Yıldız, yaptığı açıklamada, Kırım Kanamalı Kongo Ateşi (KKKA) hastalığından ölümlerin giderek arttığını, bu nedenle insanların bilinçsizce, kendilerine göre korunma yöntemleri geliştirdiklerini ifade etti. Bazı belediyelerin halka yardımcı olmak amacıyla açık geniş alanları ilaçlayarak yanlış uygulamalara imza attığını kaydeden Yıldız, şu bilgileri verdi: "Belediyelerin, KKKA hastalığına karşı, mesire yerlerini, bağ ve bahçeleri bilinçsizce ilaçlamaları kesinlikle doğru değil. Keneleri yok edeceğiz diye, kendi ellerimizle tonlarca zehir toprağa atıyoruz. Böylelikle yer altı sularını o çevrede bulunan tüm akarsu ve durgun suları, balıkları ve içme sularını, bitki kökleriyle her türlü meyve ve sebzeyi zehirliyoruz. Yapılan araştırmalarda bu tip ilaçlamaların keneleri yok etmediği daha çok kenenin düşmanlarını yok ettiği, dolayısıyla kenelerde zehire karşı direnç geliştirdiği tespit edilmiştir.''
İlaç üreticisi firmalarda 31 Aralık 2008'e kadar tüm üretim ve stoklar satıldığını vurgulayan Yıldız, ''Bu zehirler cennet vatanımızı zehirlemek için kullanılacak. Tamamına yakınını yurt dışından döviz vererek ithal ediyoruz. Cahilliğin ve emperyalizmin değişik bir boyutunu yaşamaktayız. Pireyi öldüreceğiz diye yorganı yakıyoruz. KKKA hastalığı için biyolojik mücadele benimsenmeli, ilaçlamalar direkt ara konakçı durumunda olan hayvanlar üzerinde yapılmalı. Ahırlar ve çevresi ilaçlanmalı kesinlikle geniş alanlarda ilaçlanma yapılmamalı. Atılan ilaçların ömrü yağmur yağmadığında 14 gündür etkisini sürdürüyor çevreyi zehirliyor. Ayrıca ilaca karşı zamanla kene direnç kazanıyor. Kene düşmanı canlıların ölmesiylede keneler daha fazla çoğalıyor.'' dedi.
Halkı bu konuda bilinçlendirme görevinin yerel yönetimlerde olduğunu dile getiren Yıldız, ancak Sakarya'da bir kaç belediye hariç çoğunda veteriner hekim istihdam edilmediğini hatırlattı. Yıldız "Çiflikten, sofraya gıda güvenliği, bulaşıcı hastalıklardan kuş gribine, KKKA hastalığına kadar bir çok hastalıkla mücadelede maalesef sınıfta kalıyoruz. Veteriner hekimi olmayan belediye bölgesinde gerekli kontroller yapılmadığı için bir veteriner hekim olarak ben o bölgede hayvansal gıda tüketmek istemiyorum." diye konuştu.