İstanbul jandarması tarafından hafriyat döküm sahalarına vurgun iddiasıyla düzenlenen operasyonda gözaltına alındıktan sonra savcılık tarafından serbest bırakılan Kıkpınar Ağası ve Sakaryaspor yöneticisi Seyfettin Selim, Sakaryaspor Kulüp binasında basın toplantısı düzenledi.
Selim'le birlikte toplantıya katılan Kulüp Başkanı İsmail Gürses, Sakaryaspor'a çete bulaşmadığını söyleyerek, Sakaryaspor yöneticisi Seyfettin Selim'le ilgili basın çıkan habere tepki gösterdi.
Bedelini de Ödemeye Hazırım
Suçlamaları kabul etmeyen Selim, "Bu şekilde karşınıza çıkmaz istemezdim. Ama burası Türkiye maalesef. Çok net söylüyorum. Yapılan haberlerin ne kadar ciddi olduğunu anlamanız lazım. Bir gazete çıkarıp da Kırkpınar Ağası değil çete ağasıymış diye başlık atıyorsa ben ona bir şey demiyorum. Böyle bir suçlama asla yok. 31 kişi aranıyor, 30'uncu kişiyim ben. Benim rüşvet verdiğim ileri sürülen adam tutuklanmadı, mahkemeye bile çıkmadı. Ben Kaynarca'ya okul yaptırdım, cami yaptırdım. Sakarya'da bile bu yönde haberler çıktı. Bundan sonra Sakarya'ya ne kadar faydam olacak bunu değerlendireceğim. Bu suçlamayı yapan her kim ise nasıl yapmışsa. Altını çiziyorum bedelini de ödemeye hazırım" dedi.
Bundan Kötü Bir Şey Olamaz
Kırkpınar Ağası Seyfettin Selim, yerel basında çıkan haberlerle ilgili olarak Sakaryaspor yöneticiliğinin gözden geçireceğini söyledi. Selim, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Ben şunu iddia ediyorum. Allah beni bulaştıracağına benim canımı alsa daha iyi. Ben insanların yüzüne çeteymiş, rüşvet almış, rüşvet vermiş. Ben belediyelere iş yapmam. Ben hafriyat işi yapmıyorum ben müteahhidim. Ben devlete iş yapmıyorum özel sektöre iş yapıyorum. Bir insanın namusuyla şerefiyle onamayın. Ben çiğ et yemedim midem ağrımıyor. Yanlış bir işim yok. İstedikleri gibi takip etsinler beni. Böyle bir haberi manşete verirken de biraz daha araştırma yapması lazım. İnsanların onuru ve şerefiyle uğraşan insanlar şerefsiz insanlardır. Bu bana çok zarar vermiştir. Benim çocuğum beni jandarmayla gördü, 'Babamı jandarma toplamış' dedi. Bundan kötü bir şey olamaz. Aranan 31 kişi içinde sadece 3 kişiyle telefonla görüşmüşüm. Birisi zabıta müdürü hiç tutuklanmamış savcılık serbest bırakmış, birisi yeğenim. Diğerleriyle ben hiç telefonla görüşmedim. Bu tamamen komplomudur başka bir şey midir bilmiyorum."