Depremi unutturmamak için her yıl sergi açıyor
17 Ağustos 1999 yılındaki Marmara depreminde eşini ve oğlunun kaybeden Ali Esen, depremi unutturmamak için her yıl işyerinin önünde fotoğraf sergisi açıyor.
Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği 17 Ağustos 1999 Marmara Depremini yaşayan Sakaryalı Ali Esen, deprem felaketinin 16. yılında deprem gecesi ve yaşadıkları zorlukları anlattı. Eşini ve üç oğlundan birini kaybeden Ali Esen, deprem anını anlatarak, “17 Ağustos gecesi sabaha karşı kendime geldim. Sol elimde yatak odasının ampulü tutuyordum ve ne olduğunu anlayamamıştım, tüp patladığını düşünmüştüm. Eşim ve en küçük oğlumdan haber alamıyordum, ses vermiyorlardı. Enkazın altında gün ışıyana kadar bekledim” dedi.
"Keşke yaşamasaydık"
Deprem tarihinde hayatta kalan iki oğlunun birinin 11 diğerinin ise 13 yaşında olduğunu ifade eden Esen, “Şimdi bir oğlum 24 diğer oğlum 26 yaşında. Özellikle annesiz evlat büyütmek çok zor, çocuklarıma hem annelik hem de babalık yaptım. Acıyı siz yaşıyorsunuz ve yanınızda kimse olmuyor. Keşke yaşamasaydık ama yaşadık. Adapazarı’nda adımımı attığım her yerde bir anım var. Onları ölene kadar unutmayacağım ama keşke annesiz kalmasaydı çocuklarım” dedi.
Depremde hayatını kaybeden eşi ve çocuğu ile aynı acıyı paylaşanlar adına depremin unutulmaması adına her yıl işyerinin önünde fotoğraf sergisi açan Ali Esen, “Depremde yaşadığımız acı olayları fotoğraf sergisi haline getirdim. Yıllardır halkımıza ve toplumumuza resimlerle duygularımızı anlatmaya çalışıyorum, amacım unutmamak, unutturmamak” ifadelerini kullandı.
Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği 17 Ağustos 1999 Marmara Depremini yaşayan Sakaryalı Ali Esen, deprem felaketinin 16. yılında deprem gecesi ve yaşadıkları zorlukları anlattı. Eşini ve üç oğlundan birini kaybeden Ali Esen, deprem anını anlatarak, “17 Ağustos gecesi sabaha karşı kendime geldim. Sol elimde yatak odasının ampulü tutuyordum ve ne olduğunu anlayamamıştım, tüp patladığını düşünmüştüm. Eşim ve en küçük oğlumdan haber alamıyordum, ses vermiyorlardı. Enkazın altında gün ışıyana kadar bekledim” dedi.
"Keşke yaşamasaydık"
Deprem tarihinde hayatta kalan iki oğlunun birinin 11 diğerinin ise 13 yaşında olduğunu ifade eden Esen, “Şimdi bir oğlum 24 diğer oğlum 26 yaşında. Özellikle annesiz evlat büyütmek çok zor, çocuklarıma hem annelik hem de babalık yaptım. Acıyı siz yaşıyorsunuz ve yanınızda kimse olmuyor. Keşke yaşamasaydık ama yaşadık. Adapazarı’nda adımımı attığım her yerde bir anım var. Onları ölene kadar unutmayacağım ama keşke annesiz kalmasaydı çocuklarım” dedi.
Depremde hayatını kaybeden eşi ve çocuğu ile aynı acıyı paylaşanlar adına depremin unutulmaması adına her yıl işyerinin önünde fotoğraf sergisi açan Ali Esen, “Depremde yaşadığımız acı olayları fotoğraf sergisi haline getirdim. Yıllardır halkımıza ve toplumumuza resimlerle duygularımızı anlatmaya çalışıyorum, amacım unutmamak, unutturmamak” ifadelerini kullandı.
9 yıl önce
Yorumlar
[İlk yorum yapan siz olun]
f226af36b028ce096f9846064e857c04@