İstanbul barajlarının, psikolojik eşik sayılan yüzde 20 seviyesine inmesiyle İSKİ Sakarya Nehri’nden su çekmeye başladığını bildirdi.
Bu kez Sakarya Nehri’nden gelen suyun ağır metaller içerdiği gündeme geldi.
Kuraklık ve artan sıcak havalarla birlikte İstanbul barajları psikolojik eşik sayılan yüzde 20 seviyesine geriledi. İSKİ ise İstanbul’da yaşanması muhtemel sorunlara karşı Sakarya Nehri’nden de su çekmeye başladığını açıkladı.
Günde 800 bin metreküp su alınacak
Karasu ilçesi Manavpınarı mevkiinde inşaası tamalanan isale hatları sayesinde Sakarya Nehri’nden İstanbul’a günde 800 bin metreküp ilave su taşınacak. Bazı uzmanlar ise Sakarya’dan gelen suyun ağır metaller içerdiğini belirtiyor.
İSKİ: "Analiz ettirdik-sorun yok"
İSKİ yetkilileri ise, Sakarya Nehri suyunun analiz edildiğini ve İstanbul’daki mevcut içmesuyu arıtma tesislerinin prosesinin bu suyu arıtabilecek özellikte olduğunu kaydetti. İstanbul’a ulaşacak suyun İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik’te belirtilen 1. ve 2. sınıf su kalitesinde olduğuna dikkat çeken İSKİ, “Projeyle, Sakarya Nehri’nin suyu, Melen Hattı’yla Ömerli Barajı’na aktarılmaktadır. İki haftadır Sakarya Nehri’nden İstanbul’a su alıyoruz. Melen Çayı’nda su debisinin düştüğü dönemlerde Sakarya Terfi İstasyonu’ndan takviye edilecektir” açıklamasını yaptı.
Sakarya suyunun temiz olmadığını biliyoruz
Uzun yıllar DSİ’de yöneticilik yapan ve Melen Projesi’nde de görev alan su politikaları uzmanı Dursun Yıldız ise Sakarya Nehri’nden İstanbul’a su aktarılmasına temkinli yaklaşıyor; “Sakarya’dan günde 800 bin metreküp su alınması imkansız. Bu oranın yarısı ancak aktarılabilir. Sakarya suyunun temiz olmadığını biliyoruz.”
2015 suyun kıyameti olabilir
Kuraklık ve olası su sıkıntısı için 2015 yılına da dikkat çeken Yıldız, “Mevcut kuraklık devam ederse 2015 İstanbul için su kıyameti olabilir. Asıl tehlike İstanbul Barajları’nın 2015 yılına boş girecek olması. Herkes bugünü konuşuyor. İstanbul Barajları 2015 yılına, 2013 ve 2014’teki meteorolojik olarak kurak geçen dönemin etkisiyle çok düşük su hacmi ile girecek. Önümüzdeki yılın ‘çok yağışlı bir yıl olmaması’ durumunda büyük sıkıntı yaşanır” diyor.
Kirli olsa da İSKİ arıtacak kapasiteye sahip
Prof. Dr.Orhan İnce (İTÜ Mikrobiyal Ekoloji Grubu Eş Başkanı): “İSKİ su konusunda uzman bir kurum haline gelmiştir. İSKİ’yi denetlediğimiz dönemler oldu. Güvenilirlik açısından lider konumda olduğunu söylememiz gerekir. Sakarya Nehri, içme suyu açısından sıkıntı yaşanabilecek bir havza. Analiz değerlerinin kamuoyu ile paylaşılması doğru olur. Sakarya suyunda birkaç parametre farklı çıkmış olsa bile ağır metaller üzerinde kimyasal arıtma yapılarak kullanılabilir hale gelir. Günümüz teknolojisiyle nitrit, amonyak, fosfat gibi metallerin kimyasal arıtması yapılabilmektedir. Sakarya Nehri, sanayi, yerleşim ve tarım alanlarının olduğu alandan geçer ve kirlenmeye açıktır. İSKİ’nin su aldığı Karasu’da bölgesinde de bir kısım kirlenme vardır. Ancak İSKİ gibi bir kurumun gerekli arıtmayı yaptığını düşünüyorum.”
Arıtmada sıkıntı yaşanmaz!
Prof. Dr. Ayşegül Tanık (İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü): “Sakarya Havzası, endüstriyel atıkların tekisiyle kirlenmiş bir havzadır. Ancak günümüzde suyun kirliliği değil, arıtılması önemli hale gelmiştir. En kirli sular bile arıtmadan geçerek içme suyu olarak kullanılabilmektedir. Kaldı ki Sakarya suyu, Melen hattıyla arıtmaya geliyor. İSKİ’nin arıtma tesisleri ise teknolojik yeterliliğe sahiptir Arıtma konusunda İstanbullular sıkıntı yaşamaz. Türkiye’de birinci derece dediğimiz su kalmadı. Melen projesinin başlangıç aşamasında da aynı endişeler dile getirilmişti. Halk sağlığını tehdti edecek bir durum olacağını sanmıyoruz. Sakarya Nehri’nden daha çok arıtmadan çıkan analiz sonuçları önemlidir.”
Sudaki kokunun nedeni barajlardaki yosunlaşma
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Beyaz Masa, sosyal medyada yer alan içme suyunun koktuğu yönündeki iddialar üzerine bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Havaların ısınmasıyla beraber barajlardaki yosunlanma sebebi ile koku oluşmaktadır. İSKİ tarafından gerekli çalışmalar yapılmakta olup, kullanımı engelleyici bir durum bulunmamaktadır” denildi. Açıklamada ayrıca suların laboratuvarlarda incelendiği söylendi.