Kocaeli Üniversitesi Tıbbi Genetik laboratuvarlarında yapılan genetik haritalama çalışmalarında, PCR testlerinde İngiliz mutasyonlu çıkan korona virüs vakalarında aşıya karşı direnç gösteren Güney Afrika mutantı izlerine rastlanıldı.
Kocaeli Üniversitesi Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hakan Savlı ve Doç. Dr. Naci Çine, genetik haritalarını çıkardığı İngiliz mutasyonlu korona virüs hastalarında PCR testlerinde çıkmayan Güney Afrika mutasyonu belirledi. Aşıya karşı direnç gösterdiği belirlenen Güney Afrika mutantına karşı uyarılarda bulunan Prof. Dr. Hakan Savlı, PCR ile bakılan analiz noktacıklarını genişletmek ve haritalama, dizi analizi testlerini çok daha yüksek sayıya çıkarmaları gerektiğini söyledi. Savlı, aksi halde Güney Afrika mutantının İngiltere soyunun yerini alması halinde Türkiye’de aşı çalışmalarının sekteye uğrayabileceğine, hastalığın yayılımında bugünkünden çok daha zor bir döneme girilebileceğine dikkat çekti.
EVRİMLEŞMEYE BAŞLAMIŞ
Korona virüsün Türkiye’ye özgü bir varyantı olup olmadığını izleyebilmek üzere çalışmalara başladıklarını söyleyen Prof. Dr. Hakan Savlı, "Gördüğümüz şu oldu; birkaç ayrı soy var, Güney Afrika ve İngiliz soyu gibi. Ve beklediğimizin çok üzerinde sayıda mutasyon var. Bu soylar içinde İngiliz mutasyon soyunun bir ucunda Güney Afrika mutantına ait yapılar da görebiliyoruz. Dolayısıyla virüs sandığımızdan daha hızlı ve geniş bir şekilde evrimleşmeye başlamış. Bunun da korkutucu olan ve bize endişe veren yanları var" dedi.
SALGIN BÜYÜYEBİLİR
Birkaç hastada İngiliz mutasyonu gibi görülen ve raporlanan yapılara ince haritalama ile baktıklarında Güney Afrika varyantları taşıdığını gördüklerini söyleyen Savlı, "Virüsün evrimleşmesi dünyada hep soy soy oldu. Daha önce buradan çıkan soy Avrupa’da İngiliz soyu olarak evrimleşti. Biz de burada İngiliz mutant soyunu görmeyi bekliyorduk ve yine öyle bulduk. Bundan sonra Güney Afrika mutant soyu evrimleşir ve toplumda baskın soy haline gelirse daha ciddi bir düşmanla karşı karşıya kalmış olacağız. Onun için kritik bir dönem ve aşamadayız. Yapılması gerekenler PCR ile baktığımız analiz noktacıklarını genişletmek ve en önemlisi yaptığımız haritalama, dizi analizi testlerini çok daha yüksek sayıya çıkarmamız gerekiyor" diye konuştu.
243 FARKLI MUTASYON GÖRÜLDÜ
56 virüsün analizinde 243 ayrı mutant soyu gözlemlediklerini ifade eden Savlı, "Ülkemizde kuşkusuz başka yapılmış analizler de vardır. Ama sayılarının çok yüksek olduğunu sanmıyorum. İngiltere'de şu ana kadar 400 binin üzerinde analiz yapılmış durumda. Biz bu kullandığımız dizi analizi ve haritalama yöntemini çok daha yüksek sayıda yapmak zorundayız ve dinamik bir takip modeli oluşturmak zorundayız çok merkezli bir şekilde. Aksi taktirde her an oluşabilecek bir Türk mutasyonunu da kaçırmış olacağız. Ve artık virüsün yaşadığı topraklar daha çok burası gibi dünyada önde gelen ülkelerden olduğumuz için. Evrimleşme de burada daha hızlı olacak gibi. Bu şekilde devam edersek yeni mutantların, olumsuz sonuçların izlenebileceği yerlerden birisi haline gelebiliriz. İnşallah öyle olmaz" şeklinde konuştu.
AFRİKA MUTANTI ARTARSA
Birkaç hastada PCR’da görülmeyen ancak dizi analizinde pozitif olduğu tespit edilen Güney Afrika soyuna ait bulgulara erişmelerinin kendilerini endişelendirdiğini anlatan Savlı, sözlerine şöyle devam etti: "Eğer bu başat hale gelirse, toplumda sandığımdan daha yaygınsa ve giderek İngiltere soyunun yerini alırsa aşılamada güçlük yaşayabiliriz. Aşıladığımız insanlarda aşının yanıtında güçlük oluşabilir ve hem tanısında hem de hastalığın yayılımında bugünkünden çok daha zor bir döneme girebiliriz diye korkuyoruz. Umarım böyle bir şey olmaz. Umarım Güney Afrika mutantı baskın hale gelmez. Şu an toplumda yüksek oranda dolaşan bir mutasyon değildir. Her ne kadar hastalığın oranı düşerse evrimleşme ve mutasyon hızı da ona göre düşecektir. Aşıları mutasyonlara göre güncellemek ve yeni aşılar üretirken kendi silahlarımızı, kendi koruma mekanizmalarımızı genişletmek mümkün. Ama zamana karşı yarışta olduğumuz için yeni gelen soy ve onun mutasyon hızına karşı mümkün olduğu kadar çabuk tedbir almak, tanıda ve aşılamada onun önünde olmak zorundayız. Dolayısıyla bugün itibarıyla biz Güney Afrika soyuna ait çekincemizden bahsediyoruz. Bu 6 ay sonra daha olumlu veya olumsuz bir mutasyon havuzundan konuşuyor olabileceğimiz anlamına gelir."