"Demokratik Açılım, Ayrışma Açılımı Oldu"

Saadet Partisi Adapazarı İlçe Başkanı Eyüp Yıldırım ve yönetim kurulu üyeleri Yenigün Mahalle temsilciliğini ziyaret ettiler.

Ziyaretin gündeminde ise en çok konuşulan işsizlik, açılım ve mahalle sorunları ile ilgili belediyeden muhatap bulamama konusu vardı.

Mustafa Kemalpaşa'da 19 kişinin ölümüyle sonuçlanan maden ocağındaki patlamaya da değinen Yıldırım, kazadan sağ kurtulan işçilerden birinin, "Keşke ben de ölseydim. Ölenlere tazminat veriliyor. Böylelikle ailem yoksulluktan kurtulur, ben de işsiz kalmaktan kurtulurdum" dediğini anlatarak, "Bu ülkenin gencecik insanlarını işsizlik ve yoksulluk altında o kadar inletiyorsunuz ki ölmeyi tercih edecek noktaya geliyorlar. Bu fevkalade büyük bir vebaldir" görüşünü dile getirdi.

Hükümet avrupa birliğinin emirlerini yerine getirmek pahasına kendi insanlarımızı küçük çapta ticaret yapan esnafımızı yok sayıyor, bitirmeye çalışıyor.oysa işsizlik sayısının devamlı arttığı bir ülkede yeni kapılar açmak kendi yağıyla kavrulmaya çalışan esnafa yardımcı olmak gerekiyor.

Öğrenciler toplumda en iyi ve en saygın mesleğin doktor ve öğretmen olduğunu belirtirken, Türkiye'nin en önemli sorununun ise işsizlik olduğunu ifade ettiler. "Türkiye'nin size göre en önemli sorunu nedir?" sorusuna öğrencilerin yüzde 50'si işsizlik, yüzde 17'si terör, yüzde 10'u eğitim ve sağlık, yüzde 7'si yolsuzluk ve rüşvet, yüzde 5'i demokratikleşme ve yüzde 1'i ise çete ve mafyalaşma olarak cevap verdi.

Demokratik Açılım, Beceriksizlik Yüzünden Ayrışma Açılımı Oldu

Yıldırım, Türkiye'nin yaklaşık altı aydır "Demokratik açılım"ı tartıştığını belirterek, şunları ifade etti: "Maalesef demokratik açılım, bir ayırım, ayrışma konusu haline getirilmiştir, milletin arasında olmayan ayrımı doğuran bir noktaya gelmiştir. Bu bir rant konusu değildir. Cumhuriyet tarihi boyunca karşılaştığımız en önemli sorundur. Sorunun çözümü için herkes eteğindeki taşları dökmelidir."

"Bu topraklarda hiç kimse diğerinin hangi etnik kökenden olduğunu 20 sene evvel sorgulamazdı. Ama son olaylarla herkes bir tedirginlik içerisindedir." diye konuşan Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık herkes yanındakinin komşusunun etnik kökenini merak eder hali geldi. Bu bir fitne, bir kirli oyun. Bu oyunu sona erdireceğiz mi erdirmeyeceğiz mi? Herkesin bunun üzerinde durması lazım. 30 bin insanımız ölmüş, 7 bin şehit vermişiz, kaç yüz milyar dolar olduğu daha hesap edilemeyen mali bir fatura ve bu bölgenin amiral gemisi olan, gelişme potansiyeli olan Türkiye'nin yıllardır ayaklarından çeken terör vardır. Bunun sona erdirilmesi lazım. Bunun sona erdirilmesi için üç anahtar kelime vardır. İyi niyet, feraset ve kararlılık. Bütün gruplar bunlarla hareket ederse çözüme katkı sağlar. Herkes üzerinde anlaşsa bile yine çözümden memnun olmayan gruplar olabilir. Burada feraset onu gerektirir ki ortaya konacak olan çözüm Türkiye'de yaşayan insanların kahir ekseriyetinin kabul edebileceği bir çözüm olur.

Eski DTP'liler Terörle Halk Arasında Tercihini Yapsın

Yıldırım,: "Bazı DTP'lilerin ihmal ettiği en önemli husus, terörle aralarına mesafe koymamalarıdır. Türkiye partisi olduğunu bilerek, ülkenin her bölgesinde insanların sorunlarının çözümüne yönelik fikirlerini sunabilmeleri gerekir. Artık terör ile halk arasında tercih yapmaları gerekiyor".

"Bartholomeos Tarih Okusun"

Fener Rum Patriği'nin ABD'da sarfettiği "Türkiye'de kendimi çarmıha gerilmiş gibi görüyorum" sözlerini de değerlendiren Yıldırım, "Fener Rum Patriği'ne Türkiye'deki Türk Ortodoksluğunun tarihini okumasını tavsiye ederim. Okuduğunda, söylediği sözün karşısında en fazla yüzü kızaracak olan da sayın Bartholomeos'tur" şeklinde konuştu.

Muhataplar Kötü Yönetim Dolayısı İle İnsanlardan Kaçıyor.
Yenigün mahallesi sakinleri bir sorunumuz olduğunda belediyede muhatap bulamıyoruz dedi..Sadece bayramda gelip bayramlaşarak Ankara ya dönmekle yapılacak diye sıraladığımız şeyler yapılamaz. Kalkınma  bu şekilde olmaz. Kimsenin kimseden haberi olmazsa bir araya gelip gelişmeleri değerlendirerek yeni yollar arayamazsak bu işlerin hiç biri yapılamaz.