Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, 25 Kasım'da yapılacak olan iş bırakma eylemine destek verdi. Türk memurunun toplu sözleşme ve grev hakkı olduğunu belirten Kahveci, 25 Kasım'da memurun gücünü göstereceklerini söyledi.
Sakarya Türk Sağlık-Sen Şubesi'nde basın toplantısı düzenleyen Kahveci, 25 Kasım'da "kırmadan, dökmeden, incitmeden, memura yakışır bir tavır ve eylem ortaya koyacaklarını" belirtti.
Türk memurunun haklarını korumak, genişletmek ve onların insanca bir yaşam sürmesini sağlayacak ücretlere kavuşmalarını sağlamak için 2002 yılından bu yana toplu görüşme masasında mücadele yürüttüklerini söyleyen Kahveci, "Bu mücadelemizde her ne kadar önemli kazanımlar elde etmiş olsak da, arzu ettiğimiz seviyeye gelemediğimizi ifade etmek istiyorum. Kamu çalışanları, dayatılan düşük zamlar, özlük haklarında yapılan kısıtlamalar, farklı istihdam modelleri ile yaşatılan huzursuzluklar ve adaletsiz atamalar gibi sorunlarla boğuşmaktadır. Toplu görüşme sürecinin kanunda belirlenenden bir gün önce uyuşmazlıkla sonuçlanması, siyasi iradenin artık kamu çalışanlarının sorunlarının tartışılmasından bile imtina ettiğini göstermiştir. Siyasi iradenin isteksiz ve katı tutumu, sorunların masada tam olarak tartışılmasını dahi engellemiş, hüsranın ikinci nedeni olmuştur. Siyasi ve bürokratik iradenin bu tutumunun önüne geçmenin tek yolu ise, kamu işveren tarafını uzlaşma aramaya ve gerçek anlamda pazarlık yapmaya sevk edecek bir mekanizmayı kurmaktan geçmektedir. Bu mekanizmada hiç şüphesiz ki, toplu sözleşme ve grev hakkıdır" dedi.
İş Bırakma Suç Değildir
Kahveci, tüm kamu çalışanlarını 25 Kasım'da yapılacak eyleme destek olmaya çağırarak, "İş bırakma suç değildir. Bu konuda Danıştay kararı vardır. Kamu çalışanları böyle bir endişe asla taşımamalıdırlar. Biz bu hakkı kullanırken vatandaşlarımızdan da anlayış bekliyoruz. Biz talebimizi haykırırken aslında tüm vatandaşlarımız içinde bu mücadeleyi yapıyor olacağız. Çünkü memurun ekonomik haklarında yapılacak her iyileşme işçisinden esnafına tüm topluma olumlu yansıyacaktır. Bugün 50 yıldır ücretsiz olan sağlık ocaklarının bile paralı hale getirilmesi, muayene katılım paylarına yüzde yüz zam yapılması ve KEY ödemelerinin verilmemesi gibi uygulamaların karşısında grev ve toplu sözleşmeli bir sendikal güçle daha sağlam durabiliriz ve siyasi iradeyi bu tutumlarından vazgeçirebiliriz. 25 Kasım'ı memur, onuru, haysiyeti, kariyeri ve kaybettiklerini geri almak için destekleyecek, üzerinde oynanan oyunu bozacaktır. Kamu görevlisi himmet ve merhamet dilencisi olmadığını 25 Kasım'da gösterecektir. Bu eylemde yer almayacaklar siyasi iradeyle büyüyen ve ağa babalarından izin alamadıklarından iş bırakma eylemine katılmayan malum konfederasyon ve sendikalarıdır. Hükümete karşı hakkını, kamu çalışanını savunacak yiğitliği ve cesareti gösteremeyenler, 25 Kasım'da bizim yanımızda olmayacaktır. Fakat Türk kamu çalışanı, 25 Kasım'da bunlara da güzel bir ders verecektir" diye konuştu.