"Geçmişimizle Hesaplaşmak Zorundayız"

Yazar Beşir Ayvazoğlu, Yahya Kemal'in Osmanlı ile Cumhuriyet arasında bir köprü oluşturduğunu, bu geçiş dönemindeki travmanın atlatılmasına büyük katkı sağladığını söyledi.

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenen 'Yahya Kemal Bağlamında Türk Kültürü ve İslam Sanatı' konulu konferansta konuşan Yazar Beşir Ayvazoğlu, Yahya Kemal'in Türk kültürüne önemli bir katkı sağladığını söyledi. Yahya Kemal'in kendi kültürümüzü anlamak bakımından önemli bir isim olduğunu belirten Ayvazoğlu "Yahya Kemal hem şiirleriyle hem de düşüncesiyle Osmanlı'nın, geçmişle gelecek arasındaki kırılma noktasındaki travmaları, etkileri hafifletmiştir. Kendisi Osmanlı ile Cumhuriyet arasında bir kültür köprüsü kurmak suretiyle yaşadığımız o travmanın daha hafif bir şekilde atlatılmasını sağlayan son derece önemli bir misyon yüklenmiş şarimizdir. Yahya Kemal olmasaydı bugün Divan şiirini bu kadar rahat konuşamayacaktık. Ahmet Hamdi Tanpınar olmayacaktı. Türk kültürünün inceliklerine, ruhuna inmek istiyorsanız Yahya Kemal'in eserlerini okumalıyız" dedi.

Her milletin tarihini yeniden okumak, yeniden yorumlamak, yeniden yazmak zorunda olduğunun altını çizen Ayvazoğlu şunları kaydetti: "Geçmişini bilmeyen insan hafızasını kaybetmiş insandır. Hafızanızı kaybetmemişseniz, geçmişiniz sizi etkilemeye, belirlemeye devam edecektir. İsteseniz de geçmişiniz yok olmaz. Geçmişi baskı altına alırsanız bulduğu yoldan yamularak dejenere olarak ortaya çıkar. Geçmişin üzerini örtmek yerine onu sürekli açarak, havalandırarak, onun sağlıklı bir şekilde yeni filizler vermesini sağlamak zorundasınız."

Geçmişimizle Hesaplaşmak Zorundayız

Geçmişimizi okumak, onla hesaplaşmak mecburiyetinde olduğumuzu kaydeden Ayvazoğlu, "Geçmişi okuyarak geleceğe gidemiyorsanız, o geçmişi ağır bir yük gibi sırtınızda taşımak zorunda kalırsınız. Büyük medeniyetlere sahip milletler eğer bu medeniyet altında eziliyorlarsa ciddi sıkıntı çekiyorlar. Tarihimizin bir döneminde bu geçmişten kurtulmak istenmiştir. Bunun ne sosyolojik ne de başka yönden kurtulmanın mümkün olmadığı ortaya çıkmıştır." şeklinde konuştu.