"Engellere" rağmen başarıya kulaç atıyorlar

Yüzde 90 görme engelli 37 yaşındaki Fedai Özal ve 24 yaşındaki Yusuf Durdurmuş, köyleriyle havuz arasındaki 40 kilometrelik yolda karşılaştıkları zorlukları anlattı.

Aşağı Çalıca köyünde yaşayan Fedai, hava şartlarının kendilerini olumsuz etkilediğini vurgulayarak, "Uzun bir yoldan geliyorum. Yaklaşık 1 saat kadar zamanımız yollarda geçiyor. Otobüslere biniyoruz. Binmek mesele, inerken de öyle. Çarşı içerisinde de kalabalıkta çok sıkıntı yaşıyoruz. Bu, sadece benim değil, birçok görme engellinin yaşadığı sıkıntıdan biridir" diye konuştu.

Otobüs şoförlerinin birçoğunun kendilerine sorun çıkardığını ifade eden Fedai, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Binmemizi istemiyorlar. Devletin bize vermiş olduğu engelli kartı var. Onunla bizim yolculuk yapamayacağımızı söyleyip bazen yolcu aracına almadıkları dahi oluyor. Tabii bu da bizi olumsuz etkiliyor. Bazen yardım istiyorum, insanlar da artık bu konuda olgunlaştı. Çoğu insan yardımcı oluyor, engelliye karşı farklı bakış açısıyla bakıyorlar. Önceden böyle değildi tabii."

Engellilere özel kılavuz yolların ne anlama geldiğini bilmeyen insanların bulunduğuna işaret eden Fedai, bu yollara araç park edilmesinden, bisiklet ve çanta koyulmasından da yakınarak, "Takılıp düştüğümüz oluyor. Herhangi bir engel olduğu zaman ona çarpabiliyoruz. Kırdığımız şeylerin masrafını ödediğimiz de çok oldu" şeklinde konuştu.  

Fedai Özal, "Her şeye inanarak geldim, bırakmadım, pes etmedim. Soğukta karda kışta geldim. 1 saatlik antrenman süremi 3 saate çıkardım ama karşılığını da aldım" ifadelerini kullandı. 

Martinler köyünde ikamet eden Yusuf Durdurmuş da havuza gelmek için birçok araç değiştirdiğini, türlü zorlukla karşı karşıya kaldıklarını aktardı.

Gece karanlığa kalmamaya çalıştıklarını, bu nedenle antrenmanları gündüz saatlerine aldıklarını ifade eden Durdurmuş, "Uzunca bir yoldan geliyoruz, yolum 2 saati buluyor ama yine de mücadelemizi bırakmıyoruz. Başarılar böyle geliyor. Elimizden geldiği ölçüde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Aileme desteklerinden ötürü çok teşekkür ederim. Onların desteği olmasa belki buralara kadar gelemezdim. Türkiye şampiyonu olmamın en büyük etkeni, ailemdir" şeklinde konuştu.

Engellilere karşı daha fazla duyarlılık isteyen Durdurmuş, sözlerini şöyle tamamladı: 

"Bir engelli gördüklerinde soru sormadan ellerinden geldiği kadar yardımcı olmalarını istiyoruz. Aileler, engelli çocuklarını evde tutmasınlar. Sokağa çıksınlar. Toplum içerisinde olacakları için toplum engellilere alışacak, engelliler de topluma alışacak. Böylelikle engellilerle toplum arasındaki birliktelik kopmamış olacak. Tüm ailelere tavsiyemiz budur. Evde oturdukları zaman sadece kendilerinden haber alırlar ama dışarıya çıktıkları zaman bizler gibi insanları tanırlar. Evlerimizde otursaydık bu günlere gelemezdik."