Küçücek Belediyesi'nin İlk ve Son Belediye Başkanı
27 Mayıs ihtilalinden sonra Adnan Menderes'le Yassıada'da hapis yatan emekli polis memuru Yaşar Akgün, nüfusu 2 binin altında olduğundan dolayı kapatılacak olan Küçücek Belde Belediyesi'nin ilk ve son belediye başkanı olarak dikkat çekiyor. Küçücek Belde Belediyesi'nin sınırlarında, Başkan Yaşar Akgün'ün gayretiyle 5 fabrika kurularak yaklaşık 7 bin kişi iş sahibi oldu.
Sakarya'nın Akyazı İlçesi'ne bağlı Küçücek Beldesi, 1992'de yapılan referandumla belediye statüsünü kazandı. Bağlı bulunduğu Akyazı İlçesi'nin 23 Temmuz 2004 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 5216 sayılı kanun ile Büyükşehir Belediyesi'ne bağlanmasıyla ilk kademe belediyesi statüsüne kavuştu.
1992'de belediyenin kurulmasından sonra yapılan ara yerel seçimlerde DYP'den aday olan emekli polis memuru, Küçücek Belediyesi'nin ilk ve son belediye başkanı oldu. Daha sonra yapılan 1994 ve 1999 yerel seçimlerinde DYP'den, 2004 yerel seçimlerinden ise AK Parti'den aday olan Yaşar Akgün, belediye başkanlıklarını kimseye kaptırmadı.
Sakarya'nın Akyazı İlçesi'ne bağlı Küçücek Beldesi, 1992'de yapılan referandumla belediye statüsünü kazandı. Bağlı bulunduğu Akyazı İlçesi'nin 23 Temmuz 2004 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 5216 sayılı kanun ile Büyükşehir Belediyesi'ne bağlanmasıyla ilk kademe belediyesi statüsüne kavuştu.
1992'de belediyenin kurulmasından sonra yapılan ara yerel seçimlerde DYP'den aday olan emekli polis memuru, Küçücek Belediyesi'nin ilk ve son belediye başkanı oldu. Daha sonra yapılan 1994 ve 1999 yerel seçimlerinde DYP'den, 2004 yerel seçimlerinden ise AK Parti'den aday olan Yaşar Akgün, belediye başkanlıklarını kimseye kaptırmadı.
2008'de çıkarılan kanunla nüfusu 2 binin altında olan belediyelerin kapanmasını öngören kanun nedeniyle kapatılan Küçücek Belediyesi'nde başarılı çalışmalar yapan Başkanı Yaşar Akgün, "Küçücek Belediyesi 1992 yılında Nisan ayında referandum yapılarak kuruldu. Ben 1984'te Sakarya Emniyet Müdürlüğü'nden emekli oldum. Aslen Küçücekli olduğumdan dolayı belde halkı başkanlığa aday olmam için baskı yaptı. 1992'de yapılan ara seçimde belediye başkanlığı seçimi oldu ve ben de aday olarak başkan oldum. Göreve geldiğimde yöre halkının geçim kaynağı ormancılıktı. Ben de İstanbul'daki sanayicilerle görüşerek, beldeye yatırım yapmalarını istedim. Onlar da bu isteğimi kabul ederek beldeye yatırım yaptı. Beldede kurulan fabrikalarda yaklaşık 7 bin kişi çalışıyor. 4 fabrika da kurulma aşamasında. Bu fabrikaların faaliyete geçmesiyle yaklaşık 4 bin kişi daha iş sahibi olacak. 120 otobüs Akyazı'nın her köyüne işçi taşıyor. Bu sayı 180'e çıkacak. Tek amacım, Akyazı havalisinin işsizlik sorununu çözmektir. Ayrıca göreve geldikten sonra, belediyenin araç parkını kurduk. Çevre belediyelerde bulunmayan greyder var. Yüzbinlik haritalara sanayi bölgemizi işlettik. Vatandaşımız belediyenin kapanmasına tepki gösteriyor. Belediyenin çalışmalarından memnun" dedi.
4 dönem belediye başkanlığı yapan Yaşar Akgün, ilginç anılar da yaşadığını dile getirerek, "Yeni belediye olduğumuzda yardım için Ankara'ya gittik, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'i ziyaret ettik. Yeni kurulduk, belediye binamız yok, oturacak sandalyemiz bile yok dedik. O zaman da hükümetin parasal sıkıntısı var. Demirel beni müsteşarıyla İller Bankası'na gönderdi. Ben de merdivenden inerken müsteşara biz zaten İller Bankası'nda para, kredi alabiliyoruz, sizin gelmenize gerek yok. Ben Başbakan'dan başka yardımlar, kaynaklar istemiştim dedim. Beni sayın Başbakan öyle bir avuttuk ki o hatıramı unutamıyorum. Bomboş döndüm Ankara'dan. Onca sıkıntıya rağmen şahsi gayretlerimden dolayı güzel işler yaptık. 1960'da polistim. O zaman öğrenci ve işçi harketleri vardı. Nisan ayında Aksaray'dan Beyazıt'a hükümeti protesto etmek isteyen öğrencileri engelleyen emniyet güçlerinin arasındaydım. Bir ay sonra darbe oldu. 28 Nisan olaylarındaki tüm görevlileri, polis, amir, vali dahil ihtilalden bir hafta sonra tutukladılar. 34 ay Yassıada'da yattık. En son 1962'de İsmet İnönü bir koasliyon hükümeti kurdu. Bu hükmetin çıkardığı aflle hapisten çıktık. Yassıada'da Adnan Menderes ve Celal Bayar ilk girşiteki koğuşltaydılar. Biz de diğer koğuşlardan toplanıp, birinci koğuşa geldiğimizde onlar önde sıra şeklinde mahkeme salonuna gidiyorduk. Bir sefer de bizi durdurdular. Adnan Menderes'in koğuşlardan çıkmadığını gördük. İntihar etmek için hap yuttuğunu duyduk. Yassıada olayını pek kurcalamak istemiyorum" dedi.
Akgün, belediyenin kapatılmasına karşı olduğunu da belirterek, "Ben yıllarımı verdim bu işe. Yetkililere de söyledik. Küçücek Belediyesi'nin devlete yük olmadığını dile getirdik. Ama bu kanun tümüne geçerli olduğu için bizim ayrılmamız mümkün değil. Eğer erken bir seçim olmazsa 2009'un Mart ayına kadar görevimizi sürdüreceğiz. Erken seçim olursa bu tarih erkene alınacak. Belediyenin kapatılmasından sonra İl Genel Meclis üyeliğini düşünüyorum. Ama olur ya da olmaz. Onu bilemem. 4 dönem kesintisiz seçim kazandım" diye konuştu.
4 dönem belediye başkanlığı yapan Yaşar Akgün, ilginç anılar da yaşadığını dile getirerek, "Yeni belediye olduğumuzda yardım için Ankara'ya gittik, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'i ziyaret ettik. Yeni kurulduk, belediye binamız yok, oturacak sandalyemiz bile yok dedik. O zaman da hükümetin parasal sıkıntısı var. Demirel beni müsteşarıyla İller Bankası'na gönderdi. Ben de merdivenden inerken müsteşara biz zaten İller Bankası'nda para, kredi alabiliyoruz, sizin gelmenize gerek yok. Ben Başbakan'dan başka yardımlar, kaynaklar istemiştim dedim. Beni sayın Başbakan öyle bir avuttuk ki o hatıramı unutamıyorum. Bomboş döndüm Ankara'dan. Onca sıkıntıya rağmen şahsi gayretlerimden dolayı güzel işler yaptık. 1960'da polistim. O zaman öğrenci ve işçi harketleri vardı. Nisan ayında Aksaray'dan Beyazıt'a hükümeti protesto etmek isteyen öğrencileri engelleyen emniyet güçlerinin arasındaydım. Bir ay sonra darbe oldu. 28 Nisan olaylarındaki tüm görevlileri, polis, amir, vali dahil ihtilalden bir hafta sonra tutukladılar. 34 ay Yassıada'da yattık. En son 1962'de İsmet İnönü bir koasliyon hükümeti kurdu. Bu hükmetin çıkardığı aflle hapisten çıktık. Yassıada'da Adnan Menderes ve Celal Bayar ilk girşiteki koğuşltaydılar. Biz de diğer koğuşlardan toplanıp, birinci koğuşa geldiğimizde onlar önde sıra şeklinde mahkeme salonuna gidiyorduk. Bir sefer de bizi durdurdular. Adnan Menderes'in koğuşlardan çıkmadığını gördük. İntihar etmek için hap yuttuğunu duyduk. Yassıada olayını pek kurcalamak istemiyorum" dedi.
Akgün, belediyenin kapatılmasına karşı olduğunu da belirterek, "Ben yıllarımı verdim bu işe. Yetkililere de söyledik. Küçücek Belediyesi'nin devlete yük olmadığını dile getirdik. Ama bu kanun tümüne geçerli olduğu için bizim ayrılmamız mümkün değil. Eğer erken bir seçim olmazsa 2009'un Mart ayına kadar görevimizi sürdüreceğiz. Erken seçim olursa bu tarih erkene alınacak. Belediyenin kapatılmasından sonra İl Genel Meclis üyeliğini düşünüyorum. Ama olur ya da olmaz. Onu bilemem. 4 dönem kesintisiz seçim kazandım" diye konuştu.
![<font face="verdana,geneva" size="2">2008'de çıkarılan kanunla nüfusu 2 binin altında olan belediyelerin kapanmasını öngören kanun nedeniyle kapatılan Küçücek Belediyesi'nde başarılı çalışmalar yapan <strong>Başkanı Yaşar Akgün,</strong> "Küçücek Belediyesi 1992 yılında Nisan ayında referandum yapılarak kuruldu. Ben 1984'te Sakarya Emniyet Müdürlüğü'nden emekli oldum. Aslen Küçücekli olduğumdan dolayı belde halkı başkanlığa aday olmam için baskı yaptı. 1992'de yapılan ara seçimde belediye başkanlığı seçimi oldu ve ben de aday olarak başkan oldum. Göreve geldiğimde yöre halkının geçim kaynağı ormancılıktı. Ben de İstanbul'daki sanayicilerle görüşerek, beldeye yatırım yapmalarını istedim. Onlar da bu isteğimi kabul ederek beldeye yatırım yaptı. Beldede kurulan fabrikalarda yaklaşık 7 bin kişi çalışıyor. 4 fabrika da kurulma aşamasında. Bu fabrikaların faaliyete geçmesiyle yaklaşık 4 bin kişi daha iş sahibi olacak. 120 otobüs Akyazı'nın her köyüne işçi taşıyor. Bu sayı 180'e çıkacak. Tek amacım, Akyazı havalisinin işsizlik sorununu çözmektir. Ayrıca göreve geldikten sonra, belediyenin araç parkını kurduk. Çevre belediyelerde bulunmayan greyder var. Yüzbinlik haritalara sanayi bölgemizi işlettik. Vatandaşımız belediyenin kapanmasına tepki gösteriyor. Belediyenin çalışmalarından memnun" <strong>dedi.</strong><br /><br />4 dönem belediye başkanlığı yapan <strong>Yaşar Akgün, ilginç anılar da yaşadığını dile getirerek,</strong> "Yeni belediye olduğumuzda yardım için Ankara'ya gittik, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'i ziyaret ettik. Yeni kurulduk, belediye binamız yok, oturacak sandalyemiz bile yok dedik. O zaman da hükümetin parasal sıkıntısı var. Demirel beni müsteşarıyla İller Bankası'na gönderdi. Ben de merdivenden inerken müsteşara biz zaten İller Bankası'nda para, kredi alabiliyoruz, sizin gelmenize gerek yok. Ben Başbakan'dan başka yardımlar, kaynaklar istemiştim dedim. Beni sayın Başbakan öyle bir avuttuk ki o hatıramı unutamıyorum. Bomboş döndüm Ankara'dan. Onca sıkıntıya rağmen şahsi gayretlerimden dolayı güzel işler yaptık. 1960'da polistim. O zaman öğrenci ve işçi harketleri vardı. Nisan ayında Aksaray'dan Beyazıt'a hükümeti protesto etmek isteyen öğrencileri engelleyen emniyet güçlerinin arasındaydım. Bir ay sonra darbe oldu. 28 Nisan olaylarındaki tüm görevlileri, polis, amir, vali dahil ihtilalden bir hafta sonra tutukladılar. 34 ay Yassıada'da yattık. En son 1962'de İsmet İnönü bir koasliyon hükümeti kurdu. Bu hükmetin çıkardığı aflle hapisten çıktık. Yassıada'da Adnan Menderes ve Celal Bayar ilk girşiteki koğuşltaydılar. Biz de diğer koğuşlardan toplanıp, birinci koğuşa geldiğimizde onlar önde sıra şeklinde mahkeme salonuna gidiyorduk. Bir sefer de bizi durdurdular. Adnan Menderes'in koğuşlardan çıkmadığını gördük. İntihar etmek için hap yuttuğunu duyduk. Yassıada olayını pek kurcalamak istemiyorum" <strong>dedi.</strong><br /><br />Akgün, belediyenin kapatılmasına karşı olduğunu da belirterek, <font color="#cc0000">"Ben yıllarımı verdim bu işe. Yetkililere de söyledik. Küçücek Belediyesi'nin devlete yük olmadığını dile getirdik. Ama bu kanun tümüne geçerli olduğu için bizim ayrılmamız mümkün değil. Eğer erken bir seçim olmazsa 2009'un Mart ayına kadar görevimizi sürdüreceğiz. Erken seçim olursa bu tarih erkene alınacak. Belediyenin kapatılmasından sonra İl Genel Meclis üyeliğini düşünüyorum. Ama olur ya da olmaz. Onu bilemem. 4 dönem kesintisiz seçim kazandım"</font> diye konuştu.</font>](/_next/image?url=https%3A%2F%2Fsrcdn.sakaryarehberim.net%2Fpictures%2Fhaber_detay%2Fresim8507.jpg&w=3840&q=75 "<font face=\"verdana,geneva\" size=\"2\">2008'de çıkarılan kanunla nüfusu 2 binin altında olan belediyelerin kapanmasını öngören kanun nedeniyle kapatılan Küçücek Belediyesi'nde başarılı çalışmalar yapan <strong>Başkanı Yaşar Akgün,</strong> "Küçücek Belediyesi 1992 yılında Nisan ayında referandum yapılarak kuruldu. Ben 1984'te Sakarya Emniyet Müdürlüğü'nden emekli oldum. Aslen Küçücekli olduğumdan dolayı belde halkı başkanlığa aday olmam için baskı yaptı. 1992'de yapılan ara seçimde belediye başkanlığı seçimi oldu ve ben de aday olarak başkan oldum. Göreve geldiğimde yöre halkının geçim kaynağı ormancılıktı. Ben de İstanbul'daki sanayicilerle görüşerek, beldeye yatırım yapmalarını istedim. Onlar da bu isteğimi kabul ederek beldeye yatırım yaptı. Beldede kurulan fabrikalarda yaklaşık 7 bin kişi çalışıyor. 4 fabrika da kurulma aşamasında. Bu fabrikaların faaliyete geçmesiyle yaklaşık 4 bin kişi daha iş sahibi olacak. 120 otobüs Akyazı'nın her köyüne işçi taşıyor. Bu sayı 180'e çıkacak. Tek amacım, Akyazı havalisinin işsizlik sorununu çözmektir. Ayrıca göreve geldikten sonra, belediyenin araç parkını kurduk. Çevre belediyelerde bulunmayan greyder var. Yüzbinlik haritalara sanayi bölgemizi işlettik. Vatandaşımız belediyenin kapanmasına tepki gösteriyor. Belediyenin çalışmalarından memnun" <strong>dedi.</strong><br /><br />4 dönem belediye başkanlığı yapan <strong>Yaşar Akgün, ilginç anılar da yaşadığını dile getirerek,</strong> "Yeni belediye olduğumuzda yardım için Ankara'ya gittik, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'i ziyaret ettik. Yeni kurulduk, belediye binamız yok, oturacak sandalyemiz bile yok dedik. O zaman da hükümetin parasal sıkıntısı var. Demirel beni müsteşarıyla İller Bankası'na gönderdi. Ben de merdivenden inerken müsteşara biz zaten İller Bankası'nda para, kredi alabiliyoruz, sizin gelmenize gerek yok. Ben Başbakan'dan başka yardımlar, kaynaklar istemiştim dedim. Beni sayın Başbakan öyle bir avuttuk ki o hatıramı unutamıyorum. Bomboş döndüm Ankara'dan. Onca sıkıntıya rağmen şahsi gayretlerimden dolayı güzel işler yaptık. 1960'da polistim. O zaman öğrenci ve işçi harketleri vardı. Nisan ayında Aksaray'dan Beyazıt'a hükümeti protesto etmek isteyen öğrencileri engelleyen emniyet güçlerinin arasındaydım. Bir ay sonra darbe oldu. 28 Nisan olaylarındaki tüm görevlileri, polis, amir, vali dahil ihtilalden bir hafta sonra tutukladılar. 34 ay Yassıada'da yattık. En son 1962'de İsmet İnönü bir koasliyon hükümeti kurdu. Bu hükmetin çıkardığı aflle hapisten çıktık. Yassıada'da Adnan Menderes ve Celal Bayar ilk girşiteki koğuşltaydılar. Biz de diğer koğuşlardan toplanıp, birinci koğuşa geldiğimizde onlar önde sıra şeklinde mahkeme salonuna gidiyorduk. Bir sefer de bizi durdurdular. Adnan Menderes'in koğuşlardan çıkmadığını gördük. İntihar etmek için hap yuttuğunu duyduk. Yassıada olayını pek kurcalamak istemiyorum" <strong>dedi.</strong><br /><br />Akgün, belediyenin kapatılmasına karşı olduğunu da belirterek, <font color=\"#cc0000\">"Ben yıllarımı verdim bu işe. Yetkililere de söyledik. Küçücek Belediyesi'nin devlete yük olmadığını dile getirdik. Ama bu kanun tümüne geçerli olduğu için bizim ayrılmamız mümkün değil. Eğer erken bir seçim olmazsa 2009'un Mart ayına kadar görevimizi sürdüreceğiz. Erken seçim olursa bu tarih erkene alınacak. Belediyenin kapatılmasından sonra İl Genel Meclis üyeliğini düşünüyorum. Ama olur ya da olmaz. Onu bilemem. 4 dönem kesintisiz seçim kazandım"</font> diye konuştu.</font>")
16 yıl önce
Yorumlar
[İlk yorum yapan siz olun]
a7a7a2a56894198276aac052c4eadcd6@