Evliya Çelebi Sakarya'da...

Evliya Çelebi’nin doğumunun 400. yıl dönümü dolayısıyla Sakarya Valiliği ve Adapazarı Belediyesi'nin katkılarıyla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü,  "Evliya Çelebi Sakarya’da" isimli bir kitapçık yayınladı.

Kitapçığın internet üzerindeki uygulamasına buradan ulaşabilirsiniz.

Yayınlanan kitapçıkta Evliya Çelebi'nin gözünden, Sakarya ili Seyahatnâme'de şu şekilde geçiyor...
Hendek

Sapanca\'dan sonra sağa dönmeden yoluna direkt devam eden Evliya Çelebi Hendek\'e gelir. Bu yol üzerinde ağaç denizi içinden giderek, dipsiz  bucaksız ormanları ibret gözü ile seyreder:

"Sakarya Nehri\'nin üzerinde bulunan ağaç köprüsünden geçtik. Bu nehir Çifteler Dağı\'ndan toplanıp bu tahta köprünün altından geçer. Sonra Kocaeli sancağından geçip Erve İskelesi önünde Karadeniz\'e dökülür. Buradan ilerleyerek Hendek kasabasında durduk. Burası ormanlı, bağlı, bahçeli, camili, hanlı ve hamamlı, çarşı ve pazarlı süslü bir kasabacıktır.

<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Hendek</strong></font><br /><br />Sapanca\'dan  sonra sağa d&ouml;nmeden yoluna direkt devam eden Evliya &Ccedil;elebi Hendek\'e  gelir. Bu yol &uuml;zerinde ağa&ccedil; denizi i&ccedil;inden giderek, dipsiz&nbsp; bucaksız  ormanları ibret g&ouml;z&uuml; ile seyreder: <br /><br />&quot;Sakarya Nehri\'nin &uuml;zerinde  bulunan ağa&ccedil; k&ouml;pr&uuml;s&uuml;nden ge&ccedil;tik. Bu nehir &Ccedil;ifteler Dağı\'ndan toplanıp bu  tahta k&ouml;pr&uuml;n&uuml;n altından ge&ccedil;er. Sonra Kocaeli sancağından ge&ccedil;ip Erve  İskelesi &ouml;n&uuml;nde Karadeniz\'e d&ouml;k&uuml;l&uuml;r. Buradan ilerleyerek Hendek  kasabasında durduk. Burası ormanlı, bağlı, bah&ccedil;eli, camili, hanlı ve  hamamlı, &ccedil;arşı ve pazarlı s&uuml;sl&uuml; bir kasabacıktır.<br /><font size=\"3\"><strong><br /></strong></font></font>
Taraklı

Evliya Çelebi\'nin Sakarya\'dan bir sonraki geçişi Erzurum\'dan İstanbul\'a seyahatini gerçekleştirdiği 1648 yılında olur. Bu sefer Sakarya içinde farklı bir güzergah takip eder. Totbalı\'dan Taralı\'ya, buradan da Geyve ve Sapanca\'ya geçer.

Nasıl bir kasabaydı?

Taraklı\'ya Akşemseddin\'in türbesinin olduğu kasabadan girer: "Göynük\'ten kuzeye 7 saatte Taraklı kalesine geldik. Taraklı Bursa tekfurunun yapısıdır. Osman Gazi tarafından fethedilmiştir. Kalesi viran bir biçimde olup, kasabası; bağlı bahçeli, akarsulu, bir dere içinde 500 kadar hanlı, evli, tahta ve kiremit örtülü şirin bir kasabadır. On bir mihrap ve yedi mahalledir. Çarşı içindeki camisi de güzeldir. Bir hamamı, beş hanı, altı çocuk mektebi, iki yüz dükkanı var.

Hepsi kaşık ve tarak yaptıklarından şehre Taraklı derler.


<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Taraklı</strong></font><br /><br />Evliya  &Ccedil;elebi\'nin Sakarya\'dan bir sonraki ge&ccedil;işi Erzurum\'dan İstanbul\'a  seyahatini ger&ccedil;ekleştirdiği 1648 yılında olur. Bu sefer Sakarya i&ccedil;inde  farklı bir g&uuml;zergah takip eder. Totbalı\'dan Taralı\'ya, buradan da Geyve  ve Sapanca\'ya ge&ccedil;er.<br /><br /><font size=\"3\"><strong>Nasıl bir kasabaydı?</strong></font><br /><br />Taraklı\'ya Akşemseddin\'in t&uuml;rbesinin olduğu  kasabadan girer: &quot;G&ouml;yn&uuml;k\'ten kuzeye 7 saatte Taraklı kalesine geldik.  Taraklı Bursa tekfurunun yapısıdır. Osman Gazi tarafından  fethedilmiştir. Kalesi viran bir bi&ccedil;imde olup, kasabası; bağlı bah&ccedil;eli,  akarsulu, bir dere i&ccedil;inde 500 kadar hanlı, evli, tahta ve kiremit &ouml;rt&uuml;l&uuml;  şirin bir kasabadır. On bir mihrap ve yedi mahalledir. &Ccedil;arşı i&ccedil;indeki  camisi de g&uuml;zeldir. Bir hamamı, beş hanı, altı &ccedil;ocuk mektebi, iki y&uuml;z  d&uuml;kkanı var. <br /><font color=\"#0000FF\"><br />Hepsi kaşık ve tarak yaptıklarından şehre <font color=\"#FF0000\">Taraklı </font>derler. </font><br /><br /></font>
Geyve

Evliya Çelebi\'nin verdiği bilgiye göre Geyve\'nin aslı \'Gekve\' olup, İzmit Kalesi\'ni yapan İskender\'in akrabasından Gekve isminde bir kadın kralın koyun çobanları için yaptırdığı bir küçücük kalenin adıdır. Öteden beri burası Gekve ismindeki bu kral, kadının adıyla anılır. Geyve adını sonradan bir takım ses uyumları neticesinde almıştır. Osmanlı Beyliği\'nin merkezine çok yakın olan kuruluştan hemen sonra fethedilir. 1312 yılında Osman Gazi tarafından alınır ve 150 akçelik bir kazadır.



Sel baskınları


Evliya Çelebi bugünkü Alifuatpaşa tarafına geçerken tabii olarak Sakarya Köprüsü\'nü kullanır. Dördüncü Murat zamanında o havaliye çok zarar vermiş olan sel baskınlarından da bahseder.

Geyve hakkında şunları söyler: "Üçyüz evli, bir camili, bir hamamlı, üç han, yedi çocuk mektebi olup evleri tahta ve kiremit ile örtülüdür. Şehir Sakarya Nehri\'nden bir ok menzili uzaktadır".

<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Geyve </strong></font><br /><br /><font color=\"#0000FF\">Evliya  &Ccedil;elebi\'nin verdiği bilgiye g&ouml;re Geyve\'nin aslı <font color=\"#FF0000\">\'Gekve\' </font>olup, İzmit  Kalesi\'ni yapan İskender\'in akrabasından Gekve isminde bir kadın kralın  koyun &ccedil;obanları i&ccedil;in yaptırdığı bir k&uuml;&ccedil;&uuml;c&uuml;k kalenin adıdır.</font> &Ouml;teden beri  burası Gekve ismindeki bu kral, kadının adıyla anılır. Geyve adını  sonradan bir takım ses uyumları neticesinde almıştır. Osmanlı  Beyliği\'nin merkezine &ccedil;ok yakın olan kuruluştan hemen sonra fethedilir.  1312 yılında Osman Gazi tarafından alınır ve 150 ak&ccedil;elik bir kazadır.<br /><font size=\"3\"><strong><br /><br /><br />Sel baskınları</strong></font><br /><br />Evliya  &Ccedil;elebi bug&uuml;nk&uuml; Alifuatpaşa tarafına ge&ccedil;erken tabii olarak Sakarya  K&ouml;pr&uuml;s&uuml;\'n&uuml; kullanır. D&ouml;rd&uuml;nc&uuml; Murat zamanında o havaliye &ccedil;ok zarar  vermiş olan sel baskınlarından da bahseder. <br /><br />Geyve hakkında  şunları s&ouml;yler: &quot;&Uuml;&ccedil;y&uuml;z evli, bir camili, bir hamamlı, &uuml;&ccedil; han, yedi &ccedil;ocuk  mektebi olup evleri tahta ve kiremit ile &ouml;rt&uuml;l&uuml;d&uuml;r. Şehir Sakarya  Nehri\'nden bir ok menzili uzaktadır&quot;.<br /><br /></font>
Geyve\'nin bağı bahçesi...

Geyve\'de yetişen ürünlerden de bahseden Evliya Çelebi: "Bağ ve bahçesi çok olduğundan üzüm turşusu ve Sakarya kavunu meşhurdur. Gayet iri ve lezzetli olup iki kavunu bir ata yükletirler. Geyve Köprüsü\'nün yanı hep bostandır. Köprünün altından akan Sakarya Nehri, aşağı dağlardan çıkıp Beypazarı Nehri dibinden geçerek nice köy ve kasabaları sular".

Oradan kuzey tarafa köprüyü geçerek, Sakarya Nehri boyunca ağaç denizi denilen ormandan geçtik. Defne, ardıç, çam, ıhlamur ağaçlarının  kokusundan insanın damağı kokulanır. Güneş içine asla tesir etmez. Bu dağlar dört sancak sınırında olup hakkaa ki ağaç denizidir. Bir tarafı Bursa, bir tarafı İzmit, bir tarafı da Bolu ve Kocaeli sancaklarıdır.
<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Geyve\'nin bağı bah&ccedil;esi...</strong></font><br /><br />Geyve\'de  yetişen &uuml;r&uuml;nlerden de bahseden Evliya &Ccedil;elebi: <font color=\"#0000FF\">&quot;Bağ ve bah&ccedil;esi &ccedil;ok  olduğundan &uuml;z&uuml;m turşusu ve Sakarya kavunu meşhurdur. Gayet iri ve  lezzetli olup iki kavunu bir ata y&uuml;kletirler. Geyve K&ouml;pr&uuml;s&uuml;\'n&uuml;n yanı hep  bostandır.</font> K&ouml;pr&uuml;n&uuml;n altından akan Sakarya Nehri, aşağı dağlardan &ccedil;ıkıp  Beypazarı Nehri dibinden ge&ccedil;erek nice k&ouml;y ve kasabaları sular&quot;.<br /><br />Oradan  kuzey tarafa k&ouml;pr&uuml;y&uuml; ge&ccedil;erek, Sakarya Nehri boyunca ağa&ccedil; denizi denilen  ormandan ge&ccedil;tik. Defne, ardı&ccedil;, &ccedil;am, ıhlamur ağa&ccedil;larının&nbsp; kokusundan  insanın damağı kokulanır. G&uuml;neş i&ccedil;ine asla tesir etmez. <font color=\"#0000FF\">Bu dağlar d&ouml;rt  sancak sınırında olup hakkaa ki <strong>ağa&ccedil; denizi</strong>dir</font>. Bir tarafı Bursa, bir  tarafı İzmit, bir tarafı da Bolu ve Kocaeli sancaklarıdır.<font size=\"3\"><strong><br /></strong></font></font>
Geyve çıkışı Çoban Kalesi

Geyve\'den ayrıldıktan sonra kuzeye doğru yol alan Evliya Çelebi üç saat ilerledikten sonra yalçın bir kaya üzerinde bulunan Çoban Kalesi\'ne gelir. Burayı harap durumda görüp, ademoğlundan bir eser bulamaz.

Daha sonra Evliya Çelebi buradan geçip Sakarya kenarında kahvaltı yaptıktan sonra Sapanca kasabasına gelir ve orada konaklayıp oradan İzmit\'e geçer.

Kitapçığın internet üzerindeki uygulamasına buradan ulaşabilirsiniz.

Kitapçığın hazırlanmasında emeği geçenler:

Editör:
Hüseyin Yorulmaz,
Metin: Fahri Yıldırım,
Uyarlama: Gülşen Candan
Grafik-Tasarım: Aydın Yıldırım Duran
Proje Hazırlık: Değişim Yayınları
Basım Yeri ve Yılı: Burak Ofset / Sakrya 2011
www.sakaryakultur.gov.tr
<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\">Kitap&ccedil;ığın internet &uuml;zerindeki uygulamasına <a href=\"http://www.sakaryakulturturizm.gov.tr/e-kitap/\" target=\"_blank\">buradan</a><a href=\"http://www.sakaryakulturturizm.gov.tr/e-kitap/\" target=\"_blank\"> </a>ulaşabilirsiniz.<br /><br /><font size=\"3\"><strong>Kitap&ccedil;ığın hazırlanmasında emeği ge&ccedil;enler:</strong></font><br /><strong><br />Edit&ouml;r: </strong>H&uuml;seyin Yorulmaz, <br /><strong>Metin:</strong> Fahri Yıldırım,<br /><strong>Uyarlama: </strong>G&uuml;lşen Candan<br /><strong>Grafik-Tasarım: </strong>Aydın Yıldırım Duran<br /><strong>Proje Hazırlık:</strong> Değişim Yayınları<br /><strong>Basım Yeri ve Yılı:</strong> Burak Ofset / Sakrya 2011<br /><strong>www.sakaryakultur.gov.tr</strong></font>
Sapanca Gölü

Ünlü seyyahımız daha sonra Sapanca Gölü\'nden bahsetmeye başlar. "Sapanca Gölü\'nün etrafı 24 mildir. Dört tarafında kasaba gibi 76 parça köyü vardır. Bütün ahalisi bu haliçin suyundan içtiklerinden çehrelerinin rengi kırmızıdır. Ürünleri çoksa da bağları yoktur. Bahçeleri hadden aşırıdır. Bu gölün kenarında bin türlü kavun olabilir ki ancak ikisini, bir eşek çekebilir. Bu gölcük içinde yetmiş seksen parça kayık vardır. Bu gölde yetmiş seksen çeşit balıktan avlanıp kâr ederler. Suyu gayet saf ve berraktır.



Sapanca\'yı geçtikten sonra iki yol var

İstanbul\'dan doğuya doğru yola çıkan seyyahların Sakarya\'ya geldiklerinde Sapanca\'yı geçtikten sonra iki güzergahı vardır: Bunlardan biri Geyve  Boğazı\'nı takip ederek Geyve Taraklı üzerinden, diğeri de Hendek üzerinden olan yoldur. Evliya Çelebi her iki yolu da kullanmıştır ve geçtiği bu yerler hakkında önemli bilgiler verir.

<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Sapanca G&ouml;l&uuml;<br /></strong></font><br />&Uuml;nl&uuml;  seyyahımız daha sonra Sapanca G&ouml;l&uuml;\'nden bahsetmeye başlar. &quot;Sapanca  G&ouml;l&uuml;\'n&uuml;n etrafı 24 mildir. D&ouml;rt tarafında kasaba gibi 76 par&ccedil;a k&ouml;y&uuml; vardır. B&uuml;t&uuml;n ahalisi bu hali&ccedil;in suyundan i&ccedil;tiklerinden &ccedil;ehrelerinin  rengi kırmızıdır.<font color=\"#0000FF\"> &Uuml;r&uuml;nleri &ccedil;oksa da bağları yoktur. Bah&ccedil;eleri hadden  aşırıdır. Bu g&ouml;l&uuml;n kenarında bin t&uuml;rl&uuml; kavun olabilir ki ancak ikisini,  bir eşek &ccedil;ekebilir. Bu g&ouml;lc&uuml;k i&ccedil;inde yetmiş seksen par&ccedil;a kayık vardır.  Bu g&ouml;lde yetmiş seksen &ccedil;eşit balıktan avlanıp k&acirc;r ederler. Suyu gayet  saf ve berraktır.<br /></font><br /><br /><br /></font><font size=\"3\"><strong><font face=\"arial,helvetica,sans-serif\">Sapanca\'yı ge&ccedil;tikten sonra i</font></strong></font><font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>ki yol var</strong></font><br /><br />İstanbul\'dan doğuya doğru yola &ccedil;ıkan  seyyahların Sakarya\'ya geldiklerinde Sapanca\'yı ge&ccedil;tikten sonra iki  g&uuml;zergahı vardır: Bunlardan biri Geyve&nbsp; Boğazı\'nı takip ederek Geyve  Taraklı &uuml;zerinden, diğeri de Hendek &uuml;zerinden olan yoldur. Evliya &Ccedil;elebi  her iki yolu da kullanmıştır ve ge&ccedil;tiği bu yerler hakkında &ouml;nemli  bilgiler verir.<br /><br /></font>
Sapanca

Evliya Çelebi\'nin Sakarya topraklarından ilk geçişi 1641 yılıdır. Doğuya gitmek amacıyla İstanbul\'dan yola çıkan Evliya Çelebi, İzmit\'ten sonra Sapanca  topraklarına ayak basar: "İzmit\'te bir gün bekleyerek ertesi gün nefir çaldırıp altı saatte doğu tarafa, ağaçlar ve ormanlar arasında gittikten sonra  Sapanca kasabası durağına geldik. Vaktiyle İzmitli bir koca ihtiyar buradaki dağlık dikenleri kırıp saban yürüttüğünden "Sabanca Koca" adıyla bir köy  olmuştur. Sonra zamanla mamur olup, Koca Süleyman Han zamanında bir kasaba şekline girer.

İçinde Sarı Rüstem Paşa büyük bir han yapmıştır ki 170 ocaktır. Latif bir cami, bir hamamı, güzel çarşısı vardır. İmaretleri gök kurşun ile örtülüdür. Bin  kadar kiremit örtülü evi vardır. İmaretleri hep Koca Sinan yapısıdır. Bir Pertev Paşa Hanı var, o da Mimar Sinan işidir".



"Sabanca Somonu"

"Methedilecek şeylerinden beyaz kirazı meşhurdur. Hamamın dibinde bir ekmekçi dükkanı vardır. "Sabanca Somonu" adı ile her tarafta şöhret  bulmuştur.

<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Sapanca</strong></font><br /><br />Evliya  &Ccedil;elebi\'nin Sakarya topraklarından ilk ge&ccedil;işi 1641 yılıdır. Doğuya  gitmek amacıyla İstanbul\'dan yola &ccedil;ıkan Evliya &Ccedil;elebi, İzmit\'ten sonra  Sapanca&nbsp; topraklarına ayak basar: &quot;İzmit\'te bir g&uuml;n bekleyerek ertesi  g&uuml;n nefir &ccedil;aldırıp altı saatte doğu tarafa, ağa&ccedil;lar ve ormanlar arasında  gittikten sonra&nbsp; Sapanca kasabası durağına geldik. Vaktiyle İzmitli bir  koca ihtiyar buradaki dağlık dikenleri kırıp saban y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml;nden  &quot;Sabanca Koca&quot; adıyla bir k&ouml;y&nbsp; olmuştur. Sonra zamanla mamur olup, Koca  S&uuml;leyman Han zamanında bir kasaba şekline girer. <br /><br />İ&ccedil;inde Sarı  R&uuml;stem Paşa b&uuml;y&uuml;k bir han yapmıştır ki 170 ocaktır. Latif bir cami, bir  hamamı, g&uuml;zel &ccedil;arşısı vardır. İmaretleri g&ouml;k kurşun ile &ouml;rt&uuml;l&uuml;d&uuml;r. Bin&nbsp;  kadar kiremit &ouml;rt&uuml;l&uuml; evi vardır. İmaretleri hep Koca Sinan yapısıdır.  Bir Pertev Paşa Hanı var, o da Mimar Sinan işidir&quot;.<br /><br /><br /><br /></font><font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>&quot;Sabanca Somonu&quot;</strong></font><br /><br />&quot;Methedilecek   şeylerinden beyaz kirazı meşhurdur. Hamamın dibinde bir ekmek&ccedil;i  d&uuml;kkanı  vardır. &quot;Sabanca Somonu&quot; adı ile her tarafta ş&ouml;hret&nbsp; bulmuştur.  </font><font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><br /></font>
Sakarya\'dan bir Evliya Çelebi geçti...

Evliya Çelebi Sakarya\'dan ayrı bir başlık halinde bahsetmez. Eskiden İpekyolu denilen istikametten geçer. Bu güzergahta bulunan Taraklı, Geyve,  Sapanca gibi ilçelerimizi değerlendirir. Hendek\'ten bahseder. Sakarya Nehri üzerinde durur. Sakarya Nehri\'nden ilk defa İstanbul\'dan Trabzon\'a gemi  yolculuğu yaptığı sırada bahseder.

Ağaç denizi


Sakarya\'dan bahsederken, buranın son derece gür ormanlarının olduğunu, adeta bir ağaç denizi biçiminde göründüğünü İzmit\'ten anlatır: "Doğu  tarafından dağlara \'Ağaç denizi\' derler. İçinde adam kaybolur. Öyle göklere baş uzatmış büyük ağaçlar vardır ki gölgesinde on bin koyun gölgelenir".

<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\"><font size=\"3\"><strong>Sakarya\'dan bir Evliya &Ccedil;elebi ge&ccedil;ti...</strong></font><br /><br />Evliya  &Ccedil;elebi Sakarya\'dan ayrı bir başlık halinde bahsetmez. Eskiden İpekyolu  denilen istikametten ge&ccedil;er. Bu g&uuml;zergahta bulunan Taraklı, Geyve,&nbsp;  Sapanca gibi il&ccedil;elerimizi değerlendirir. Hendek\'ten bahseder. Sakarya  Nehri &uuml;zerinde durur. Sakarya Nehri\'nden ilk defa İstanbul\'dan Trabzon\'a  gemi&nbsp; yolculuğu yaptığı sırada bahseder.<br /><font size=\"3\"><strong><br />Ağa&ccedil; denizi</strong></font><br /><br />Sakarya\'dan  bahsederken, buranın son derece g&uuml;r ormanlarının olduğunu, adeta bir  ağa&ccedil; denizi bi&ccedil;iminde g&ouml;r&uuml;nd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; İzmit\'ten anlatır: &quot;Doğu&nbsp; tarafından  dağlara \'Ağa&ccedil; denizi\' derler. İ&ccedil;inde adam kaybolur. &Ouml;yle g&ouml;klere baş  uzatmış b&uuml;y&uuml;k ağa&ccedil;lar vardır ki g&ouml;lgesinde on bin koyun g&ouml;lgelenir&quot;.<br /><br /></font>
12 yıl önce
Lexmark Fotokopi Sakarya
sakarya hikaye kitapları
Yorumlar
[İlk yorum yapan siz olun]
dbfe57092d23f3556607a085f0a1cf2e@