'Bu olaylardan yine Müslümanlar ve Türkler zarar görecek'
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Paris\'teki terör saldırılarına ilişkin, "Dünyanın neresinde olursa olsun, kime karşı yapılırsa yapılsın, kim yaparsa yapsın, bu eylemlere karşı omuz omuza tepki gösterilirse terör zemin bulamayacak ve yavaş yavaş yok olacaktır" dedi.
Üstün, komisyon olarak İstanbul, Paris ve Yemen\'deki terörist saldırıları ortak dille kınadıklarını ancak Fransa\'daki saldırıların dünya üzerinde şok etkisi yaratmış gibi gözüktüğünü söyledi.
Paris\'teki saldırıların çok daha büyüğünün yıllardan beri Suriye\'de, Irak\'ta, Yemen\'de, Afganistan\'da, Myanmar\'da ve Mısır\'da yapıldığını vurgulayan Üstün, terörün dini, dili, ırkı ve mekanı olmadığını belirtti.
Terör saldırılarının, dünyanın en güvenli ülkelerinde de görülebileceğini tahmin ettiklerini dile getiren Üstün, "Fakat Batılılar nedense üçüncü dünya veya Müslüman ülkelerde bu saldırılar olduğu zaman sanki kendi ülkelerine sıçramayacakmış gibi umursamaz tavır içine girdiler ve terörle mücadelenin ancak bu ülkelerde yapılacağını strateji olarak benimsediler. Terör açık şekilde uluslararası boyut kazandı. Son yıllarda Avrupa ülkelerinde yükseliş gösteren ırkçılık ve İslamofobi, bu terör olaylarını neredeyse \'davul zurnayla bağıra bağıra\' çağırdı. Bu olayların olacağı belliydi" diye konuştu.
Hiçbir ülkenin terör karşısında güvende olmadığının acı tecrübeyle görüldüğüne işaret eden Üstün, yaşananlar neticesinde ülkelerin terör karşısında yeni stratejiler geliştirmesi gerektiğini söyledi.
- "Maalesef dünya üzerinde bu birliktelik sağlanamadı"
Ayhan Sefer Üstün, terör eylemlerinin çıkış noktalarıyla alakalı farklı söylentiler bulunduğunu ancak bu durum açıkça ortaya çıkmadan kesin yargıda bulunmanın yanlış olacağına dikkati çekti.
"Herkes ilkesel davransa sorunlar ortadan kalkar" diyen Üstün, şunları kaydetti:
"Sonuçta bu bir terör eylemi, kim yaparsa yapsın kınanması ve reddedilmesi gerekiyor. Bütün dünya ülkeleri, Paris\'teki olaylar da dahil, tüm terör eylemlerine aynı gözle ve düşünceyle baksa bu eylemleri kimin yaptığı önemli olmaz çünkü sonuç alınmaz bunlarla. Maalesef dünya üzerinde bu birliktelik sağlanamadı. Herkes çifte standardı bırakmalı, \'demokrasiyi destekleyelim\' diyoruz, Batı, darbecileri el üstünde tuttuyor, VIP salonlarında ağırlıyor. Bu mantıkla dünyaya barış ve demokrasi getirebilir miyiz?"
Batının bu zamana kadar darbeler ve terör konusunda ilkesel davranmayı başaramadığını savunan Üstün, Türkiye\'nin son 30 yılda 40 bin insanını teröre kurban verdiğini ancak Batının bu konuda da hiçbir zaman Türkiye\'ye destek olmadığını vurguladı.
Üstün, Batının, Türkiye\'deki terör olaylarına çözüm olmamasının yanında teröristlerin kendilerine sığınmasına da ses çıkarmadığını belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Teröristler Batıda ekonomik alan elde etti, para topluyorlar kendi örgütüne, buna da ses çıkartmadılar. Batı, Türkiye\'de en ünlü iş adamını öldüren kişileri dahi korudu. DHKP-C, şu an PKK\'dan sonra Türkiye\'deki en tehlikeli örgüttür. DHKP-C\'nin kurucusu ve yöneticisi Dursun Karataş, yıllarca Fransa\'da kaldı. Yani her şey açık. \'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın\' mantığıyla nereye kadar gidilebilirdi? Terörün adeta bumerang gibi kendilerini vuracağı belliydi. Biz bu olaylarda asla memnun değiliz, üzülüyoruz. Bu olaylardan yine Müslümanların ve Türklerin zarar göreceğini tahmin ediyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun, kime karşı yapılırsa yapılsın, kim yaparsa yapsın, bu eylemlere karşı omuz omuza tepki gösterilirse terör zemin bulamayacak ve yavaş yavaş dünya üzerinden yok olacaktır."
Üstün, komisyon olarak İstanbul, Paris ve Yemen\'deki terörist saldırıları ortak dille kınadıklarını ancak Fransa\'daki saldırıların dünya üzerinde şok etkisi yaratmış gibi gözüktüğünü söyledi.
Paris\'teki saldırıların çok daha büyüğünün yıllardan beri Suriye\'de, Irak\'ta, Yemen\'de, Afganistan\'da, Myanmar\'da ve Mısır\'da yapıldığını vurgulayan Üstün, terörün dini, dili, ırkı ve mekanı olmadığını belirtti.
Terör saldırılarının, dünyanın en güvenli ülkelerinde de görülebileceğini tahmin ettiklerini dile getiren Üstün, "Fakat Batılılar nedense üçüncü dünya veya Müslüman ülkelerde bu saldırılar olduğu zaman sanki kendi ülkelerine sıçramayacakmış gibi umursamaz tavır içine girdiler ve terörle mücadelenin ancak bu ülkelerde yapılacağını strateji olarak benimsediler. Terör açık şekilde uluslararası boyut kazandı. Son yıllarda Avrupa ülkelerinde yükseliş gösteren ırkçılık ve İslamofobi, bu terör olaylarını neredeyse \'davul zurnayla bağıra bağıra\' çağırdı. Bu olayların olacağı belliydi" diye konuştu.
Hiçbir ülkenin terör karşısında güvende olmadığının acı tecrübeyle görüldüğüne işaret eden Üstün, yaşananlar neticesinde ülkelerin terör karşısında yeni stratejiler geliştirmesi gerektiğini söyledi.
- "Maalesef dünya üzerinde bu birliktelik sağlanamadı"
Ayhan Sefer Üstün, terör eylemlerinin çıkış noktalarıyla alakalı farklı söylentiler bulunduğunu ancak bu durum açıkça ortaya çıkmadan kesin yargıda bulunmanın yanlış olacağına dikkati çekti.
"Herkes ilkesel davransa sorunlar ortadan kalkar" diyen Üstün, şunları kaydetti:
"Sonuçta bu bir terör eylemi, kim yaparsa yapsın kınanması ve reddedilmesi gerekiyor. Bütün dünya ülkeleri, Paris\'teki olaylar da dahil, tüm terör eylemlerine aynı gözle ve düşünceyle baksa bu eylemleri kimin yaptığı önemli olmaz çünkü sonuç alınmaz bunlarla. Maalesef dünya üzerinde bu birliktelik sağlanamadı. Herkes çifte standardı bırakmalı, \'demokrasiyi destekleyelim\' diyoruz, Batı, darbecileri el üstünde tuttuyor, VIP salonlarında ağırlıyor. Bu mantıkla dünyaya barış ve demokrasi getirebilir miyiz?"
Batının bu zamana kadar darbeler ve terör konusunda ilkesel davranmayı başaramadığını savunan Üstün, Türkiye\'nin son 30 yılda 40 bin insanını teröre kurban verdiğini ancak Batının bu konuda da hiçbir zaman Türkiye\'ye destek olmadığını vurguladı.
Üstün, Batının, Türkiye\'deki terör olaylarına çözüm olmamasının yanında teröristlerin kendilerine sığınmasına da ses çıkarmadığını belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Teröristler Batıda ekonomik alan elde etti, para topluyorlar kendi örgütüne, buna da ses çıkartmadılar. Batı, Türkiye\'de en ünlü iş adamını öldüren kişileri dahi korudu. DHKP-C, şu an PKK\'dan sonra Türkiye\'deki en tehlikeli örgüttür. DHKP-C\'nin kurucusu ve yöneticisi Dursun Karataş, yıllarca Fransa\'da kaldı. Yani her şey açık. \'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın\' mantığıyla nereye kadar gidilebilirdi? Terörün adeta bumerang gibi kendilerini vuracağı belliydi. Biz bu olaylarda asla memnun değiliz, üzülüyoruz. Bu olaylardan yine Müslümanların ve Türklerin zarar göreceğini tahmin ediyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun, kime karşı yapılırsa yapılsın, kim yaparsa yapsın, bu eylemlere karşı omuz omuza tepki gösterilirse terör zemin bulamayacak ve yavaş yavaş dünya üzerinden yok olacaktır."
9 yıl önce
Yorumlar
[İlk yorum yapan siz olun]
574a749af6512f01fe8aee7858340a0b@