''Her türlü cerrahi müdahaleyi yapacak düzeydeyiz''

Geçtiğimiz yıl faaliyete geçen Sakarya Üniversitesi Organ ve Doku Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi ile birlikte kısa sürede Sakarya’da birçok karaciğer nakli yapıldı. Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi ekipleri, sıradaki hedeflerinin böbrek nakli olduğunu söyledi.

Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi, son olarak geçtiğimiz günlerde başarılı bir karaciğer nakli gerçekleştirdi. Prof. Dr. Musa Akoğlu’nun başkanlığında, Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, Doç. Dr. Metin Ercan, Doç. Dr. Kerem Karaman’dan oluşan ekibin katıldığı 10 saatlik bir ameliyat sonrası 59 yaşındaki bir kanser hastasına karaciğer nakli gerçekleştirildi.

Başarılı operasyon sonrası bilgiler veren SAÜ Organ ve Doku Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, merkezin her türlü organ naklini gerçekleştirebilecek potansiyele sahip olduğunu belirterek yakın zamandaki hedeflerinin böbrek nakli olduğunu söyledi. Bunun için hazırlıklara başladıkları bilgisini veren Prof. Dr. Bostancı, şunları ifade etti:

“Organ nakli yapabilmek için belirli kıstaslar var. Bunun için cerrahi bir ekip ve donanımlı bir merkez gerekiyor. Nakil yapacak ekip ve hastane Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılıyor. Sakarya Üniversitesi Organ ve Doku Nakli Merkezi her türlü organ naklini gerçekleştirebilecek donanıma sahip. Esasında solid organda en zor nakillerden birisi karaciğer naklidir. Merkezimiz bir yıldır karaciğer nakillerini başarılı bir şekilde gerçekleştiriyor. Önümüzdeki dönemde böbrek nakillerine başlamayı hedefliyoruz. Bu konuda Rektörümüz Prof. Dr. Muzaffer Elmas’ı bilgilendirdik. Bunun için hazırlık yapıyoruz.”

 

Her türlü cerrahi müdahaleyi yapacak düzeydeyiz

Organ naklinin bir ekip işi olduğunu belirten Prof. Dr. Bostancı “Merkezimizin kuruluş sürecinde Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nın yanında iki tane bilim dalı daha kuruldu. Bunun bir tanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Bilim Dalı, bir diğeri Cerrahi Onkoloji Bilim Dalı. Şu anda Türkiye’de her iki bilim dalının bulunduğu tek hastane Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesidir. Gastroenteroloji Cerrahisi ve Cerrahi Onkoloji Bilim Dalı olarak kendi alanlarımızda sadece Türkiye’de değil dünyada yapılabilecek her tür ameliyatı, her tür tekniği uygulayabilecek düzeydeyiz. Kanser cerrahisinde öndeyiz. İleri laparoskopik yani kapalı ameliyatların her türlüsü burada yapıldı. Karaciğer nakli de yapılınca Gastroenteroloji Cerrahisi ve Cerrahi Onkoloji alanında her hastalığın nakil de dâhil tedavisi yapılabilir oldu” şeklinde konuştu.

Obezite Cerrahisi Merkezi kurmayı hedefliyoruz

Merkezin, Sakarya’da ilk kez obezite cerrahisi uygulamalarını başlattığını kaydeden Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, “Burada obezite cerrahisi dediğimiz tedavi ve diyet programlarıyla kilo vermeyi başaramayan, aşırı kilolu hastaların tüp mide ameliyatı gibi cerrahi müdahale ile zayıflamasını sağlayan girişimleri başlattık. Ekip arkadaşımız Doç. Dr. Kerem Çalışkan 14 ayda 120 tane mide ameliyatı gerçekleştirdi. Obezite cerrahisi kısmını daha da geliştirip merkeze dönüştürmeyi planlıyoruz. Burada obezite hastalarının takip ve tedavi edildiği, cerrahi müdahaleyi olanaklı kılan, yani her yönüyle klinik hizmet veren bir obezite cerrahisi merkezi kurmayı hedefliyoruz. Bu projemizi de rektör beye sunduk. İnşallah Sakaryamız için güzel bir hizmet olacak” diye konuştu.

Organ bağışı oranı düşük

Organ bağışının önemine de dikkat çeken Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, Türkiye’de ve dünyadaki organ bağışı oranları ile ilgili bilgiler verdi. Türkiye’de organ bağışı oranının düşük olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Bostancı “Ülkemizde son yıllarda organ bağışı oranı artsa da hala istenilen düzeyin gerisindeyiz. Örneğin Karaciğer nakli için yılda 2 bin 200 naklin yeterli olacağı hesaplanıyor. Türkiye’de yıllık beyin ölümü sayısı 2 bin civarında. Fakat bağış oranı düşük. Bağış oranı yüzde 25’ler düzeyinde. Yani 2 bin beyin ölümünde yalnızca 500 kişi bağış yapıyor. 4 beyin ölümünden birini ikna edebiliyorsunuz. Organ bağışı yeterli olmadığı için canlıdan karaciğer nakli ülkemizde dünyaya göre daha yüksek oluyor. Canlı vericiden organ nakli riski yüksektir, bu neden çok arzu edilen bir nakil türü değildir. Tercih edilen beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden nakil yapılmasıdır” ifadelerini kullandı.

Ülkemizde organ bağışı oranının düşük olmasındaki en önemli faktörlerden birinin beyin ölümü kavramının yeterince anlaşılmamış olması olduğunu belirten Prof. Dr. Bostancı “Ülkemizde beyin ölümü komayla karıştırılıyor. Bu da duygusal açıdan yakınların karar vermesini zorlaştırıyor. Oysa beyin ölümü ile koma farklı durumlar. Komadaki bir insan hayata dönebilir; Oysa beyin ölümü gerçekleşmiş birisinin hayat dönme şansı yok, 3 gün içinde ölür” diye konuştu.

“Organ bağışı candan cana sadakadır” diyen Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, herkesi organ bağışlamaya çağırdı.
<p>&nbsp;</p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><strong>Her t&uuml;rl&uuml; cerrahi m&uuml;dahaleyi yapacak d&uuml;zeydeyiz</strong><br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Organ  naklinin bir ekip işi olduğunu belirten Prof. Dr. Bostancı  &ldquo;Merkezimizin kuruluş s&uuml;recinde Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nın yanında  iki tane bilim dalı daha kuruldu. Bunun bir tanesi Gastroenteroloji  Cerrahisi Bilim Dalı, bir diğeri Cerrahi Onkoloji Bilim Dalı. Şu anda  T&uuml;rkiye&rsquo;de her iki bilim dalının bulunduğu tek hastane Sakarya  &Uuml;niversitesi Tıp Fak&uuml;ltesi Hastanesidir. Gastroenteroloji Cerrahisi ve  Cerrahi Onkoloji Bilim Dalı olarak kendi alanlarımızda sadece T&uuml;rkiye&rsquo;de değil  d&uuml;nyada yapılabilecek her t&uuml;r ameliyatı, her t&uuml;r tekniği uygulayabilecek  d&uuml;zeydeyiz. Kanser cerrahisinde &ouml;ndeyiz. İleri laparoskopik yani kapalı  ameliyatların her t&uuml;rl&uuml;s&uuml; burada yapıldı. Karaciğer nakli de yapılınca Gastroenteroloji Cerrahisi ve Cerrahi Onkoloji  alanında her hastalığın nakil de d&acirc;hil tedavisi yapılabilir oldu&rdquo;  şeklinde konuştu.<br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><strong>Obezite Cerrahisi Merkezi kurmayı hedefliyoruz</strong><br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Merkezin,  Sakarya&rsquo;da ilk kez obezite cerrahisi uygulamalarını başlattığını  kaydeden Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, &ldquo;Burada obezite cerrahisi  dediğimiz tedavi ve diyet programlarıyla kilo vermeyi başaramayan, aşırı  kilolu hastaların t&uuml;p mide ameliyatı gibi cerrahi m&uuml;dahale ile  zayıflamasını sağlayan girişimleri başlattık. Ekip arkadaşımız Do&ccedil;. Dr.  Kerem &Ccedil;alışkan 14 ayda 120 tane mide ameliyatı ger&ccedil;ekleştirdi. Obezite  cerrahisi kısmını daha da geliştirip merkeze d&ouml;n&uuml;şt&uuml;rmeyi planlıyoruz.  Burada obezite hastalarının takip ve tedavi edildiği, cerrahi m&uuml;dahaleyi  olanaklı kılan, yani her y&ouml;n&uuml;yle klinik hizmet veren bir obezite  cerrahisi merkezi kurmayı hedefliyoruz. Bu projemizi de rekt&ouml;r beye  sunduk. İnşallah Sakaryamız i&ccedil;in g&uuml;zel bir hizmet olacak&rdquo; diye konuştu.<br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><strong>Organ bağışı oranı d&uuml;ş&uuml;k</strong><br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Organ  bağışının &ouml;nemine de dikkat &ccedil;eken Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı,  T&uuml;rkiye&rsquo;de ve d&uuml;nyadaki organ bağışı oranları ile ilgili bilgiler verdi.  T&uuml;rkiye&rsquo;de organ bağışı oranının d&uuml;ş&uuml;k olduğuna dikkat &ccedil;eken Prof. Dr.  Bostancı &ldquo;&Uuml;lkemizde son yıllarda organ bağışı oranı artsa da hala  istenilen d&uuml;zeyin gerisindeyiz. &Ouml;rneğin Karaciğer nakli i&ccedil;in yılda 2 bin  200 naklin yeterli olacağı hesaplanıyor. T&uuml;rkiye&rsquo;de yıllık beyin &ouml;l&uuml;m&uuml;  sayısı 2 bin civarında. Fakat bağış oranı d&uuml;ş&uuml;k. Bağış oranı y&uuml;zde  25&rsquo;ler d&uuml;zeyinde. Yani 2 bin beyin &ouml;l&uuml;m&uuml;nde yalnızca 500 kişi bağış  yapıyor. 4 beyin &ouml;l&uuml;m&uuml;nden birini ikna edebiliyorsunuz. Organ bağışı  yeterli olmadığı i&ccedil;in canlıdan karaciğer nakli &uuml;lkemizde d&uuml;nyaya g&ouml;re  daha y&uuml;ksek oluyor. Canlı vericiden organ nakli riski y&uuml;ksektir, bu  neden &ccedil;ok arzu edilen bir nakil t&uuml;r&uuml; değildir. Tercih edilen beyin &ouml;l&uuml;m&uuml;  ger&ccedil;ekleşmiş kişilerden nakil yapılmasıdır&rdquo; ifadelerini kullandı.<br /></font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">&Uuml;lkemizde  organ bağışı oranının d&uuml;ş&uuml;k olmasındaki en &ouml;nemli fakt&ouml;rlerden birinin  beyin &ouml;l&uuml;m&uuml; kavramının yeterince anlaşılmamış olması olduğunu belirten  Prof. Dr. Bostancı &ldquo;&Uuml;lkemizde beyin &ouml;l&uuml;m&uuml; komayla karıştırılıyor. Bu da  duygusal a&ccedil;ıdan yakınların karar vermesini zorlaştırıyor. Oysa beyin  &ouml;l&uuml;m&uuml; ile koma farklı durumlar. Komadaki bir insan hayata d&ouml;nebilir;  Oysa beyin &ouml;l&uuml;m&uuml; ger&ccedil;ekleşmiş birisinin hayat d&ouml;nme şansı yok, 3 g&uuml;n  i&ccedil;inde &ouml;l&uuml;r&rdquo; diye konuştu.<br /></font></p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">&ldquo;Organ bağışı candan cana sadakadır&rdquo; diyen Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, herkesi organ bağışlamaya &ccedil;ağırdı. </font>
''Her türlü cerrahi müdahaleyi yapacak düzeydeyiz''
7 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
045a9189605840dac810e4535b22d725@