AK Parti Sakarya Milletvekili Recep Yıldırım, şehir merkezinde 400 yataklı hastanenin yapılmaması için İdare Mahkemesi'ne dava açan ve davayı kazanan Türk Orman-Sen yöneticilerine tepki göstererek, "İzmit'te var, İstanbul'da var, Düzce'de var biz de niye yok; İşte böyle parazitlerin yüzünden" dedi.
Sakarya'da, Orman Bölge Müdürlüğü'ne ait lojmanların bulunduğu 140 bin 79 metrakrelik alana 400 yataklı hastanenin yapılması için Toplu Konut İdaresi ile Sağlık Bakanlığı 17.04. 2007'de bir protokol imzaladı. Arazide bulunan lojmanlar için de protokol gereği TOKİ Ayçiçeği Vadisi Toplu Konutlarından Orman Bölge Müdürlüğü'ne 8 blok tahsis edildi. Ancak Türk Orman-Sen, yürütmenin durdurulması için Sakarya 1. İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Geçen gün karar veren Sakarya 1. İdare Mahkemesi, "Sakarya'da afet sırasında sağlık hizmeti verecek olan hastane binalarının zemin özellikleri göz önünde alınarak depreme dayanıklı inşa edilmelerinin elzem olması, en yalın tabirle deprem felaketinde en son zarar görecek binaların hastane binaları olması gerektiği hususları dikkate alındığında 1. derece deprem bölgesi olan ve imar planında kat sınırlaması 2 kat öngörülen dava konusu taşınmazın bulunduğu alan 6 katlı hastane yapılmasını öngören dava konusu protokolde yer seçimi ve zemin özellikleri ile hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır" gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Bu karar Sakarya'da birçok kesimi memnun etmedi. AK Parti Sakarya Milletvekili Recep Yıldırım, bir okul açılışında konuya değinerek şöyle konuştu: "Sakarya'da 400 yataklı hastanenin her türlü problemi bitmiş, ancak idari yargıya giden sendika yöneticileri dava açmışlar. Ben burada sendika yöneticisi arkadaşlara sesleniyorum. Her şeye siyaset girebilir, politika girebilir, her şeye kızabilir ancak hastaneye asla. Parası hazır, ihalesi bitmiş, müteahhidi hazır, kazma vurulacak ama bu sorun çıktı. Ne biliyoruz o idari mahkemedeki heyetteki birinin veya bir başkasının ona müdahale ederek mani olan bir başkasının, yarın başına bir müsibet başına geldiği zaman o hastanede tedavi olmayacağını kim bilebilir."
Sivil toplum örgütleri ve herkesin bu noktada duyarlılığını göstermesi gerektiğini anlatan Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: "Bir kez daha sayın valim ve bakanlıklarımız, yargıya karşı itirazlarını yapacaklardır. Ama her şey yargıyla bitmez. Bu konuda Sakarya'mızın en büyük eksiği budur. Sakarya'da tıp fakültesi yoktu, bu sene ilk defa tıp fakültesine öğrenci alındı. Araştırma hastanemiz, tıp fakültemizle birlik bütünlük içinde devam etmekteydi. İzmit'te var, İstanbul'da var, Düzce'de var biz de niye yok? İşte böyle parazitlerin yüzünden. Böyle arazi, çomak sokan insanlar olursa ki onların hatalarından dönmelerini istirham ediyoruz, bu hayırlı hizmete mani olurlar. Bunlar bir şey ifade edemezler. Gelecek neslimizi iyi anlamamız gerekiyor."
İl Sağlık Müdürü Hasan Bektaş da, Bölge İdare Mahkemesi'ne başvuracaklarını belirterek, "Biz ek delillerle mahkemeye başvurarak inşaatı devam ettirmek istiyoruz" dedi. Şu an inşaat çalışmalarının durduğunu anlatan Bektaş, sözlerine şöyle devam etti. "Bölge İdare Mahkemesi'nin kararının ardından inşaata devam edeceğiz, şayet olumlu yönde karar çıkacak olursa. Yürütmenin durdurmasının en önemli gerekçelerinden biri iki kattan fazla imara izin verilmemesi gösteriliyor. Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nin imar mevzuatlarındaki tadilatlardan sonra iki kattan fazla hastane yapılabilir. Bunu ve zemin etüt raporunu mahkemeye sunacağız. Bizim amacımız, Adapazarı merkezde, herkesin kolay ulaşabileceği son derece insani bir ortamda sağlık hizmetinin verilmesidir. Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2 ayrı blok halinde. Biri Korucuk'ta biri merkezde 20 kilometre arayla iki hastane. İki hastane arasında gerek hastalar arasında gerek hasta yakınları, sağlık çalışanları büyük sıkıntı yaşıyoruz. Biz tıbbi ve hukuki birtakım sıkıntı yaşıyoruz. Bu bölünmüşlüğün giderilmesi çok önemli."
HASTANE SAĞLAM ZEMİNDE YAPILMALI
Türk Orman-Sen Sakarya Şube Başkanı Yusuf Çolak ise, "İdare Mahkemesi'ne 2007 yılında açmış olduğumuz davada, hastanenin yer seçiminin uygun olmadığı gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verildi. Bayındırlık Başkanlığı ve Belediye'nin 1999 depreminden sonra yaptığı Sakarya merkezde imar planları dolayısıyla mahkeme bu kararı verdi. 1,5 seneden beri yer seçiminin yanlış olduğunu beyan etmemize rağmen sayın siyasiler ve diğer arkadaşlar bunu dikkate almadı. Bizim bundan sonra mücadelemiz, 400 yataklı
hastanenin sağlam zeminde yapılmasını sağlamak için olacak. Buradan sesleniyorum. Deprem anında kullanamayacağınız hastanenin yapılmasının Sakarya'ya ne yararı olacaktır."