Arifiye ilçesinde, Zihinsel Engelliler Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde kalan bir özürlüye işkence ve kötü muamele yapmakla suçlanan merkez personeli haklarında açılan davada mahkeme tarafından beraat kararı verildi.
Arifiye Zihinsel Engelliler Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde kalan erkek kardeşi H.Ö.'yü ziyarete giden Nurcan F., kardeşinin ayağında merkezde sigara söndürüldüğü ve şiddete uğradığını öne sürerek Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmasının ardından dava açıldı.
Sakarya 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya mağdur zihinsel engelli ve özürlü H.Ö. (42), kendisine işkence yapmakla suçlanan bakıcılar S.S. ile tanık olarak bakıcılar A.İ., B.H., İ.A ve beden eğitimi öğretmeni O.B., mağdurun ablası Nurcan F. katıldı. ;
Kendisine işkence yapmakla suçlanan bakıcıları tarafından adliyeye getirilen mağdur H.Ö. psikolog eşliğinde duruşma salonuna alındı.
Duruşmada tutuksuz sanık olarak dinlenen ve mağdura işkence yapmakla suçlanan kurum bakıcılarından S.S., hakimin özürlüye tokat atıp atmadığı yönündeki soruya, "Ben tokat atmadığım gibi kötü bir muamelede bulunmadım. İftiraya uğradığımı düşünüyorum. Ablasının şahsa bir baskısı olabilir" diye cevap verdi.
Bu Bir Caniliktir Hakim Bey
Abla N.F. ise işkence iddialarını tekrarlayarak, "Kardeşim zihinsel özürlüdür. Üç yıl önce Nevşehir'den Sakarya'ya getirildi. Arada sırada kendisini ziyaret ediyorum. İlk getirildiğinden beri bir sıkıntı yoktu. Son geldiğimde alıp bahçede dolaşırken dizinin ağrıdığını söyledi. Ne olduğunu sordum. Açarak yarasına baktım. Halka şeklinde ortası yanık kenarları su toplamış delik deşik yaraları vardı. Abla beni sigara ile yaktılar dedi. Nasıl olduğunu sorduğumda çayı döktüm, masa kirlendi. Bir hastadan sigara alıp beni karanlık bir odaya götürdükten sonra beni sigara ile yaktılar" dedi.
Hakime seslenen abla N.F., şunları söyledi: "Hakim bey alerjinin ne olduğunu biliriz. Bize alerji deyip geçiştirmeye çalıştılar. Bunu kurum müdürüne söyledim. O da suçüstü yakalamadan bir şey yapamayacağını söyledi. Müdür sonra bana bazı bakıcıların resimlerini gösterdi. Bunları kardeşime teşhis ettirdik. O da şu an hazırda bulunan sanık S.S.'yi gösterdi. Ben de savcılık başta olmak üzere kaymakamlık ve valiliğe giderek şikayetçi oldum. Sonra hastaneye giderek kardeşimle ilgili rapor aldık. Bu bir caniliktir hakim bey. Bu sanıktan şikayetçiyim ve davacıyım."
Psikolog eşliğinde mağdur H.Ö.'nün kendisine işkence yapan kişiyi hakimin göster demesi üzerine "Hakim amca Selçuk iyi bir ağabey. O bana bir şey yapmaz. Başka biri var. O herkesi yerde süründürüyor. Bana senin kolunu ve bacağını kıracağım, diye söylüyor" diyerek çelişkili ifadeler verdi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen kurum bakıcıları A.İ., B.H., İ.A ve beden eğitimi öğretmeni O.B., söz konusu yaraların yapılan bir maçta mağdurun kaleci olarak görev yaptığı sırada düşerek yaralandığını iddia etti. Tanıklar işkence ve kötü muamele iddialarını ise yalanladı. Sigara ile yakma gibi iddiaların asılsız olduğunu anlatan tanıklar sanık olarak suçlanan S.S. ile birlikte hakim tarafından yemin ettirildi.
Hakim herkesin dinlenmesinin ardından ortaya atılan suçlar ve iddialarla ilgili mevcut delillerin yetersizliği nedeniyle beraat kararı verdi.
Duruşmanın sona ermesinin ardından sanık ve tanıklar tarafından duruşmaya getirilen mağdur H.Ö. basın mensuplarından köşe bucak kaçırıldı. Kuruma ait minibüse tanıkların bindirilmesinin ardından mağdur ve diğer görevliler birlikte kuruma gitti.
KARARA İTİRAZ EDECEK
İddialarla ilgili N.F. verilen beraat kararına itiraz edeceklerini söyleyerek, "Bunlar hepsi ağız birliği yaparak olayı örtmeye çalıştı. Elimizde yanık olduğuna dair hastane raporları var. Adli tıp kaynar su yanığı şeklinde rapor verdi. Bunlar da duruşmada maç sonrasında düşmeye bağlı bir yara olduğunu anlattı. Çocuk sürekli onların yanında ve baskı altında tutuluyor. Ne söyleyebilir. Başka. Ben bu işin peşini bırakmayacağım. Çocuk maçtan bahsediyordu. Bize maçtan sonra yaralandığını söylemediler. Bildirmeleri gerekiyordu. Onları önce Allah'a sonra kanuna havale ediyorum. Bugün benim kardeşime daha sonra başkasının bir yakınına yapılmayacağını kimse garanti edemez. Bir an önce başvuruda bulunacağım. Kardeşimin bizim oraya gönderilmesini isteyeceğim."
ELİMİZDE RAPOR VAR
Yeğen Yıldıray Fırat da iddialarla ilgili olarak, "Yanıkları gördük. Bunu kuruma sorduk. Müdür yeni geldiğini söyledi. Ben herkese kefilim dedi. Bunun üzerine gerekli yerlere başvurduk. Hastaneye gönderdiler. Geçici rapor verildi" dedi. Raporda hastanın 7 yerinde sigara yanığı olduğuna ilişkin rapor verildiğini anlatan Fırat, şunları söyledi: "Adli Tıp Kurumu bunu bize su yanığı olarak açıkladı. Burada bir memur vardı. O da hemşehrimiz diye başka kuruma sürüldü. Ben bugün burada çalışanlardan çok devletin yetkililerini beklerdim. Temizlik çalışanları var karşımızda. Hepsi ağız birliği yapmışlar."
Yıldıray Fırat, işin peşini bırakmayacağını belirterek, Türkiye'de hukuk tükenirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gitmeyi düşündüğünü söyledi.
Öte yandan Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulan kişinin adli tıp raporuna göre vücudundaki yaraların sigara değil sıcak su teması olduğu belirtilmişti.