Go-Kart pistinde inanılmaz ölüm
Sakarya\'da go-kart pistinde kaza yapan üniversite öğrencisi genç kızın kafası vücudundan ayrıldı.
İnanılmaz kaza, Adapazarı Ozanlar Mahallesi\'nde bir alışveriş merkezinin go-kart pistinde meydana geldi. Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi T. E., iki arkadaşıyla gittiği pistte araç kiralayarak tur atmaya başladı. Viraja girerken önünde seyreden arkadaşının kullandığı araca hızla çarpan Erdoğan\'ın kafası vücudundan ayrıldı. Go-kart aracı 5 metre daha ilerleyerek pistin yan tarafındaki bariyerlere çarparak durabildi. Başı koparak yere düşen talihsiz üniversitelinin bedeni go-kart aracının içinde kaldı. Olay sonrası yaşanan büyük paniğin ardından polis ekipleri ve savcı piste gelerek inceleme yaptı. Savcının incelemesinin ardından, genç kızın cenazesi olay yerinden kaldırıldı. Emniyet kemerinin yanlış takıldığı öne sürülürken, polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
Öte yandan T.E.\'nin ailesinin Kütahya\'da yaşadığı öğrenildi.
Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Tuğba Erdoğan, Adapazarı ilçesi Ozanlar Mahallesi'nde bir alışveriş merkezine ait go-kart pistinde önündeki araca çarptı. Kazada kafası kopan genç kız, feci şekilde hayatını kaybetti. Genç kızın go-kart aracına yasak olmasına rağmen boynundaki atkıyla bindiği, olayın atkının tekerleklere dolanması sonucu meydana geldiği öne sürüldü.
Çevreyolu kenarında ki bir alış veriş merkezinin otopark alanında bulunan karting pistinde kiraladığı araçta geçirdiği kaza sonucu ölen T. E.'nin cesedi, cumhuriyet savcısının hastane morgunda yaptığı incelemenin ardından İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Ozanlar Mahallesi'nde bir alışveriş merkezinin go-kart pistinde meydana gelen kazada hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Tuğba Erdoğan'ın ardından kazanın oluş şekliyle ilgili iddialar ortaya atılmaya devam ediyor. SakaryaRehberim.com muhabirinin bir görgü tanığıyla yaptığı ropörtajdan sonra tüyler ürperten bir detay daha gün yüzüne çıktı. Tuğba Erdoğan'ın kullandığı araçta, diğer araçlarda bulunan baş bölgesindeki kırmızı korumalık yoktu. Bu detay akıllara acaba Tuğba'nın ölümünde bir ihmal mi var sorusunu akıllara getiriyor. Kazanın oluş şekliyle ilgili de henüz bir açıklama yapılmaması kafaları karıştırmaya devam ediyor.
Ölen genç kızın ailesi de bugün cenazeyi almak üzere İstanbul'a gelecek.
Sakarya'da, go-kart pistinde hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Tuğba Erdoğan’ın geçirdiği kaza sonrası go-kart pisti kapatıldı.
Kaza, Adapazarı Ozanlar Mahallesi'nde bir alışveriş merkezinin go-kart pistinde dün meydana geldi. Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Tuğba Erdoğan, iki arkadaşıyla gittiği pistte araç kiralayarak tur atmaya başladı. Viraja girerken önünde seyreden arkadaşının kullandığı araca hızla çarpan Erdoğan'ın kafası koptu. Go-kart aracı 5 metre daha ilerleyerek pistin yan tarafındaki bariyerlere çarparak durabildi.
Kaza sonrası go-kart pisti kapatılıdı. Bu arada talihsiz kız Tuğba Erdoğan’ın ölmeden 15 dakika önce çekilmiş güvenlik kamerası görüntülerine ulaşıldı.
Kaza sonrası gözaltına alınan işletme sahibi serbest bırakıldı. Yaşanan feci kaza sonrası gözaltına alınan go-kart pistinin işletmecisi Ömer M, Sakarya Adliyesine çıkarıldı. Ömer M'nin denetimli serbestlik yasasından serbest bırakıldığı öğrenildi.
Sakarya’da go-kart pistinde meydana gelen kazada ölen Tuğba Erdoğan’ın cenazesi, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Buradaki otopsi işlemlerinin ardından cenaze Zeytinburnu’nda bulunan Kozlu Gasilhanesi’ne getirildi. Baba Süleyman Erdoğan da, 11 yaşındaki oğlu Murat ile birlikte gasilhane önünde bekledi. Erdoğan ailesinin evlat acısını ikinci kez yaşadıkları ortaya çıktı. Ailenin 4 çocuğundan biri olan Merve’nin 1995 yılında henüz 9 yaşındayken lösemiden hayatını kaybettiği öğrenildi.
Gasilhane önünde basın mensuplarına açıklama yapan acılı baba, olayda ihmal olduğunu belirterek, “Gazetelerde çıkan fotoğraflara baktığımızda benim kızımın bindiği aracın arkasında korkuluk yok, sünger yok. Öbür aracın korkuluğu var. Burada büyük bir ihmal görülüyor. Son aldığımız haberlere göre devlet go-kart pistlerini incelemeye almış. Bu olaydan sonra incelemeye alındığı söyleniyor. Çok geç kalınmıştır ama benim kızım gittikten sonra inşallah başkası yanmasın. Geçen sene de aynı olay yaşanmış, kızın saçları gitmiş” dedi.
Kızının ölümü ile ilgili henüz kendilerine bir bilgi verilmediğini anlatan Erdoğan, “Dün ben ifade verdim, şikayetçiyim dedim. Zaten kamu da davasını açmış. Kask falan hiçbir şey yokmuş” diye konuştu.
Baba Erdoğan, 4 çocuğu olduğunu ifade ederek, “Çocuklarımdan 2’si öldü. Merve 9 yaşındayken lösemiden öldü. Bu kızım da bu olaydan öldü” şeklinde konuştu.
Kızıyla en son dün sabah telefonla konuştuğunu anlatan acılı baba, “Arkadaşlarıyla gezmeye gideceğinden haberim vardı” dedi. Erdoğan, kızının hayalinin okulu bitirip, kendi ekmeğini kazanmak olduğunu ifade ederek, “Zaten üniversite dışında çalışıyordu. Yavaş yavaş iş hayatı başlamıştı. Aynı zamanda TEMA’nın da başkanıydı” dedi.
Kızının go-karta bindiğinden haberi olmadığını belirten Erdoğan, “Devlet tam denetimini yapsın, bu eğlence yerlerini incelesin. Bu bizim kaderimizmiş ama kaderi de sineye çekmek olmaz. Kanun neyi emrediyorsa onu yapacağız” diye konuştu.
Baba Süleyman Erdoğan, gasilhanedeki işlemlerin tamamlanmasını beklerken oğlu Murat’la birlikte yakındaki bir camiye giderek cuma namazını kıldı. Acılı baba, daha sonra kızının cenazesini teslim aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait cenaze aracına konulan Tuğba’nın cenazesi, Kütahya’ya doğru yola çıkarıldı. Cenazenin Kütahya’nın Gediz ilçesinde yarın öğle namazına müteakip defnedileceği belirtildi.
Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED), üniversite öğrencisi Tuğba Erdoğan’ın feci şekilde hayatını kaybettiği go-kart pistinin işletmecisinin uygunluk belgesi almak için kendilerine başvurmadığını açıkladı.
TOSFED’den yapılan yazılı açıklamada, Sakarya’daki ticari bir go-kart pistinde meydana gelen kazadan sonra yapılan haber ve yorumlarda ticari go-kart pistlerinin durumunun sorgulanması nedeniyle bir bilgilendirmenin yapılması ihtiyacının doğduğu belirtildi. Yapılan açıklamada, “Türkiye’de bulunan ticari go-kart pistlerine özgü mevcut bir yasal mevzuat, kanun veya yönetmelik bulunmamakta ve bu tesisler belediyelerce eğlence tesisi statüsünde değerlendirilmektedir. Asıl ilgi alanı otomobil sporları ve sportif yarışlar olan TOSFED, bu tür ticari işletmelerle ilgili kendisine yasalar ve yönetmeliklerce herhangi bir görev verilmemiş olmasına rağmen yol göstermek amacıyla 2007 yılından bu yana çıkarmış olduğu ‘Hobi Karting Pist Yönetmeliği’ ile kendisine başvuru yapan işletmelere güvenlikle ilgili olarak yön göstermektedir. Bu pistler ile ilgili mevzuat eksikliğini fark eden TOSFED, bu konuda yasalarla kendisine yüklenmiş bir denetim görevi ve sorumluluğu bulunmamasına karşın kendisine başvuran karting tesislerine yol gösterici mahiyette güvenlik ile ilgili tavsiyelerde bulunmaktadır” ifadelerine yer verildi.
TOSFED’e başvuru yapan işletmelerin söz konusu yönetmeliğe göre incelendiği, bu işletmelerin varsa eksiklerinin kendilerine bildirildiği ve fiziksel açıdan yönetmelikteki standartlara uygun olan pistlere ‘uygunluk belgesi’ verildiği belirtilen açıklamada, “Ülkemizdeki bazı belediyeler, ticari karting pistlerine işletme ruhsatı vermeden evvel ‘TOSFED Pist Uygunluk Belgesi’ni’ talep etmekte, bazı belediyeler ise bu şekilde bir belge talep etmeden doğrudan işletme ruhsatını vermektedir. Bu belge sadece ticari go-kart uygulaması yapılan pistin yönetmeliğe uygunluğuna ilişkin olup, işletmenin nasıl yapılacağı ve işletmede kullanılan go-kart araçlarının güvenliği ile ilgili herhangi bir tavsiyeyi içememektedir. Sakarya’daki elim kazanın yaşandığı go-kart işletmesi, uygunluk belgesi almak için federasyonumuza başvurmamıştır. Bu nedenle söz konusu tesise güvenlikle ilgili bir yol gösterme imkanı olamamıştır” denildi.
Açıklamada, “Öte yandan bir otomobil sporu branşı olarak karting, ticari go-karttan çok farklı olan bir disiplindir. Kendine özgü çok sıkı kuralları olan karting, güvenliği açısından uluslararası standartlarda kuralları konmuş araç gereç ve ekipmanları yapılmakta olup; federasyonumuzun kontrolü altında yetişmiş görevlilerce ve yetkili otomobil kulüpleri tarafından düzenlenmektedir. Dolayısıyla spor olarak karting, ticari go-kart ile uzak veya yakından alakası olmayan bir disiplindir. Konuyla ilgili olarak kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına yukarıdaki açıklamanın dikkate alınmasını temenni eder, kazada hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Tuğba Erdoğan’a Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileriz” ifadelerine yer verildi.
Sakarya'nın metropol Serdivan ilçesindeki kafeteryanın güvenlik kamerası görüntülerinde, Tuğba Erdoğan, sözlüsü Muhammet Enes Özkan, onun kardeşi Ahmet Özkan ve kız arkadaşı Seba G. ile birlikte yemek yiyor. Bir süre sonra kalkıp ortak olarak hesabı ödeyen Tuğba ve yanındakiler, neşe içinde kafeden çıkıyor.
Görüntülerde genç kızın ölümüne neden olan yeşil kaşkolunun da boynunda olduğu görülüyor.
Edinilen bilgiye göre, Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğrencisi olan Tuba Erdoğan, 20 gün önce baba evine geldi. Aynı bölümden mezun olan ve Sakarya'da özel bir kuruluşta çevre mühendisliği yaptığı öğrenilen Muhammet Enes Özkan'la evlilik kararı alan Tuğba Erdoğan, yarı yıl tatili için geldiği memleketi Gediz'de konuyu baba ve annesi Zehra ve Süleyman Erdoğan çiftine açtı. Ailenin onay vermesi üzerine Muhammet Enes Özkan, ailesiyle birlikte Gediz'e gelerek Tuğba Erdoğan'ı ailesinden istedi. Erdoğan çiftinin evliliğe olumlu bakması üzerine kızları Tuğba ve Muhammet'in nişan yüzüklerinin mart ayı içinde Sakarya'da takılması kararı alınmıştı.
Sakarya'da Go-Kart pistindeki kazada hayatını kaybeden üniversite öğrencisi 24 yaşındaki Tuğba Erdoğan, Kütahya'nın Gediz ilçesinde gözyaşları içinde toprağa verildi.
Bir ay sonra okul arkadaşı Muhammet Enes Özkan'la nişanlanacağı öğrenilen Tuğba Erdoğan'ın cenazesi, Gediz Devlet Hastanesi morgundan sabah saatlerinde alınarak oturdukları Dayınlar Mahallesi'ndeki Özyurt Camii'ne getirildi. Burada dua edilip mahalle sakinlerinden helallik alındı. Cenaze daha sonra Ulucami'ye götürüldü.
Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazına; Gediz Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu ile yaklaşık 2 bin vatandaş katıldı. Törende acılı baba Süleyman ve anne Zehra Erdoğan ile Tuğba'nın kardeşleri 14 yaşındaki Büşra ile 13 yaşındaki Murat gözyaşlarına boğuldu.
Tuğba'nın lise öğretmenine sarılarak ağlayan baba Süleyman Erdoğan, "Çok güzel bir öğrenci yetiştirdin. Sana minnettarım. Artık Tuğba yok. Senin emeğini unutamam" dedi.
Sakarya Genç TEMA Topluluğu Başkanı olduğu öğrenilen Tuğba Erdoğan'ı son yolculuğunda Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahnaz Gümrükçüoğlu'nun yanı sıra öğrenci arkadaşları da yalnız bırakmadı. Gümrükçüoğlu, "Tuğba benim çok özel bir öğrencimdi. Çok sosyal ve faaldi. Geleceğe dair birtakım planları vardı. Bütün öğrencilerim özeldir ama Tuğba'nın yeri bir başkaydı" dedi.
Bu arada baba Erdoğan, kızının hatırasını yaşatmak için üniversiteye fidan dikilmesini talep etti.
Tuğba'nın kardeşleri Büşra ve Murat ise ablalarının tabutuna sarılarak hıçkırıklara boğuldu. Küçük Büşra, "Abla bizim bırakıp da nereye gidiyorsun?" diye ağlarken herkesi duygulandırdı.
Tuğba Erdoğan, 1995 yılında henüz 9 yaşındayken lösemiden hayatını kaybeden kardeşi Merve'nin ilçe kabristanındaki mezarının yanına defnedildi.
Acılı baba Süleyman Erdoğan, firmadan şikayetçi olduklarını belirterek, “Gazetelerde çıkan fotoğraflara baktığımızda, kızımın bindiği aracın arkasında korkuluk yok, sünger yok. Öbür aracın korkuluğu var. Burada büyük bir ihmal görülüyor. Son aldığımız haberlere göre devlet Go-Kart pistlerini incelemeye almış. Çok geç kalındı. Benim kızım gittikten sonra inşallah başkası da yanmaz. Geçen yıl burada bir kızın uzun saçları aynı şekilde sıkışmış ama saçları koparak kurtulmuş" dedi.
Erdoğan, başka canların yanmaması için olayın peşini bırakmayacağını ifade ederek, "Olayı yargının aydınlatacağına inanıyorum" dedi.
Gediz Orman İşletme Müdürü Nurettin Dağdelen, Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahnaz Gümrükçüoğlu, Sakarya Üniversitesi'nden sınıf arkadaşları, İstanbul ve Kütahya Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri ve bine yakın gönüllünün katıldığı cenaze töreninin ardından bir ağaç ve çevre gönüllüsü olan Tuğba Erdoğan'ın Gediz'deki mezarına ağaç fidanı diktiklerini söyledi.
Tuğba'nın genç yaşta hayatını kaybetmesinden büyük üzüntü duyduklarını dile getiren Gediz Orman İşletme Müdürü Nurettin Dağdelen, "Törende acılı baba Süleyman Erdoğan'ın da belirttiği gibi, kendisi de çevreci olan Tuğba'nın hatırasını yaşatmak için onun mezarı başına fidan diktik. Yeşili ve ağaçları çok seven Tuğba ile ailesini orman teşkilatı olarak yalnız bırakmayacağız. Tuğba'ya Allah'tan rahmet, sevenlerine başsağlığı dileriz" dedi.
Adapazarı ilçesinde 7 Şubat'ta bir alışveriş merkezinin otoparkında bulunan go-kart pistinde kaşkolunun karting aracının aksına dolanması sonucu başı kopan 24 yaşındaki Tuğba Erdoğan'ın ölümüyle ilgili Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma sürüyor.
Soruşturmayı yürüten savcının Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu'nun (TOSFED) önerisi üzerine bilirkişi olarak atadığı uzman Ethem Genim, raporunu tamamladı. Kazanın yaşandığı pisti, aracı ve olay yeri inceleme ekibinin çektiği fotoğraf ve görüntüleri inceleyen Genim, bir hafta içinde hazırladığı raporu savcılığa sundu.
Raporu inceleyen savcılık, kusur yönünden eksiklikleri olan raporu tamamlanması için yeniden Ethem Genim'e gönderdi. Genim, savcılığın talepleri doğrultusunda raporu ikinci kez hazırladı. Raporu 18 Şubat pazartesi günü savcılığa göndereceğini söyleyen Genim, "İlk hazırladığım raporda eksiklikler olmuş. Savcının istediği düzen içerisinde raporu yeniden hazırladım. Konu yargıda." dedi.
Karting pistlerinin güvenliği ile ilgili soruları cevaplayan Genim, Türkiye'de karting pistlerinin yüzde 90'ına yakınında mutlaka eksik şeylerin olduğunu öne sürdü. Konuyla ilgili devletin ortaya koyduğu bir yönetmeliğin bulunmadığını kaydeden Genim, şunları dedi: "Avrupa'da hobi kartingleri için bir yönetmelik var. Almanya'da da buna benzer bir iki tane atkı dolanmasıyla ölümlü olaylar olmuş. Kafa kopması olayları olmuş. Onların yönetmeliğini istedik. Uluslararası Karting Federasyonu'ndan talep ettik. Yönetmelik geldi. Güvenlik önlemleri ile ilgili bir sürü madde var. Biniciler için her maddede uzun saçla, kaşkolla, kravatla, bol elbiselerle ve aksa dolanabilecek her türlü kıyafetle binilmemesi yönünde kurallar var."
Sakarya Üniversitesi öğrencisi Tuğba Erdoğan’ın yaşamını yitirdiği Adapazarı çevre yolunda bulunan alışveriş merkezi bahçesindeki go-kart pisti, olayın üzerinden 3 hafta geçmesine rağmen hala olayın izlerini taşıyor.
İşletmeci Y.M. go-kart araçlarını biraraya toplayıp branda çektikten sonra pisti bir daha açmadı. Pistin ortasında da üniversiteli Tuğba'nın yaşamını yitirdiği yer de şeritle çevrilmiş olarak duruyor. İşletmecinin yaşanan olaylar sonrasında go- kart pistlerinin güvenliğinin tartışılması nedeniyle pisti açmadığı belirtildi.
Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu'nun (TOSFED), uygunluk belgesinin olmadığını açıkladığı go-kart pistindeki feci ölüm sonrasında Sakarya Cumhuriyet Savcılığı tarafından görevlendirilen bilirkişi de raporunu da teslim etti.
Soruşturma kapsamında Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu'nun önerisi üzerine bilirkişi olarak görevlendiren uzman Ethem Genim, raporunu tamamladı ve Sakarya Cumhuriyet Savcılığına teslim etti.
Bilirkişi raporunda, genç kızın sürüş esnasında atkısının aracın arka tarafında bulunan ve hareket etmesini sağlayan aks miline sarılması suretiyle kazanın meydana geldiği bildirildi. Kullanıcılara yönelik herhangi bir uyarı panosunun bulunmadığı vurgulanan raporda, pistin işletmecisi Y.M. ile kardeşi Ö.M.’nin, Erdoğan’ın ölümünde asli kusurlu oldukları belirtildi. Tamamen kontrolsüz bir şekilde genç kıza üzerinde atkısı olduğu halde go-kart aracına binmesine izin vererek ölümüne sebebiyet veren Ö.M. ve Y.M.’nin taksirle ölüme sebebiyet verme suçunu işlediklerini kaydeden savcı, şüpheliler için üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası istedi. Y.M.’ye işyeri açma ve çalıştırma ruhsatını vermeden önce işletmecinin ve pistin yeterliliği konusunda belge istemeyen Adapazarı Belediyesi’nin ise tali kusurlu olduğu ifade edildi.
İddianamede daha önce İzmit’te de karting işletmeciliği yapan Y.M.’nin Adapazarı’ndaki pisti geçen yıl haziran ayında kiraladığı, Adapazarı Belediyesi’nin de 25 Haziran 2012’de işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı verdiği kaydedildi. Ruhsatın Y.M. adına verilmesine rağmen işyeriyle fiilen Y.M.’nin kardeşi Ö.M.’nin ilgilendiği ifade edildi. Olay günü arkadaşlarıyla kiraladıkları go-kart aracına binen Tuğba Erdoğan’ın, fularının bir şekilde aracın aks miline dolanması üzerine uygulanan tazyik ve kuvvetle başının kopması sonucu hayatını kaybettiği aktarıldı. Erdoğan’ın kaskının bulunmadığı ve go-kart kıyafetini de giymemiş olduğu belirtildi. Olayın yaşandığı pistle ilgili Adapazarı Belediyesi’nin şüphelilere doğrudan ruhsat verdiği kaydedildi.
Savcı, işletmeye ruhsat veren belediye görevlileri hakkında ceza soruşturması için Sakarya Valiliği'nden soruşturma izni istedi.
İddianame, mahkeme tarafından kabul edilirse şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.
Go-kart pistinde kaşkolunun karting aracının aksına dolanması sonucu başı kopan Tuğba E.'nin ölümüyle ilgili davada şok bir iddia ortaya atıldı. Sanıkların avukatı Yüksel Genç, maktulun atkıdan dolayı değil, başka bir aracın çarpması sonucu kafasının koptuğunu ifade etti ve çevredeki kamera görüntülerinin incelenmesini talep etti.
7 Şubat’ta bir alışveriş merkezinin otoparkında bulunan go-kart pistinde kaşkolunun karting aracının aksına dolanması sonucu başı kopan Tuğba E.'nin ölümüyle ilgili pistin işletmecisi Y.M. ile kardeşi Ö.M.’nin yargılanmasına Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Sanıkların avukatı Yeksel Genç, mahkemede şok bir iddiayı ortaya attı. Genç kızın atkıdan dolayı değil, başka bir aracın arkadan çarpması sonucu kafasının koptuğunu, çevredeki kamera görüntülerinin yeniden incelenmesini talep etti.
Davanın yanlış bir mecra üzerinden gittiğini savunan Genç “ Maktulun aracını kullanırken, arkadan gelen başka bir aracın buna çarpması sonucu meydana geldi. Arkadan çarpanın tanık olarak dinlenmesi yanlış. Olayın görgü tanıkları araştırılmadı. Olayı gören birisi var. Çocuğuyla araç kullanan bu kişiye Sakarya halkı adına çağrıda bulunuyorum. Gelsin bize tanıklık yapsın. Olay yerini görün bir çok kamera, mobese kamerası olmasına rağmen savcılık delilleri toplamamıştır. Müvekkilimin bu şekilde yargılanması haksızlık adalet yerini bulmayacaktır. Maktulun atkısı boynunun sıkılmasına sebep olmuştu. Bundan sonra arkadan çarpan araçta kafasını kopmasına sebep oldu. Bu vahim olay meydana geldi. Burada müvekkilim tüm önlemleri aldı, sadece kask yoktu. Ancak ölümün kaskla bir ilgisi yok. “ diye konuştu.
Dava olay yerindeki başka kamere kayıtlarının istenmesi sebebiyle 23 Kasım tarihine ertelendi.
Öte yandan 'taksirle ölüme neden olma' suçlamasıyla yargılanan sanıkların üç yıldan altı yıla kadar hapsi isteniyor.
Adapazarı ilçesinde geçen yıl 7 Şubat'ta bir alışveriş merkezinin otoparkında bulunan go-kart pistinde kaşkolunun karting aracının aksına dolanması sonucu başı kopan Tuğba Erdoğan'ın ölümüyle ilgili pistin işletmecisi Y.M., kardeşi Ö.M. ile Adapazarı Belediyesi yetkilileri H.Ş., Y.E., A.T., Ö.T., A.K. ve M.İ'nin yargılandığı davanın 5. celsesi Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Tutuksuz sanıklar ve avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada belediye görevlileri savunmalarını yaptı.
Sıhhi işletme
Sanıklardan H.Ş., olay tarihinde Adapazarı Belediyesi Ruhsat ve Denetleme Müdürü olarak görev yaptığını ifade etti. Kendisi ve arkadaşlarının işletmenin ruhsatlandırılması aşamasında görevlerini tam olarak yaptıklarını ve suçsuz olduklarını belirten H.Ş., "Olayın meydana geldiği işletmenin müracaatı üzerine yapmış olduğumuz incelemede go-kart işletmeciliğinin yönetmelikte ayrıntılı olarak düzenlenmediğini görünce yönetmelikte bulunan gayri sıhhi müessese içinde sayılmayan iş kolunun sıhhi müessese olarak değerlendirilmesi gerekeceği düzenleme karşısında söz konusu işletmeyi biz de sıhhi müessese olarak kabul edip buna göre ruhsatlandırdık. Biz go-kart işletmeciliğini sıhhi işletme olarak kabul ederken ayrıntılı bir araştırma yapmadık. Go-kart işletmeciliğine ilişkin hüküm olmayınca biz sıhhi işletme olarak kabul ettik. Beraatimi talep ediyorum." dedi.
Beraatini istedi
Sanık Y.E. ise belediyenin Ruhsat ve Denetleme Müdürlüğü'nde şef olarak görev yaptığını belirterek, şunları söyledi: "Benim görevim işletmeci tarafından sunulan belgeler üzerinde denetleme yapmaktan ibarettir. İş yerine gidip uygunluk denetimi yapmak gibi bir görevim yoktur. Suçsuzum. Beraatimi istiyorum."
Memurlar da dinlendi
Belediyenin Ruhsat ve Denetleme Müdürlüğü'nde memur olarak çalışan sanık A.T. de görevinin iş yeri açmak amacıyla verilen belgelerin denetimi ile iş yerinin yapılacağı yere gidip, belgelerle iş yapılacak yerin uygunluğunu denetlemek olduğunu söyledi. Olaya özgü olarak sunulan belgelerin eksiksiz olduğunu kaydeden A.T., iş yerinin açılacağı yerde her hangi bir olumsuzluk tespit etmediklerini belirtti. A.T, savunmasını şöyle sürdürdü: "Ben ve arkadaşlarım söz konusu işletmede yaptığımız tespitte uyarıcı levha ve kasklar ile güvenlik önlemlerinin alındığını tespit ettik. Hatta ruhsatlandırma aşamasından sonra biz aynı iş yerini tekrar denetledik. Herhangi bir olumsuzluk tespit etmedik."
Aynı birimde memur olarak görev yapan sanık S.Ö., görevinin ruhsat için getirilen belgeleri alıp belgeleri getiren şahsa alındı belgesini düzenlemek olduğunu ifade etti. Belgeler üzerinde inceleme yapmakla görevli olduğunu anlatan S.Ö. suçsuz olduğunu dile getirdi.
Aynı birimde işçi olarak görev yapan A.K. ve M.İ., ruhsat düzenlendikten sonraki aşamada iş yerinin ruhsata uygun olup olmadığı hususunda alanda inceleme yaptıklarını kaydederek; "Belirtilen iş yerinin belgelere uygun olduğunu her hangi bir olumsuzluk olmadığını tespit ettik" şeklinde savunma yaptılar.
Mahkeme, bir internet sitesinde yer alan kaza sonrası kaydedildiği belirtilen ve olayın oluşuna ilişkin tanık beyanının bulunduğu öne sürülen görüntü kaydının istenmesini kararlaştırdı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi. 'Taksirle ölüme neden olma' suçlamasıyla yargılanan sanıkların üç yıldan altı yıla kadar hapsi isteniyor.