiği, siyasal kutuplaşmanın toplumsal tabana yayıldığı, bir dönemden geçiyoruz. Toplum üzerinde onlarca yıldır sürdürülen baskı ve dayatma politikalarının artık taşınamaz olduğu bu dönemde, sistemin mevcudiyetini koruyabilmesi adına çeşitli yasal düzenlemeler yapılıyor. Fakat her defasında eksik bırakılan ya da hakkaniyetli çözümler üretmeyen değişiklikler, toplumun beklentilerini karşılamaktan uzak kalıyor” diyen Beytullah Önce, “Niyet beyanı olarak kamuoyuna sunulan son paket de, birçok temel soruna ilişkin kısmi iyileşmeler sağlamakla birlikte, doğru çözümü yine dağınık bir vaziyette bırakmış görünüyor. Eğitim İlke-Sen olarak, kamuoyuna açıklanan bu değişikliklerdeki eksikliklerinin giderilmesi ve toplumsal talepleri karşılayacak düzeye çıkarılması gerektiği kanaatindeyiz” eleştirisini yaptı.
"Sakıncalı" yaklaşım...
Önce, başörtüsü düzenlemesiyle ilgili “Kamu çalışanlarına dönük serbestliğin yargı, emniyet ya da ordu mensuplarına tanınmaması; devletin başörtüsü özelinde Müslüman kimliğine yönelik “sakıncalı” yaklaşımını devam ettirdiğini ortaya koymuştur. Üstelik 12 Eylül’ün, 28 Şubat’ın egemen bakış açısını yansıtan böylesi bir düzenleme, yasakçıların bugüne kadar ileri sürdüğü argümanları desteklemiş olmaktadır! Yine öğrenciler hakkındaki kılık-kıyafet yönetmeliğine dokunulmaması da sorundur. İmam-hatip okulları dışında başörtülü öğrencilere yönelik sürdürülen yasak, sınıflarda başörtülü öğretmenlere karşı başı açtırılmak zorunda bırakılan öğrenciler gibi ilk kez karşı karşıya kalacağımız çelişkili bir sonucu beraberinde getirecektir. Başörtüsünde artık şartsız ve şerhsiz bir çözüm sağlanmasını ve konunun gündemden çıkmasını istiyoruz” dedi.
Öğrenci andının kaldırılmasını olumlu bulan Önce, anadilde eğitim hakkının yalnızca özel okullara tanınmasını ise “parası olana hak tanınması” gibi bir eşitsizlik barındırdığını öne sürerek eleştirdi.
“Eğitim İlke-Sen olarak, devletin topluma göre kendine çeki-düzen vermesini savunuyoruz, toplumun devletin kendisine biçtiği kimliğe ya da teklif ettiği haklara razı kalması değil! Bu sebeple geldiğimiz nokta itibariyle topluma adeta ihsan ediliyormuş gibi sunulan değişikliklerin, aslında hak ettiğimizle kıyaslandığında yetersiz ve oldukça eksik kaldığı açıktır. Farklı kesimlerden yükselen eleştiriler mutlaka dikkate alınmak, eksik bırakılan hususlar ise ivedilikle tamamlanmak zorundadır” diyen Beytullah Önce, açıklamasına “Kamuoyuna çağrımız; vekâleten yapılan değişikliklerin asılların beklentilerini karşılamaktan uzak kalacağını unutmamalarıdır. Bunun için bin bir türlü siyasi hesapla atılan adımları beklemek yerine hakkımız, özgürlüğümüz ve geleceğimiz için mücadele etmek en öncelikli sorumluluğumuzdur” sözleriyle son verdi.