Sizler için tatil yerleri araştırmaya devam ediyoruz. Bugün, yoğun çalışma hayatı içerisinde sadece birkaç günlüğüne nefes almak isteyen okurlarımız için muhteşem bir mekan seçtik. Sapanca'nın içerisine gizlenmiş, eşsiz göl manzarası ve ferah atmosferiyle ziyaretçilerini büyüleyen Kırkpınar harika bir hafta sonu tatili için sizleri bekliyor.
Bitkileri bu denli coşturan yörenin, insanlara da oldukça olumlu yönlerini keşfedenler kurdukları tesislerle Kırkpınar'ın cazibesini daha da artırıyorlar.
Muhteşem ve unutulmaz bir hafta sonu tatili yapmak istiyorsanız, sizin için en uygun mekan şirin Kırkpınar. Sizde harika bir göl manzarasının gölgesinde huzur bulmak istemez misiniz ? Haydi o zaman!
Eşi benzeri bulunmayan bitki dokusunun çevrelediği belde, konuklarına dinlenme ve şifa bulma imkanı sunuyor. Kırkpınar sınırları içinde yer alan, birbirinden estetik, örnek olacak özellikler taşıyan villa ve siteleri oluşturan yaşanası güzellikteki evler, görmeye değer mimari güzellikler sergiliyor.
Adapazarı'nın içme suyunu karşılayan Sapanca Gölü sahilinde hizmet veren dinlenme tesisleri, ziyaret edenlerin üzerinde biriken stres ve elektriği anında gideriyor.
Tüm yorgunluklardan kısa sürede sıyrılıp, temiz havanın etkisi ve gözü okşayan renk tonları ile haftanın yorgunluğundan kurtularak adeta yeniden doğanlar, hem göl aktivitelerini yapabilme imkanı buluyor, hem de filmlerde görülen imrendirici güzellikte bahçelerde hafta sonu keyfini doyasıya yaşıyorlar.
Tarihi İpek Yolu'nun Kırkpınar'ın ortasından geçtiği, günümüzde Bağdat Caddesi olarak anılan mekan, cafe, bahçe ve estetik yapılarla, bisiklet, yürüyüş yolu olarak kullanılıyor.
Maşukiye, Sapanca, Pamukova arası dünyada çok az görülen ve Türkiye'de ikincisi olmayan klimatik bir ortama sahip.
Bu bölgeyi farklı kılan ise havadaki nem ve oksijen durumunun bitkilere uygunluğu, Sapanca Gölü'nün etkisi, zemin toprağındaki tuz oranının düşük olması.
İdeal şartlara kavuşan bitkiler aynı türlerin yapraklarına oranla daha farklı yeşil tonlarına, daha iri ve sağlıklı görünümlere kavuşuyor. Bitki renk yapıyor, daha sonra üretim başlıyor. Başka yörelerden getirilmiş kurumaya yüz tutan bitkiler bile burada yeniden hayat buluyor.