İstanbul\'un su sorununu çözmek için çalışmaları devam eden Melen Suyu Projesi sınırları içinde kalan Sakarya\'nın Kocaali ilçesine bağlı Açmabaşı ve Karapelit köylülerinin 75 yıldır kullandıkları tapulu arazilerini Hazirene geri alıyor.
Hazine, bu arazileri \'mütegayyip eşhastan\' (Kaybolmuş şahıslara ait) olduğu ve Emval-i Metruke Kanunları gereği kendisine ait olduğunu iddia ederek art arda dava açıyor. Hazinenin daha önce açtığı davalar da köylülerin aleyhine sonuçlandı. İstanbul\'un su ihtiyacını karşılamak için başlatılan Büyük Melen Projesi sürerken, Hazine de burada 3. hat için istimlak çalışmalarına başladı. Ancak bu çalışmalar sırasında 2004 yılında kadastro çalışması yapılırken Hazine, köylülere tapu verilirken yanlış işlem yapıldığı gerekçesiyle tapu iptali için mahkemeye başvurdu. Milli Emlak Müdürlüğü \'Hazinenin olan arazi satın alınamaz\' gerekçesiyle Açmabaşı Köyü\'nde 28, Karapelit Köyü\'nde ise 17 ayrı tapu tescil davası açtı.
Milli Emlak Müdürlüğü\'nün en çok tapu davası açtığı Kocaali\'nin Açmabaşı Köyü Muhtarı Alim Hoşgör, şu ana kadar köylerinde 50 tapudan 28\'i için dava açıldığını ve 13 tapunun iptal edildiğini söyledi. Hoşgör şöyle devam etti: ?Bu yerler Ermenilerin terk ettiği yerler. Devlet bunları 1938\'de kendi üzerine tescillemiş. 2004\'te kadastro yapılırken tapu kaydı tespit edilemediği için Hazine\'ye sorulmuş. Hazine inceleme yapmamış. Bilirkişi bunun üzerine tapuyu halihazırda mülkü kullanan köylüler üzerine tescil etmiş. Şimdi Melen Barajı mevzusu var ve baraj bu havzada yapılacak. Proje başlayınca Hazine de arazileri tespit etmeye başladı. Adapazarı ve Ankara\'dan ekipler geldi. Bizim köyden 28, Karapelit\'te ise 19 tapuya dava açıldı.
"Mahkeme tespitler yaptırdı"
Muhtar Hoşgör hazinenin dava açarken \'mutegayyip eşhastan\' (Kaybolmuş kişilerden kalma) kavramını kullandığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Mülkler Ermenilerin, ama bize Ermeniler değil Hazine dava açıyor. Mahkeme tespitler yaptırdı. Hemen hemen bütün tapular iptal ediliyor. Avukat da tutamadık. Ankara\'ya Milli Emlak\'a gittiğimizde bize \'Kaybedersiniz. Eğer bir devlet kusuru varsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi\'nden tazminat alırsınız\' dediler. Oysa bu yerler o tarihlerde bölgede oturan ermenilere komşu gelen dedelerimiz ermenilere bölgeden ayrılırken eşyalarını taşımaları için öküz vermişler, parayla satın almışlar. Bu yerleri yıllardır biz kullanıyoruz"
"Gerekli takip yapılıyor"
Kocaali İlçesi Ziraat Odası Başkanı Tamer Tunca da konuyla ilgili gerekli çalışmaların sürdürüldüğünü belirtti. Ziraat Odası olarak gerekli takibin yapıldığını ve konunun adli süreçte olduğu için müdahalenin şuanda mümkün olmadığını söyleyen Tunca, şunları söyledi: "Biz olayın şu tarafındayız; çiftçilerimiz mağdur oluyor. Şu anda konu adli süreç içinde olduğu için herhangi bir müdahale hakkımız mevcut değil. Adli süreç tamamlandıktan sonra bu sürecin sıkıntının aşılmasıyla ilgili çalışmalarımızı yapacağız. Ancak önümüzde örneklerimiz de var. Burada daha önce Denizli\'nin yaklaşık 5 köyünde aynı problemler yaşanmış. Bununla ilgili bir geçici kararname ile çifçilere iadesiyle ilgili bir kararname yayınlanmış. Çok cüzi miktarlarda bir bedelle çiftçilere arazilere iade ediliyor şu anda. Konunun yakın takipçisiyiz. Aynı zamanda Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanımız Şemsi Bayraktar da konuyu yakından takip ediyor. İnşallah adli süreç tamamlandıktan sonra konunun çözümüyle ilgili çalışmalarımızı da yapacağız"