Köşe yazarı Hüseyin Güven, geçtiğimiz günlerde Manavlar ile ilgili bir köşe yazısı kaleme aldı.
Eskişehir'de faaliyet gösteren Eskişehirgündem adlı gazetenin köşe yazarlarıdan Hüseyin Güven, "Manav denince" ilgili yazısında Manav milletinin tarihi geçmişi ile konulardan bahsetti.
Yazar Güven yazısında, Manavların yaşadıkları yerlerin güvenli olduğunu söylerken, bu sözlerine nüfusunun büyük bir bölümünü Manavların oluşturduğu Sakarya'nın Taraklı ilçesinde uzun yıllar polis teşkilatının bulunmamasını örnek gösterdi.
İşte o yazı;
İstanbul'a, fetihten 54 yıl önce yerleşen ve kendilerine has özellikleri olan 7 kez düşündükten sonra konuşan 'Manavlardan' söz ediyoruz.
Manavları daha önce duymayanlar, yaşadıkları bölgeye geldiklerinde şaşırıyorlar...
İlk diyalog ise genelde şöyle gelişiyor:
'Ne milletsin?' '
Manav'.
'Hayır yanlış anladın galiba mesleğini sormuyorum.
Ne millet olduğunu soruyorum:
Türk müsün, Kürt müsün, Laz mısın, Abaza mısın, Çerkez misin?'
'Hayır Manav'ım.'
Yedi kez düşünmeden konuşmayan ve adım atmayan millet diye bilinen Manavlar kendi halinde, sessiz, hoşgörülü, barışçıl bir yapıya sahip. Manavlar, farklı kültürlerle birleştiren olarak görülüyor.
Manavlar Anadolu'ya ilk yerleşen Türklere verilen ad. Sayıları 2 milyon civarında. 21 ilde yoğun olarak bulunuyorlar. Sakarya, Kocaeli, Balıkesir, Eskişehir ve Bilecik başlıca yaşadıkları iller. Çanakkale, Bursa, İstanbul, Tekirdağ, Manisa, İzmir, Antalya-Manavgat, Konya, Afyonkarahisar, Uşak, Kütahya, Bolu, Ankara-Nallıhan, Kastamonu, Mersin, Isparta'ya da yerleşmişler. Ayrıca Güneydoğu Anadolu'nun Çermik ve Çüngüş ilçelerinde de bulunuyorlar.
Manav sözcüğünün, Türkistan'daki Kazak-Kırgız ve Sibirya'daki Yakut (Saha) Türklerinde kullanılan, koruyucu soylu kişi ve boy beyi anlamına gelen 'Manap' ve 'Manag'dan geldiği sanılıyor. Eski Türkçede 'v' sesinin olmamasından dolayı, 'Manap' sözcüğündeki 'p' ve 'Manag' sözcüğündeki 'g' sesinin yumuşayarak 'Manav' sözcüğünün ortaya çıktığı düşünülüyor. Orhun Kitabeleri'nde de rastlanan 'manav' kelimesi 'bey' anlamına geliyor.
Manavların olduğu yerde polis yoktu
Batı Anadolu yöresine, Manavların ilk yerleşiminin 1291 tarihinde olduğu biliniyor. Ayrıca Yıldırım Bayezid döneminde İstanbul'un alınması amacıyla yapılan kuşatma kaldırılırken, yapılan anlaşma gereği Sirkeci'de bir Türk mahallesi kurulması şartına uygun olarak Göynük ve Taraklı'dan 760 hane Manav İstanbul'a yerleştiriliyor. Yani İstanbul'a yerleştirilen ilk yerli Türklerin, bu yöreden giden 'Manavlar' olduğu çeşitli kaynaklarca da doğrulanıyor.
Osmanlı Devleti'nin, fethettiği yerleri kendi yurdu yapmak amacıyla Manavları yerleşik kültürlerinden dolayı bu bölgelere yerleştirdiği sanılıyor. Çünkü yerleşik bir kültür formuna sahip olan Manavlar, yerleştirildikleri her bölgede hemen kurulu düzene geçiyor. Ayrıca yerleşik bir yaşam anlayışını benimseyen bu topluluk üyelerinin, bu alanlarda toprağı işlemesi, tarımla uğraşması arazilerin boş kalmasını da önlüyor.
Nüfusunun neredeyse tamamı Manav olan Sakarya'nın tarihi Taraklı ilçesinde hiç olay olmaması sebebiyle polis teşkilatına bile gerek duyulmamış. 20 yıllık ilçede 3 yıl önce AB uyum yasaları çerçevesinde önleyici güvenlik gücü bulundurulması zorunluluğu sebebiyle polis teşkilatı kuruldu. Manavların yoğun olduğu bölgelerde de daha az olay meydana geliyor. Bir Manav olan Taraklı Belediye Başkanı Tacettin Özkahraman, Manav milletinin temkinli, uysal, mülayim, hoşgörülü, barışçıl, yapıcı, geleneklerine ve ülkesine bağlı, sevecen, uyumlu, sorun çıkarmayan ve 'yedi kez düşünmeden adım atmayan ve konuşmayan' bir yapıya sahip olduklarını belirtiyor. Manavların denge unsuru bir toplum olduğunun altını çizen Özkahraman, Osmanlı'nın farklı milletleri bir arada barış içinde tutabilmek için aralarına Manavları yerleştirdiğini dile getiriyor.
Manavlar güzel bir geleneklerini de yüzyıllardır sürdürüyor. Dini bayramlarda namazdan sonra genç-yaşlı hiç kimse bir yere ayrılmayarak caminin avlusunda topluca bayramlaşıyor. Bir halka oluşturarak herkes birbirinin bayramını kutluyor.Dini bayramlarda tüm köy halkının toplu bayramlaşmaya katılarak bu geleneği devam ettirdiğini belirtiyor...