Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Sakarya Şubesi’nin her yıl düzenlediği Geleneksel İftar Programı, Şube Başkanı Ahmet Genç’in ev sahipliğinde eski dönem başkanları, şube yöneticileri, üyeler ve ailelerinin katılımıyla Ernaz Tesisleri’nde gerçekleşti.
İftar’da, MÜSİAD Sakarya Şubesi Kurucu Başkanı ve Sakarya Kızılay Başkanı Ahmet İşgüzar, MÜSİAD Sakarya Şubesi ikinci Dönem Başkanı Mehmet Aracı, üçüncü Dönem Başkanı Necati Atalay, dördüncü Dönem Başkanı Halit İnci, SAMİB Başkanı Metin Kar, SAÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Torkul, SAÜ Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Anabilim Dalından Prof. Dr. Cemalettin Kubat, Prof. Dr. Harun Taşkın’da hazır bulundu. İftar sonrası üyelerden Burhan Şen’in küçük oğlu Bedirhan Şen tarafından İftar duası yaptırılırken, MÜSİAD Sakarya Şube Başkan Yardımcısı Yaşar Coşkun’da davetlilere jest yaparak, havai fişek gösterisi şöleni sundu.
Genç: “Ramazan hayatımızın iyi yönde değiştiği ve geliştiği bir aydır”
MÜSİAD Sakarya Şubesi Müdürü Emre Ozan’ın sunumuyla gerçekleşen İftar’da konuşma yapan MÜSİAD Sakarya Şube Başkanı Ahmet Genç, “Birlik, beraberlik ve kardeşlik bağlarımızı daha da güçlendirdiğimiz bu günlerde, bu güzel iftar sofrasında bizleri buluşturan Rabbime şükürler olsun. MÜSİAD olarak köklü değerlerimize sahip çıkmayı, asli vazifemiz olarak görmekteyiz. Ramazan hayatımızın iyi yönde değiştiği ve geliştiği bir aydır. Ramazan ayının dinimizde büyük bir önemi ve diğer aylar arasında seçkin bir yeri vardır. Öncelikle, Kuran-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı ay olması ve içinde bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’ni barındırıyor olması onu ayrıcalıklı kılmıştır. Bu itibarla Kuran’a daha fazla odaklanarak hayatımızda belirleyici olması için gayret etmeliyiz. Allah bize, Kuran-ı Kerim-i anlamayı ve yaşamayı, Ramazan Ayı’nı huşu içinde, bir bayram coşkusuyla geçirmeyi nasip etsin. Kur'ân-ı Kerim'in en çok üzerinde durduğu ve teşvik ettiği hususlardan biri, Allah'ın verdiği rızkın paylaşılmasıdır. Allah'ın verdiği rızkı muhtaç durumda olanlarla paylaşma, Müslüman'ın en önemli özelliklerinden biridir. Hayatımızın anlamı bu kelimede saklıdır. Bir dilim ekmeği, üzüntüleri, sevinçleri paylaşmak. Acılarımızın azalması, mutluluklarımızın artması için paylaşmayı bilmeliyiz.
Yardımlaşmanın, dayanışmanın, cömertliğin ve merhametin ete kemiğe büründüğü bu rahmet ayında, mala değil insana verilen değer anlayışı içinde; erdemli, özverili paylaşımlarımızla gelecek nesillere örnek olmalıyız. Kendimize dersler çıkartmalıyız. Yardımlaşmaların, hayır ve hasenatın çoğaldığı bu mübarek ayın heyecanı, sadece ülkemizi değil İslam coğrafyasının tamamını sarmasını temenni ederiz ancak; dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar, on bir ayın sultanı Ramazan'a savaş, yokluk, baskı, şiddet, terör, sürgün ve işgallerin gölgesinde girmenin hüznünü yaşıyor. İslam Alemi’nin içinde bulunduğu zor koşullarının düzelmesi için dua ve niyazda bulunurken ülkemizde ve tüm İslam aleminde kardeşlik ikliminin daim olmasını diliyorum. Birlik ve beraberliğin önemini daha çok hissettirdiği şu günlerde ülkemizin içinde bulunduğu mevcut manzaraya göz atacak olursak; halk kararını verdi. Şimdi marifet, çok sesli bu ortamda yaşamanın bir arada olabilmenin mümkün olduğunu yeniden hatırlama zamanıdır. Siyasetçilerimiz, bunu geçmişte defalarca başardı. Başaramadığımız zamanlarda da, ne tür ekonomik ve siyasal krizlere sürüklendiğimizi yine defalarca gördük. Hızlı bir şekilde yeni bir parlamento ve hükümet oluşturulmalı, birlikte çalışma sağlanmalıdır. MÜSİAD camiası olarak bizler de bu ortamda karşılıklı diyalog ve paydaşlarla işbirliği ile ülkemizin yarınlarına katkı sağlamaya ve katma değer üretmeye devam edeceğiz” diyerek duygu ve düşüncelerini dele getirdi.