Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyonu kuruldu

Sakarya Barosu Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyonu kuruldu. Sakarya Barosu\'nun Çevre Komisyonu kuruluşu ile ilgili basın açıklaması;

"Biz Sakarya Barosu Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyonu olarak Anayasanın 56. maddesinde düzenlenen herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu, çevreyi geliştirmenin, çevre sağlığını korumanın ve çevre kirlenmesini önlemenin Devletin ve vatandaşların ödevi olduğu, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 3. maddesinde düzenlenen başta idare, meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere herkesin, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olduğu hükümleri çerçevesinde, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının güvence altına alınması, Çevre, Kent ve İmar hukuku alanında ulusal ve ulusal üstü hukuk ekseninde çevre haklarının tanınması, korunması, uygulanması ve geliştirilmesi açılarından mesleki, kuramsal ve uygulamaya yönelik araştırma ve çalışmalar yapma amacıyla kurulmuş ve göreve başlamış bulunmaktayız. 

Komisyon olarak bu amaç ve ilkeler çerçevesinde gerçekleştirmekte olduğumuz ilk icraatımız,  Arifiye ilçesinin Adliye Köyü’nde faaliyet göstermekte olan Hazır Beton Santrali ile ilgili hadiselerin incelenmesi ve takip edilmesi olmuştur. Bu hadise basında da sıkça yer almış olup herkesçe bilinmektedir. Yöre halkı, köylerinin orta yerinde, üstelik de tarım arazisi vasfına sahip bir alanda kurulmakta olan Beton Santraline en başından beri karşı çıkmış, konuyu yargıya taşımıştır. 
 
Başlangıçta bu Beton Santraline ruhsat veren Belediye, daha sonra bir takım belgelerin eksikliği nedeniyle ruhsatı iptal etmiştir. Arifiye Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, 16.07.2014 tarihli yazısı ile söz konusu parsellerin Tarım Arazisi vasfında olduğunu, Hazır Beton tesisi yapılmasının uygun bulunmadığını belirtmiştir. 

Ruhsatı iptal edilen Beton Santrali, nihayet Belediye tarafından mühürlenmiş, böylece çalışmaları durdurulmuştur. Bunun üzerine Beton Santrali konuyu yargıya taşımıştır. Mahkeme tarafından yürütmenin durdurulmasına karar verilmiş ve bu nedenle mühür sökülerek Beton Santrali kaldığı yerden çalışmalarına devam etmiş ve halen de devam etmektedir.
 
Biz Sakarya Barosu Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyonu olarak, konuyu yakından takip etmekteyiz. Halen devam etmekte olan mühürleme işleminin iptali davasına Müdahale talebinde bulunduk, dilekçemizi sunduk. Gerek yaptığımız araştırma ve incelemeler ve gerekse de yöre halkı ile yaptığımız görüşmeler sonucu, bu Beton Santralinin orada inşa edilip faaliyete geçirilmesi durumunda çevreye ve yöre halkına oldukça büyük zararlar vereceği kanaatine varmış bulunmaktayız. 
 
Her şeyden önce ilgili parsel, tarım arazisi vasfındadır. Zaten ülkemizde tarım, herkesin malumu olduğu üzere gerilemektedir. Tarım arazilerinin sanayileştirilmesi, çevremize ve bununla bağlantılı olarak dünyamıza zarar vermektedir. Beton Santralinin faaliyete geçmesi durumunda bu tarım arazisi kullanılamayacak hale gelecek, yıllar içerisinde yayılarak tüm köyün toprağını verimsiz hale getirecek, böylece yöre halkının tek geçim kaynağı olan tarım da ellerinden alınmış olacaktır. Herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı bulunduğu, İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. Maddesinde yer alan Yaşam Hakkı ile ve Anayasamızın 56. Maddesi ile güvence altına alınmıştır. Böylesine önemli Anayasal bir hak, hiçbir kurum ve kuruluşun şahsi menfaatleri uğruna çiğnenemez, çiğnenmemelidir. Yöre halkı ile yaptığımız görüşmelerde bu santralin yerleşim yerleri ile iç içe denebilecek bir mesafede olduğu, hatta yapılan çalışmaların seslerinin dahi kendilerince evlerinden duyulduğu tarafımıza anlatılmıştır. Bu durum kabul edilebilecek bir durum değildir. Yüksek kamu yararı burada korunmalıdır. 

 Yukarıda da belirttiğimiz üzere, Çevre Kanunu’nun 3. Maddesine göre başta idare, meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevlidir. Biz Sakarya Barosu Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyonu olarak bu görevin bilinci ile hareket etmekteyiz. Başta İdare olmak üzere, maddede sayılan tüm kurumları da bu bağlamda görev başına davet ediyoruz. Bundan sonra da bu ve benzeri tüm problemlerin Komisyon olarak yakın takipçisi olacağız.   

Unutulmamalıdır ki temiz çevre, temiz toplum, temiz toplum ise temiz yarınlar demektir. Temiz Çevre Geleceğimizdir." 
9 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
6f08d7ea581428efdd6f01271adaa840@