Hamile kadını öldüren vahşiler ifade verdi

Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde 9 aylık hamile olan ve tecavüz edildikten sonra 10 aylık çocuğu ile birlikte öldürülen Emani Al Rahmun cinayeti davasında kan donduran ilk ifadeler ortaya çıktı. Mahkeme heyeti öldürülen bebek Halaf Al Rahmun’un İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan raporunun gönderilmesi için davayı 15 Ocak 2018 tarihine erteledi.

Geçtiğimiz Temmuz ayında Kaynarca ilçesinde 9 aylık hamile olan ve tecavüz edildikten sonra 10 aylık çocuğu ile birlikte öldürülmesi sonucu meydana gelen vahşi olayın katil zanlılarının Sakarya Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ki süren davasında kan donduran ilk ifadeleri ortaya çıktı. Mahkemede yargılanmaları devam eden iki şahısta birbirini suçladı. Zanlı Cemal Bay ifadesinde, kadının hamile olduğunu tecavüz ederken öğrendiklerini söylerken diğer zanlı Birol Karacal ise, Suriyeli kadın ve çocuğunu öldürdükten sonra üzerlerini dal koyarak örttüklerini itiraf etti.

“Kadının hamile olduğunu bilmiyordum”

Zanlı Cemal Bay ifadesinde, cinayeti diğer zanlı Birol Karacal’ın işlediğini öne sürerek, “Tavuk çiftliğinden dolayı Halid’i tanıyorum. Maktülleri daha önce görmedim. Servisten aşağıya indim. Birol geldi, kendisini fabrikadan tanırım. Bana ‘Bir işimiz var’ dedi ve beni aldı, beraber gittik. Gece 03:00 sıralarıydı, Birol’a sordum ancak iş konusunda bir şey söylemedi. Kadın ve çocuğun bulunduğu binaya gittik. Birol camı açarak girdi, sonra bana kapıyı açtı. Bende içeriye girdim. Birol kadının odasına gitti, beni de oraya aldı. Bayanı gördüm, yerde yatıp uyuyordu. Birol üstüne atladı, bayanın ağzını kapattı. Kadın bağırmaya başladı, Birol kadının ensesine yumruk vurdu. Bayan hala canlıydı. Birol ensesine bir daha vurdu. Hala hareket ediyordu. Birol bana kadına vurmamı söyledi. Bende kadının ensesine vurdum. Kadın hareketsiz kaldı. Birol kadını omzuna aldı, çocukta oradaydı. Çocuk o ara ağlıyordu. Daha sonra Birol eline bir bez aldı. Çocuğa düğüm attı, çocuğun sesi kesildi. Çocuğu salona al dedi. Çocuk hareketsizdi. Maktülleri alarak sokağa indik. Birol’un arabası oradaydı. Birol kadını arabanın arka koltuğuna bıraktı. Kadını daha önce battaniyeye sarmıştı. Bebeği ise sarmadan indirdik. Bebeği annenin yanına bıraktım. Birol arabaya bindi, bende bindim. Arabayı Birol kullandı, daha sonra dağa gittik. Çeşme gibi beyaz bir yere geldiğimizde hava hala karanlıktı. Birol arabayı orada durdurdu. Kadını aşağıya aldı. Birol orada kadına tecavüz etti. Kadın hareketlendi, Birol kadının ensesine vurdu. Birol kadına vurduğunda tecavüz hala devam ediyordu. Kadın bayıldı. Birol kadına tecavüz ettikten sonra bana da ‘tecavüz et’ dedi. Bende tecavüz ettim. Ben kadının hamile olduğunu bilmiyordum. Bebek arabadaydı. Birol kadını araba koydu. Arabaya bindik, arabayı çalıştırdı. Oradan ayrıldık. Gün hemen hemen aydınlanmıştı. Başka bir yere gittik. Olayın olduğu yere 5 dakika uzaklıktaydı” dedi.

“Ben kadının hamile olduğunu tecavüz ederken öğrendim”

Zanlı Bay ifadesinin devamında, “Ormanın içine girdik. Birol anne ve bebeği aşağıya aldı. Eline sopa aldı. Birol kadına çokça sopayla vurdu. Bebeğin hiç sesi çıkmıyordu. Kadının üstünü dal ve otlarla örttük. Bana Birol; ‘bunu yap, şunu yap, yardım et’ diyordu, bende ediyordum. Üstlerini örterken kadının hamile olduğunu öğrendik. Evdeyken Birol bana bez verdi. Kadının ellerini bağla dedi, bağladım. İş bitince Birol beni eve bıraktı. Evime gittim, uyudum. Muhtar geldi; beni aldı. Ben Kandıra’daki evimdeydim. Muhtar bana Birol’un benim hakkımda ‘öyle böyle yaptı’ dediğini söyledi. Polise gittik, ifademi aldılar. Olayı anlattım, ellerimi kelepçelediler. Kadın ile bebeği öldürdüğümüz yere gittik. Birol’un gelip gelmediğini bilmiyorum. Maktüllerin yerini gösterdim. Neden maktülün evine girdik bilmiyorum. Beni Birol aldı, götürdü. O gün uyuşturucu kullanmadık. Daha önce Birol bana Halid’in kendi evlerinin üstünde oturduğunu, Halid’in güzel eşinin olduğunu söyledi. Birol’un silahı vardır. Silahla Halid’i ensesinden vuralım dedi, bende Birol’a bırak dedim. Birol’la konuşma olaydan 1 gün önce gerçekleşti. Maktüllerle bir sorunum yok. Ben Birol’un söylediklerini yaptım, Birol olaydan 1 gün önce ‘tecavüzde edelim’ dedi. Bende dağda tecavüz etmeyi kabul ettim, onun haricinde kabul etmedim. Ben kadının hamile olduğunu tecavüz ederken öğrendim” diye konuştu.

“‘Halid’in hanımı güzelmiş’ ve ‘Birlikte tecavüz edelim’ dedi”

Birol Karacal ise, Cemal Bay’ın ifadesinin aksine suçlamaları kabul etmeyerek Suriyeli kadın ve çocuğu Cemal Bay’ın öldürdüğünü, kendisinin ise kadına sadece tecavüz ettiğini söyledi. Karacal, “Bir gün iş yerinde çalışırken Cemal beni Kandıra’ya götürür müsün dedi. Ben Halid’e de teklif ettim, Cemal bana ‘Halid’i neden çağırıyorsun?’ diye kızdı. Bana ‘Karı kız atarız arabaya’ dedi. Bende kabul etmedim. Üçümüz servise bindik. Benim evimin oraya geldik. Benim araba evin önündeydi. Ben eve anahtarı almaya gittim. Halid’te o sırada evine gitti. Halid ile aynı yerde oturuyorduk. Cemal, Halid’in hanımını görmüş balkonda. Üçümüz Kandıra’ya gittik. Bu olay, olaydan 1 hafta önce oldu. İşler bitince herkes evine gitti. İş yerinde Cemal bana, ‘Halid’in hanımı güzelmiş’ ve ‘Birlikte tecavüz edelim’ dedi. Ben evli adamım, beni böyle işlere bulaştırma dedim. Birkaç gün sonra Cemal yanıma geldi, ‘Halid fabrikada gece çalışacak. Biz gece gidelim, karısına tecavüz edelim’ dedi, beni kandırdı. Servis ile iş yerine geldik. Cemal beni aradı, iş başlayacaktı. Cemal iş yerine girmedi, ‘Gel gidelim’ dedi. Bende boşver çalışalım dedim. Israr etti, yanına gittim. Fabrika’dan Cemal ile yürüyerek evimin oraya gittik. Saat gece 3 sıralarıydı. Cemal ile yukarı çıktık. Cemal Halid’in kapısını levye ile açtı. Cemal girdi, bende girdim. Biz içeri girince kadın uyandı, Cemal bana ‘ensesine vur’ dedi. Kadın bağırmaya başladı. Ben kadının ağzını tuttum. Cemal yumrukla kadının ensesine vurdu. Cemal bebeği susturmaya çalıştı. Bebeği susturmak için ensesine vurdu. Çocuk susmayınca ağzını kapattı. Çocuk nefessiz kalınca öldü. Cemal’in bebeği öldürmedim demesi yalandır. Kadın baygındı, Cemal kadını omzuna aldı. Kadının üzerinde kilot ve sütyen vardı. Bende bebeği aldım. Kadın ile çocuğu arabaya koyduk, ormanlık alana gittik” şeklinde konuştu.

“Kadın ve çocuğun üzerini dal koyarak örttük”

Karacal ifadesinin devamında ise, Cemal’in kadın ‘iz kalmasın diye öldürdüğünü’ söyledi. Karacal, kadın ve çocuğun üzerini dal koyarak örttüklerini de itiraf ederek, “Cemal kadına tecavüz etti daha sonra ‘sıra sende’ dedi, bende tecavüz ettim. Kadın baygındı. O halde Cemal küpelerini fark etti ve aldı. Cemal oradan aldığı odun parçasıyla vurarak kadını öldürdü. Cemal kadını ‘iz kalmasın diye öldürdük’ dedi. Daha sonra kadın ve çocuğun üzerini dal koyarak örttük. Daha sonra annemin evine giderek kazma kürek aldık ve aynı yere geri döndük. Yer sert diye kazamadık. Sonra Cemal’de bende evime gittik. Halid iş yerinden izin almış, hanımını doktora götürecekmiş. Kadının 4 ya da 5 aylık hamile olduğunu biliyordum. Halid bizim kapıya vurmuş, eşimle konuşmuş ve kendi hanımını sormuş. Halid sonra beni sormuş, eşim iş yerinde olduğumu söyleyince Halid, Cemal’in işte olmadığını söylemiş. Olay böyle ortaya çıktı, cesetlerin yerini Cemal gösterdi. Halid ile sorunum yok. Ara sıra Halid ve eşi evimize gider gelir. Benim hala ailesiyle sorunum yok. Eşiyle ilgili bir şeyim yok. Cemal söyledi, bende uydum. Ben Cemal’e Halid’in evine gidip eşine tecavüz edelim demedim. Kadın ve çocuğu Cemal öldürdü, ben oradaydım. Ben sadece tecavüz ettim” ifadelerini kullandı.

 

“Eşim hamileydi, o gün doğum yapacaktı”

Vahşice öldürülen Suriyeli kadınının acılı eşi Halid Al Rahmun, mahkemede verdiği ifadede, “Ben olayın nasıl olduğunu görmedim. Birol’u komşum olduğu için Cemal’i ise iş sebebi ile tanıyorum. Sabah izin aldım işyerinden yola çıktım eve gittim, eşim hamileydi. O gün doğum yapacaktı, onu doktora götürecektim. Onun için eve gittim, evin dış kapısı açıktı. Eve girdim eşim ile çocuğumu göremedim. Eşimin çantası ve ayakkabısı evdeydi, korktum. Yüksek ses ile ağlayınca komşum olan Birol’un eşi çıktı. Birol’un eşine eşim ve oğlumun evde olmadığını söyledim. Oda bana hastaneye gitmiş olabileceğini söyledi. Sonra Birol’u sordum, oda fabrikada çalışıyor burada değil dedi. Belki Birol eşimi hastaneye götürmüştür dedim, telefonu çıkartarak Birol’u aradım. Birol haberim yok dedi. Babam hasta diye işten çıktım dedi bana Birol. Ben evde kaldım. Bir yakınım hastaneye giderek kontrol etti ancak eşimin orada olmadığını söyledi. Polise gitmeden önce Birol evine geldi girdi ve yanıma gelmedi. Bende acil bir şey vardır diye yanına gitmedim. Eşim ve çocuğumun kayıp olduğunu polis ekiplerine söyledim. Polis karakolunda otururken Birol beni 10 dakika da bir aradı. Arama polisin dikkatini çekti. Birol telefonda bana eşini ve çocuğunu buldun mu diye sordu. Daha sonra polis Birol’u aramamı ve buraya gelmesini söyledi. Polis evde parmak izi araması yaptı ve evde kan buldu. Daha sonra Birol’u polis aldı, daha sonrasını bilmiyorum. Sanıklar ile sorunum yoktu, aramızda husumet olmadı. Birol’un eşi yemek yaptı ve birlikte yemek yedik. Ben hiçbir şey hissetmedim. Cemal ile 3 ay aynı yerde çalıştık” dedi.

 “Adalete güveniyorum”

Kızın babası Muhammed Ali Al Rahmun ise verdiği ifadede, “Olayın olduğu zamanda ben Suriye’deydim. Türkiye’ye ilk defa geliyorum şahıslardan şikayetçiyim. Kendilerini benim yerime koysunlar, suçluların en ağır ceza alacaklarına ve adalete güveniyorum” diye konuştu.

“Dava 15 Ocak tarihine ertelendi”


Sanık, müşteki ve avukatları tek tek dinleyen mahkeme heyeti olay günü öldürülen 10 aylık bebek Halaf Al Rahmun’un İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan ayrıntılı raporun düzenlenip gönderilmesi ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek davayı 15 Ocak 2018 tarihine erteledi.

 

<p>&nbsp;</p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><font size="3"><strong>&ldquo;Eşim hamileydi, o g&uuml;n doğum yapacaktı&rdquo;</strong></font><br /><br />Vahşice  &ouml;ld&uuml;r&uuml;len Suriyeli kadınının acılı eşi Halid Al Rahmun, mahkemede  verdiği ifadede, &ldquo;Ben olayın nasıl olduğunu g&ouml;rmedim. Birol&rsquo;u komşum  olduğu i&ccedil;in Cemal&rsquo;i ise iş sebebi ile tanıyorum. Sabah izin aldım  işyerinden yola &ccedil;ıktım eve gittim, eşim hamileydi. O g&uuml;n doğum  yapacaktı, onu doktora g&ouml;t&uuml;recektim. Onun i&ccedil;in eve gittim, evin dış  kapısı a&ccedil;ıktı. Eve girdim eşim ile &ccedil;ocuğumu g&ouml;remedim. Eşimin &ccedil;antası ve  ayakkabısı evdeydi, korktum. Y&uuml;ksek ses ile ağlayınca komşum olan  Birol&rsquo;un eşi &ccedil;ıktı. Birol&rsquo;un eşine eşim ve oğlumun evde olmadığını  s&ouml;yledim. Oda bana hastaneye gitmiş olabileceğini s&ouml;yledi. Sonra Birol&rsquo;u  sordum, oda fabrikada &ccedil;alışıyor burada değil dedi. Belki Birol eşimi  hastaneye g&ouml;t&uuml;rm&uuml;şt&uuml;r dedim, telefonu &ccedil;ıkartarak Birol&rsquo;u aradım. Birol  haberim yok dedi. Babam hasta diye işten &ccedil;ıktım dedi bana Birol. Ben  evde kaldım. Bir yakınım hastaneye giderek kontrol etti ancak eşimin  orada olmadığını s&ouml;yledi. Polise gitmeden &ouml;nce Birol evine geldi girdi  ve yanıma gelmedi. Bende acil bir şey vardır diye yanına gitmedim. Eşim  ve &ccedil;ocuğumun kayıp olduğunu polis ekiplerine s&ouml;yledim. Polis karakolunda  otururken Birol beni 10 dakika da bir aradı. Arama polisin dikkatini  &ccedil;ekti. Birol telefonda bana eşini ve &ccedil;ocuğunu buldun mu diye sordu. Daha  sonra polis Birol&rsquo;u aramamı ve buraya gelmesini s&ouml;yledi. Polis evde  parmak izi araması yaptı ve evde kan buldu. Daha sonra Birol&rsquo;u polis  aldı, daha sonrasını bilmiyorum. Sanıklar ile sorunum yoktu, aramızda  husumet olmadı. Birol&rsquo;un eşi yemek yaptı ve birlikte yemek yedik. Ben  hi&ccedil;bir şey hissetmedim. Cemal ile 3 ay aynı yerde &ccedil;alıştık&rdquo; dedi.</font></p><p>&nbsp;<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><font size="3"><strong>&ldquo;Adalete g&uuml;veniyorum&rdquo;</strong></font><br /><br />Kızın babası Muhammed Ali Al Rahmun ise verdiği ifadede, &ldquo;Olayın olduğu zamanda ben Suriye&rsquo;deydim. T&uuml;rkiye&rsquo;ye ilk defa geliyorum şahıslardan şikayet&ccedil;iyim. Kendilerini benim yerime koysunlar, su&ccedil;luların en ağır ceza alacaklarına ve adalete g&uuml;veniyorum&rdquo; diye konuştu.<br /><font size="3"><strong><br />&ldquo;Dava 15 Ocak tarihine ertelendi&rdquo;</strong></font><br /><br />Sanık, m&uuml;şteki ve avukatları tek tek dinleyen mahkeme heyeti olay g&uuml;n&uuml; &ouml;ld&uuml;r&uuml;len 10 aylık bebek Halaf Al Rahmun&rsquo;un İstanbul Adli Tıp Kurumu&rsquo;ndan ayrıntılı raporun d&uuml;zenlenip g&ouml;nderilmesi ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek davayı 15 Ocak 2018 tarihine erteledi.<br /></font></p><p>&nbsp;</p>
6 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
a0af8fdecf70fac628830cffdb15fab4@