Denize Sevdamız: Yeni Mahalle

Merhaba; bugün sizi Karasu'ya bağlı Yenimahalle'ye götüreceğiz.

Oradan çektiğimiz fotoğrafları sizinle paylaşacak ve Yenimahalleyle ilgili daha önceden yazılmış bir yazıyı sizinle paylaşacağız.

Bu tanıtım yazısını okumadan önce buraya gideceklere birkaç tavsiyemiz olacak.

1. Mutlaka fotoğraf makineniz yanınızda olsun
2. Aşağıda tavsiye edilen siperlikleri ziyaret edin
3. Nehrin kenarında balık yiyip arkasından da birkaç bardak çay içmeyi ihmal etmeyin.
 

Evet şimdi Yenimahalle'ye gidiyoruz;

Yenimahalle; Sakarya Nehri'nin tam da denize döküldüğü noktadaki yerleşim yeri. Nehrin ikiye ayırdığı yerleşimin bir tarafı Yenimahalle karşı tarafı ise İhsaniye adı ile anılıyor. Yenimahalle’de yerleşenlerin büyük bir çoğunluğunu Doğu Karadeniz bölgesinden genellikle de Trabzon’dan göç etmiş aileler oluşturuyor. Mahallenin girişinde parke taşlarından döşenmiş oldukça güzel bir yol denize kadar uzanıyor. Yolun kara tarafında tek katlı evler yüzlerini Sakarya Nehri'ne vermişler.

Hemen önlerindeki nehirde ise Karadeniz insanın vazgeçilmezi olan balıkçı tekneleri duruyor. Nehir boyunca ahşapdan yapılmış bir kaç küçük balıkçı lokantası size nehrin üzerinde yemek yiyecekmişsiniz hissini verecek şekilde dizilmişler. Burada yiyeceğiniz balıkların her daim taze olduğuna garanti veririm. Çoğu lokanta kendi teknesi ile çıkıp balık tutuyor ve sofraya günlük balık getiriyor. Hal böyle olunca kendi tekneleri ile tuttukları balıkların fiyatlarıda uygun oluyor. Yemeğinizi yedikten sonra meydandaki çınar ağacının altında bir türk kahvesi içerek yerel halkla sohbet edebilirsiniz. 

Yenimahalle’nin sonlandığı noktada Sakarya genişleyerek denizle buluşuyor. Kış aylarında bu buluşma oldukça dalgalı ve seyretmeside bir o kadar keyifli oluyor. Sanki deniz gelip sizi bulunduğunuz noktadan alacakmışcasına önünüzde kabarıp tekrar iniyor. Geniş kumsalda sizi bugünden alıp eskilere götürecek betondan yapılmış siperlikler göreceksiniz. Burada yaşamış olan kişiler ile konuşmama rağmen siperliklerin Sakarya Meydan Muharebesi'nde mi yoksa II. Dünya Savaşı’nda mı yapıldığı konusunda kesin bir bilgi alamadım. Fakat bugün kumsalda hala bir çok siperlik duruyor. Bu korunakları bugün görmek bile insana tarifsiz bir acı veriyor. Bir de o günlerde burada çarpışan askerleri düşününce bir an gel git yaşıyorsunuz. Burada yaşayan insanlar kumsalda bir çok kemik, kafatası ve mermi kovanlarını bulduklarını anlatıyorlar.

Yenimahalle’de bir de Kurtuluş Savaşı yıllarında orada yaşayan aslen Rizeli olan meşhur bir İpsiz Recep hikayesi var. Bu ünvanı gözü çok kara olduğu için alan İpsiz Recep düşmana geçit vermeden Yenimahalle civarında küçük çeteler oluşturarak sürekli savaşmış. Sonunda etrafında büyük bir birlik oluşmuş, bu durum Ankara’daki komutanların da dikkatini çekmiş ve kendisine Yüzbaşı ünvanını vermişler. İpsiz Recep 1928 yılında son nefesini verene kadar hep Yenimahalle’de yaşamış. Mezarı da hala Karasu şehir mezarlığında. Bugün Yenimahalle’de bir sokağın adı İpsiz Recep ve hala Yenimahalle’de yaşayan yakınları var.