18 yıl sonra Ankara'dan Bağdat'a başbakan düzeyindeki ilk ziyaretin ayrıntıları netleşiyor. Erdoğan, iki ülke arasında imzalanan ''stratejik işbirliği'' anlaşmasını övdü, Kuzey Irak'taki yönetimle ilişkilerin gelişmesi için de kapıyı açık bıraktı.
2003'teki Amerikan işgalinden sonra Irak ilk kez bir Türk Başbakanı ağırladı. Başbakan Erdoğan'ın Bağdat ziyaretinde kapalı kapılar ardında nelerin konuşulduğu da su yüzüne çıkmaya başladı.
Erdoğan, Ankara'ya dönüş yolunda, bu tarihi ziyaretin satırbaşlarını gazeteci yazarlar Hasan Cemal ve Cengiz Çandar ile paylaştı. Başbakan Bağdat'taki ağırlamadan belli ki etkilenmiş, "Böyle bir karşılama hiç görmedim" diyor.
Karşı taraf da bu tarihi ziyaretten memnun. Öyle ki, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, ziyaret için "Bugün bizim için bayram" diyor.
Ziyaretin somut sonuçlarından birisi, iki ülke arasında imzalanan "Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği" anlaşmasıydı. Başbakan anlaşmayı övdü, "Irak'ın Türkiye'den beklentileri vardı. Bunların karşılanması Irak için de bizim için de iyi oldu" ifadesini kullandı.
"Ne Şiiyim, ne Sünni. Ben Müslümanım" Erdoğan'ın Bağdat ziyaretinin en çarpıcı notlarından birisi de bu ifade. Başbakan, hem Irak'ın Şii Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adil Abdülmehdi'ye, hem de "Sünni" yardımcı Tarık Haşimi'ye, "Irak'taki mezhep çatışmasının anlamsızlığını böyle ifade ettim" diyor.
Erdoğan'ın değerlendirmesinde öne çıkan bir başka konu, Kuzey Irak yönetimiyle ilişkiler. Başbakan, "İlişkilerin alttan alta geliştiği ve Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı bir tavrın geliştiği" görüşünde.
Başbakan, Kuzey Irak'taki yönetimle ilişkilerin kapısını açık bırakıyor, ama ilişkilerin üst düzeye varması için, "Önce Türk kamuoyunun bu konuda olgunlaştırılması lazım" diyor.
Ziyaretin bir başka somut sonucu, Erdoğan ve Talabani'nin son dakikada imzaladığı petrol anlaşması. Anlaşma, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO) bir konsorsiyum ile Irak petrol sahalarına girmesini öngörüyor.
TPAO, böylece Irak petrollerinin imtiyazlı şirketleri listesine girmiş oluyor.
Kaynak: Cnntürk