Erdal Sakız cinayetinin failinden mektup

Karasu ilçesi Kuru Dere Mahallesi'nde evinden otomobiliyle ayrılan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Erdal Sakız'ın ailesinin ihbarı üzerine arama başlatılmış. Sakız'ın cesedi, Hendek Çamdağı'nda otomobili içinde silahla öldürülmüş halde bulunmuştu. Cinayeti araştıran Müge Anlı'nın programına katılan Erdal Sakız'ın tüccar arkadaşı Ersin ve eşi Leyla K., ile çocukları Semih K., jandarma ekiplerince gözaltına alınmıştı. Katil zanlısı Ersin k, eşi ve oğlu tutuklanmıştı. Tutuklu Ersin K'nın cezaevinden yazdığı bir mektup yakınları tarafından sosyal medyada paylaşıldı. İşte o mektup; " “Bu satırları sizlere zalimin kazandığı mazlumun kaybettiği, bu kahpe dünyadan yazıyorum. Beni tanımayanlar benim hakkımda bir sürü şey konuşabilir ve konuşuyordur da zaten ancak beni iyi tanıyanlar ise benim ve ailemin her ne olursa olsun bir cana kıymayacağımı iyi bilir. Ancak bir gün bu olayın gerçeği de tepki alır. Bu olayın da gerçeğini herkes bilecek ve o zaman beni tanıyanlar, içimi dışımı bilenler ‘bak biz biliyorduk’ diyecekler. Ancak beni tanımayanlar ise konuştuklarından utanacaklar. Doğruyu en geç bir yıl sonra öğrenirsiniz çünkü mahkemelerim var. Bitsin, cezamı alayım ondan sonra yazdığım kitabı okuyunca eğriyi doğruyu göreceksiniz ve bu olay Türkiye hukuk tarihine ‘Zalimin Mazlumu Yok Ettiği Dava’ diye geçecek. Belki de kimileri bana bir kahraman olarak bakacaklar kimileri de ailemin nasıl bir tezgaha düşürüldüğüne üzülecek ve hatta canları yanacak ve vicdanları onları yaşatmayacak. Ne aile babası olarak ne komşu olarak ne aza ne de esnaf olduğum sürece bir kuruş dahil kimsenin hakkını yemedim. En işe yaramaz fındığımızı bile değerlendirdim. Beni ancak tanıyanlar anlar bu sebeple beni tanıyanlara selam olsun. Sizlerden birkaç talebim var; kimse kimseye hasımlık yapmasın çünkü hepiniz kardeşsiniz. Ben bu dünyada adalete karşı yenildim ama inşallah ilahi adalette ve ahirette yüzüm ak çıkar ve Hak tecelli eder. Sizlere bu cinayet olayıyla alakalı şunları söyleyebilirim; Cenaze günü Haydar D., Hüseyin E. ve ben bu olayı tam çözmek üzereydik ve ben aslında her şeyi anlamıştım ama hiçbir resmi ispatım yoktu ama yine de tüm bildiklerimi televizyonda anlatacakken düğmeme basıldı ve susturuldum. Şimdi ise Erdal'ın katili olarak yargılanıyorum. Bu yazdıklarımdan daha açık yazmıyorum çünkü dışarıda kızımın can güvenliği yok ve zaten dışardayken ispatlayamadığımız olayı şimdi cezaevinde hiç aydınlatamayız. Malesef Erdal Sakız cinayeti çözülmedi karartıldı. Hem de kamuyu ve soruşturma görevlilerini yanıltarak karartıldı. Olayın ikinci günü cinayeti çözüyorduk ki birileri anında müdahale etti ve ekipleri yanılttı. Hem de deliller de orada kayboldu. Erdal Sakız'ı koruyamadığım için beni affedin”