Sakarya\'da internet bankacılığı kullanan bir kişinin banka hesaplarına girerek 11 bin 500 lirasını kendi hesaplarına aktardıkları iddiasıyla yargılanan iki kişi, 6\'şar yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Adapazarı\'nda yaşayan Y.Y.\'nin (52) bir bankada bulunan 3 ayrı hesabı, 5 yıl önce internet korsanları tarafından boşaltıldı. Güvenlik duvarlarını aşan korsanlar, ayrı hesaplarda bulunan 11 bin 500 lirayı 2 dakika içinde kendi hesaplarına aktardı. Y.Y.\'nin hesabındaki paralar ilk olarak Giresun\'un Görele ilçesindeki bir banka hesabına ardından da İstanbul Bostancı\'daki bir başka hesaba aktarıldı. Para aynı gün aktarıldığı hesaptan çekildi.
Sanal soygundan banka görevlilerinin kendisini aramasıyla haberdar olan Y.Y.\'nin şikayeti üzerine savcılık soruşturma başlattı. Yapılan araştırmada internet korsanlarının işlemleri, İstanbul\'daki bir internet kafeden yaptıkları belirlendi. Paranın aktarıldığı banka hesaplarının sahipleri Y.E.C. (32) ile M.K.A. (45) şüpheli olarak gözaltına alındı. Soruşturma sonunda şüpheliler hakkında Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi\'nde \'bilişim sistemi kullanılarak hırsızlık\' suçlamasıyla dava açıldı.
Sanıklardan Y.E.C., savunmasında, astar ve tere satışı yaptığını öne sürerek; "M.K.A. benden 2 bin liralık astar aldı. Bir kaç gün sonra geldi. Paranın banka hesabıma bir müşterisi tarafından yatırıldığını ve gidip çekmemi söyledi. Bankaya giderken müşterisinden telefon geldi. \'Müşterim 2 bin TL yerine 11 bin TL gönderecekmiş. Bana borçları vardı. Bu parayı senin hesaba yatırabilir mi?\' diye sordu. Bende şüphelenmedim. \'Çeker paranın üstünü sana veririm\' diye söyledim. Çektiğim paradan alacağım olanı alıp kalanını kendisine verdim. Suçsuzum" diye konuştu.
Giresun\'daki banka hesabının sahibi M.K.A ise suçla bir ilgisinin bulunmadığını iddia ederek; "Banka kartımı kaybettim. Fakat kart hesabını iptal ettirmedim. Kartımın kaybolduğunu soruşturma sırasında öğrendim. Beraatimi istiyorum" dedi. Mağdur avukatı da sanık M.K.A.\'nın savunmasının aksine kartını kaybettiğine dair bir başvurusunun bulunmadığını belirterek şunları dedi; "Bankanın gönderdiği yazıda diğer sanık Y.E.C.\'nin de dolandırıcılık işleminde kullanılan hesabını eylemden bir gün önce açtırdığı belirtilmiştir. Müvekkilimin hesabından internet yoluyla alınan para M.K.A.\'nın hesabına oradan da diğer sanık Y.E.C\'nin hesabına aktarılmıştır. Sanıklar suçu birlikte işlemişlerdir. Sanıkların beyanları kendi içlerinde tutarlılık arzetmiyor. Hayatın olağan akışına aykırı ifadelerde bulunuyorlar."
Tanık olarak ifadesine başvurulan internet kafenin sahibi M.K. ise erişimin her hangi bir müşterisi tarafından yapılmış olabileceğini kaydederek; "Ücret karşılığında herkes internetten faydalanabiliyor. İnternet aracılığı ile müşterilerimin ne gibi işlemler yaptığını denetleyemeyiz. İş yerimden böyle bir işlem yapılıp yapılmadığını bilmiyorum" şeklinde ifade verdi.
Mahkeme, sanıkların birlikte suç işleme irade ve kararı doğrultusunda gerçekleştirdikleri eylemleri ile Y.Y.\'yi zarara uğrattıklarını kaydetti. Suça konu paranın suç tarihindeki satın alma gücü ve ekonomik şartlara göre değerinin az olarak takdir edilmesini mümkün görmeyen mahkeme, savunmalarında samimi olmayan sanıkların eylemlerine konu olan parayı soruşturma ve kavuşturma aşamalarında mağdura iade etmediklerini belirtti. Mahkeme, sanıkları 6\'şar yıl hapis cezasına çarptırdı.