Özgürder Sakarya Şubesi Çin’in Doğu Türkistan’da yapmış olduğu katliamı kınayan bir basın açıklaması yaptı.
Özgürder Sakarya Şube Başkanı Mehmet Baki Kızıltepe'nin yaptığı açıklama metni şu şekilde;
KATLİAMIN ÇİNCESİ ÖTEKİNİ ARATMIYOR
Geçen hafta başlayan ve bugün itibariyle vahşet boyutlarına ulaşan Doğu Türkistan’lı Müslüman insanlara yönelik katliamlar zulmün doğusunun da batısının da aynı olduğunu ortaya koyan bir özellik taşıyor.Herşeyi madde ve menfaat etrafında örgütleyip bunun dışında hiçbir değeri gözü görmeyen evrensel zulüm çeteleri bugünDoğu Türkistan’da ortaya çıktılar.Mazlum Müslüman halkı sindirmek ve hatta yok etmek amacıyla her türlü vahşet ve katliamı işlemekten çekinmiyorlar.Ellerine hiçbir silah veya güç olmayan insanların üzerine saldırarak çoluk çocuk kadın erkek demeden öldürüyorlar.
Tıpkı Swat katliamında olduğu gibi uygar(!) dünya ve bu dünyanın Birleşmiş Milletler (Zulüm) Topluluğu yine sessiz sedasız olan biteni izlemekten başka bir şey yapmıyor.Varlıklarını birbirlerinin çıkarları üzerine kuran bu zulüm çeteleri ölen binlerce insanın görmezden gelirken aynı çeteler İran’daki gösterilerde katledilen Nida’nın görüntülerini defalarca ve üst üste vermekten geri durmamışlardı.
Bu zulüm çetelerinin ekseninde kaybolan ve edilen sömürülmeye alıştırılmış ülkelerin yönetici elitleri ise yine adeta babaları gibi sessiz sedasız olan biteni izlemekle yetiniyorlar.Yapabildikleri hiçbir şey yok.
İslam Konferansı Örgütü ile görüşen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu “Birlikte ne yapabiliriz onu değerlendireceklerini” söylüyor.Ayrıca Çin maslahatgüzarını davet ederek endişelerini aktardıklarını söylüyor.
Kısa bir süre Çin’de şaşalı törenlerle karşılanıp ağırlanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Tayyip Erdoğan sadece üzüntülerini dile getirirlerken Abdullah Gül’ün ziyaretinin hemen ardından bu katliamın başlaması Olmert-Erdoğan görüşmesinin ardından yaşananları anımsatıyor.
Zulmün ve zalimin iyi niyeti olmaz olamaz. Doğu Türkistan’daki insanların hayatı üzerinde Rusya, ABD ve Çin yönetimlerinin vahşice hesaplar yapmasına sessiz kalınamaz. Filistin’de, Irak’ta, Çeçenistan’da, Afganistan ve Pakistan’da ve dünyanın diğer bölgelerinde devam eden işgallere ve katliamlara duyarsız olunamaz.
Onların acısı bizim acımız olmak zorundadır , dertleri bizim dertlerimizdir .Tüm İslam coğrafyaları başta olmak üzere mazlum halklara yapılan tüm baskı işkence ve katliamlar bize yapılmış gibidir.
Zulmün tek vücut olarak küreselleştiği ve tüm dünyayı sömürmek için birleştiği bu zamanda , mazlum ve sömürülen tüm dünya halklarının da küresel bir mücadele kardeşliğine ihtiyaç duyduğu ortadadır.
Bizler Sakaryalı müslümanlar olarak dünyanın tüm zorba zalim ve katillerine karşı dünyanın tüm mazlum ve mustazaf halklarıyla aynı safta durduğumuzu ve duracağımızı bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.