SABED Danıştay’ın Katsayı Kararını Protesto Etti

“Danıştay; Halkın İradesini “Kafes”leyemez !”

Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği (SABED) gerçekleştirdiği basın açıklamasında Danıştay’ın hukuksuz katsayı kararı, uygulanan başörtüsü yasağı ve eğitimdeki ideolojik baskılar protesto edildi.

Danıştay'ın katsayı zulmüne devam kararına ilişkin olarak Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Sapanca’da da protesto eylemi düzenlendi. SABED (Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği) tarafından düzenlenip, Özgür-Der Sakarya Şubesi tarafından desteklenen eylemde ilk olarak Şube Başkanı M.Baki Kızıltepe söz aldı. Kızıltepe, konuşmasında Danıştay’ın halkın iradesini kafese tıkmaya, hukuku aldığı brifingler doğrultusunda uygulamaya dönük kararını kabul edilemez olarak niteleyerek, toplumsal olarak bu adaletsizliğe karşı koymanın ertelenemez bir sorumluluk olduğunu ifade etti.

Kızıltepe, sonrasında sözü Özgür-Der Genel Başkan Yardımcısı Kenan Alpay’a bıraktı. Alpay da alınan bu kararla Türkiye’deki hukuk sisteminin askeri vesayetin uzantısı olduğunun, darbeci düzenin devamına ilişkin çalıştığının bir kez daha gözler önüne serildiğini belirterek, bu duruma karşı herkesi sorumluluk almaya, bu zihniyeti deşifre etmeye, haklarına ve değerlerine sahip çıkmaya çağırdı.

Alpay’ın konuşmasının ardından basın açıklamasını okumak üzere SABED başkanı Ömer Sevim söz aldı. Sevim açıklamasına Danıştay’ın kararını tanımayarak, gerek meydanlardan, gerekse gazete, dergi ve diğer yayın organlarından bu hukuksuzluğa sessiz kalmayan tüm duyarlı insanları selamlayarak başladı. Sevim, açıklamasının devam eden bölümlerinde Danıştay’ın kararıyla birlikte, Ece Nur Özer özelinden Müslüman kadının kimliği olan başörtüsüne karşı uygulanan yasak, ikna ve sürgün politikalarını protesto etti.

<font size="3"><p align="justify"><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Kızıltepe, sonrasında s&ouml;z&uuml; &Ouml;zg&uuml;r-Der Genel Başkan Yardımcısı Kenan Alpay&rsquo;a bıraktı. Alpay da alınan bu kararla T&uuml;rkiye&rsquo;deki hukuk sisteminin askeri vesayetin uzantısı olduğunun, darbeci d&uuml;zenin devamına ilişkin &ccedil;alıştığının bir kez daha g&ouml;zler &ouml;n&uuml;ne serildiğini belirterek, bu duruma karşı herkesi sorumluluk almaya, bu zihniyeti deşifre etmeye, haklarına ve değerlerine sahip &ccedil;ıkmaya &ccedil;ağırdı. </font></p><p align="justify"><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"></font></p><p align="justify"><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Alpay&rsquo;ın konuşmasının ardından basın a&ccedil;ıklamasını okumak &uuml;zere SABED başkanı &Ouml;mer Sevim s&ouml;z aldı. Sevim a&ccedil;ıklamasına Danıştay&rsquo;ın kararını tanımayarak, gerek meydanlardan, gerekse gazete, dergi ve diğer yayın organlarından bu hukuksuzluğa sessiz kalmayan t&uuml;m duyarlı insanları selamlayarak başladı. Sevim, a&ccedil;ıklamasının devam eden b&ouml;l&uuml;mlerinde Danıştay&rsquo;ın kararıyla birlikte, Ece Nur &Ouml;zer &ouml;zelinden M&uuml;sl&uuml;man kadının kimliği olan baş&ouml;rt&uuml;s&uuml;ne karşı uygulanan yasak, ikna ve s&uuml;rg&uuml;n politikalarını protesto etti.</font></p></font>

Eylemde “Tevhid Adalet Özgürlük” ve “Ulusçu Dayatmaya, Kışla Tipi Eğitime, Başörtüsü Yasağına HAYIR!” pankartları açan katılımcılar, eylem boyunca “Danıştay; Halkın İradesini “Kafes”leyemez !”, “Katsayı Zulmüne Başörtüsü Yasağına HAYIR!”, “Brifingli Yargının Kararını Tanımıyoruz; Katsayı Zulmüne HAYIR!”, “Başörtüsü Açılımı: Ya İkna, Ya Sürgün”, “Ece Nur’lar Başörtüsüyle Okumalı, Kimliğiyle Varolmalıdır”, “Ece Nur’a Sahip Çık!” ve “Bürokratik Oligarşinin Görünen Yüzü:Danıştay” vb. dövizler taşıdılar. Eylemde “Zulme Karşı Omuz Omuza”, “Danıştay Halkı Kafesleyemez” ve “Yaşasın İslami Direnişimiz” sloganları atıldı.

Basın açıklamasının tam metni:

Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği (SABED) Aralık ayı basın açıklaması

<p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Eylemde <font color="#333399">&ldquo;Tevhid Adalet &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;k&rdquo;</font> ve <font color="#333399">&ldquo;Ulus&ccedil;u Dayatmaya, Kışla Tipi Eğitime, Baş&ouml;rt&uuml;s&uuml; Yasağına HAYIR!&rdquo;</font> pankartları a&ccedil;an katılımcılar, eylem boyunca <font color="#333399">&ldquo;Danıştay; Halkın İradesini &ldquo;Kafes&rdquo;leyemez !&rdquo;, &ldquo;Katsayı Zulm&uuml;ne Baş&ouml;rt&uuml;s&uuml; Yasağına HAYIR!&rdquo;</font>,<font color="#333399"> &ldquo;Brifingli Yargının Kararını Tanımıyoruz; Katsayı Zulm&uuml;ne HAYIR!&rdquo;</font>, <font color="#333399">&ldquo;Baş&ouml;rt&uuml;s&uuml; A&ccedil;ılımı: Ya İkna, Ya S&uuml;rg&uuml;n&rdquo;</font>,<font color="#333399"> &ldquo;Ece Nur&rsquo;lar Baş&ouml;rt&uuml;s&uuml;yle Okumalı, Kimliğiyle Varolmalıdır&rdquo;</font>,<font color="#333399"> &ldquo;Ece Nur&rsquo;a Sahip &Ccedil;ık!&rdquo; </font>ve<font color="#333399"> &ldquo;B&uuml;rokratik Oligarşinin G&ouml;r&uuml;nen Y&uuml;z&uuml;:Danıştay&rdquo;</font> vb. d&ouml;vizler taşıdılar. Eylemde<font color="#333399"> &ldquo;Zulme Karşı Omuz Omuza&rdquo;</font>, <font color="#333399">&ldquo;Danıştay Halkı Kafesleyemez&rdquo;</font> ve <font color="#333399">&ldquo;Yaşasın İslami Direnişimiz&rdquo;</font> sloganları atıldı.</font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Basın a&ccedil;ıklamasının tam metni:</font></p><p><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği (SABED) Aralık ayı basın a&ccedil;ıklaması<br /></font></p>

Danıştay ; halkın iradesini “kafes”leyemez !

Açıklamamıza Danıştay’ın İstanbul Barosunun başvurusu üzerine daha önce YÖK’ün kaldırmış olduğu adaletsiz katsayı uygulamasına ilişkin yürütmeyi durdurma kararına tepki göstererek bu kararı tanımadıklarını, yapmış oldukları eylemlerle ortaya koyan başta Özgürder ve Mazlumder olmak üzere; Tokat’lı , Çorum’lu ve Antalya’lı Müslümanlar ile Diyarbakır İmamhatip Lisesi öğrencileri ile Ak Parti İstanbul İl Gençlik Kolları ve karardaki adaletsizliği vurgulayan Vakit, Zaman, Yeni Şafak, Taraf gibi gazeteler ile karara tepki göstererek tanımadıklarını ilan eden diğer basın yayın kuruluşları ile sivil toplum örgütlerine bu onurlu tavırlarından dolayı teşekkür ederek ve yanlarında olduğumuzu bildirerek başlamak istiyoruz.

<p align="left"><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2"><strong>Danıştay ; halkın iradesini &ldquo;kafes&rdquo;leyemez !</strong></font></p><p align="left"><font face="arial,helvetica,sans-serif"><font size="2"><font face="arial,helvetica,sans-serif">A&ccedil;ıklamamıza Danıştay&rsquo;ın İstanbul Barosunun başvurusu &uuml;zerine daha &ouml;nce Y&Ouml;K&rsquo;&uuml;n kaldırmış olduğu adaletsiz katsayı uygulamasına ilişkin y&uuml;r&uuml;tmeyi durdurma kararına tepki g&ouml;stererek bu kararı tanımadıklarını, yapmış oldukları eylemlerle ortaya koyan başta &Ouml;zg&uuml;rder ve Mazlumder olmak &uuml;zere; Tokat&rsquo;lı , &Ccedil;orum&rsquo;lu ve Antalya&rsquo;lı M&uuml;sl&uuml;manlar ile Diyarbakır İmamhatip Lisesi &ouml;ğrencileri ile Ak Parti İstanbul İl Gen&ccedil;lik Kolları ve karardaki adaletsizliği vurgulayan Vakit, Zaman, Yeni Şafak, Taraf gibi gazeteler ile karara tepki g&ouml;stererek tanımadıklarını ilan eden diğer basın yayın kuruluşları ile sivil toplum &ouml;rg&uuml;tlerine bu onurlu tavırlarından dolayı teşekk&uuml;r ederek ve yanlarında olduğumuzu bildirerek başlamak istiyoruz.</font></font></font></p>
Bildiğimiz gibi meslek liselerine, üniversiteye geçiş sınavında koyulan katsayı engeli 28 Şubat darbe sürecinin zorbaca uygulamalarından sadece bir tanesidir. Yasağın asıl hedefi ise hiç kuşku yok ki imam-hatip liselerinde okuyan  kardeşlerimizdir. Danıştay, burada öyle dikkatli davranmıştır ki; katsayı engelini aşmak isteyen başörtülü öğrenciler son sınıfta açık liselere geçmeye başlayınca bunun önüne de geçmiştir. Yine bildiğimiz gibi o günlerde Danıştay, başka bir skandala daha imza atarak  başörtülü bir öğretmeni "kötü örnek" olarak göstermiş ve başarabilse başörtüsünü sokaklarda  bile yasaklama niyetinde olduğunu açığa vurmuştur.
<font face="Arial" size="2">Bildiğimiz gibi meslek liselerine, &uuml;niversiteye ge&ccedil;iş sınavında koyulan katsayı engeli 28 Şubat darbe s&uuml;recinin zorbaca uygulamalarından sadece bir tanesidir. Yasağın asıl hedefi ise hi&ccedil; kuşku yok ki imam-hatip liselerinde okuyan&nbsp; kardeşlerimizdir. Danıştay, burada &ouml;yle dikkatli davranmıştır ki; katsayı engelini aşmak isteyen baş&ouml;rt&uuml;l&uuml; &ouml;ğrenciler son sınıfta a&ccedil;ık liselere ge&ccedil;meye başlayınca bunun &ouml;n&uuml;ne de ge&ccedil;miştir. Yine bildiğimiz gibi o g&uuml;nlerde Danıştay, başka bir skandala daha imza atarak&nbsp; baş&ouml;rt&uuml;l&uuml; bir &ouml;ğretmeni <font color="#333399">&quot;k&ouml;t&uuml; &ouml;rnek&quot;</font> olarak g&ouml;stermiş ve başarabilse baş&ouml;rt&uuml;s&uuml;n&uuml; sokaklarda&nbsp; bile yasaklama niyetinde olduğunu a&ccedil;ığa vurmuştur.</font>
Yine  bildiğimiz gibi aynı dönemde Danıştay'a müracaat ederek katsayı adaletsizliğini sorgulayan velilere YÖK’e başvurmaları salık verilmiştir. Çünkü o zamanlar YÖK darbe geleneğini ve hâkimiyetini eksiksiz sürdürüyordu. Daha sonra eğilimler değişti, darbeciler ve yasakçılar pasifize oldu ve YÖK'ten katsayı adaletsizliğini ortadan kaldıran bir karar aldı. Bunun üzerine Danıştay daha önce almış olduğu kararı hiçe sayarak "Eğitimde bütünlüğün bozulduğu" uydurmasıyla adaleti ve hakkaniyeti hiçe sayarak bu karar alındı.Oysa gencecik evlatlarımızın geleceklerine ipotek koymak ve sınavlarda zulme uğratmak hiç kimsenin hakkı değildir. Halkın adına kullandıkları yetkileri, halkın inançlarına, haklarına ve özgürlüklerine yönelik bir dayatma ve baskı aracına  dönüştürmek de kimsenin hakkı değildir.

Bunlar bunu ilk defa yapmıyorlar; 28 Şubat günlerinde tankları halkın üzerine yürütenler başörtülü kızları üniversitelerden uzaklaştıranlar topyekün savaş çığlıkları atan tuzu kuru kartelci medya artıkları bu oyunları daha önce de yaptılar. Silivri’de yargılananlar bunların belki binde biri yani buzdağının görünen yüzü belki de !
<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Yine&nbsp; bildiğimiz gibi aynı d&ouml;nemde Danıştay'a m&uuml;racaat ederek katsayı adaletsizliğini sorgulayan velilere Y&Ouml;K&rsquo;e başvurmaları salık verilmiştir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; o zamanlar Y&Ouml;K darbe geleneğini ve h&acirc;kimiyetini eksiksiz s&uuml;rd&uuml;r&uuml;yordu. Daha sonra eğilimler değişti, darbeciler ve yasak&ccedil;ılar pasifize oldu ve Y&Ouml;K'ten katsayı adaletsizliğini ortadan kaldıran bir karar aldı. Bunun &uuml;zerine Danıştay daha &ouml;nce almış olduğu kararı hi&ccedil;e sayarak <font color="#333399">&quot;Eğitimde b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n bozulduğu&quot;</font> uydurmasıyla adaleti ve hakkaniyeti hi&ccedil;e sayarak bu karar alındı.Oysa gencecik evlatlarımızın geleceklerine ipotek koymak ve sınavlarda zulme uğratmak hi&ccedil; kimsenin hakkı değildir. Halkın adına kullandıkları yetkileri, halkın inan&ccedil;larına, haklarına ve &ouml;zg&uuml;rl&uuml;klerine y&ouml;nelik bir dayatma ve baskı aracına&nbsp; d&ouml;n&uuml;şt&uuml;rmek de kimsenin hakkı değildir.<br /><br />Bunlar bunu ilk defa yapmıyorlar; 28 Şubat g&uuml;nlerinde tankları halkın &uuml;zerine y&uuml;r&uuml;tenler baş&ouml;rt&uuml;l&uuml; kızları &uuml;niversitelerden uzaklaştıranlar topyek&uuml;n savaş &ccedil;ığlıkları atan tuzu kuru kartelci medya artıkları bu oyunları daha &ouml;nce de yaptılar. Silivri&rsquo;de yargılananlar bunların belki binde biri yani buzdağının g&ouml;r&uuml;nen y&uuml;z&uuml; belki de !<br /></font>
Bunlar daha önce bir çok yerde bir çok defa ortaya çıktılar.Toplumun her kesimini, esnaf - memur demeden fişlediler, insanlarını potansiyel olarak kendilerinin karşısında gördüler, hayatın her alanına müdahale ettiler. Bazen duruma göre  camilerin mahyalarında ortaya çıktılar, bazen 12 yaşındaki Ecenur'u başörtüsü nedeniyle sürgün ettiler, bazen sivil toplum kuruluşlarına tahsis edilmesi gerek salonları işlerine gelmediği için tahsis etmediler, bazen de pimi çekilmiş el bombasını askerin eline verdiler.Her türlü ortamı kendi keyiflerine göre kullanabilmenin hesabından başka bir şey bilmeyen bu zihniyet aslandan kaçan yaban eşeğinden farksızıdır.
<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Bunlar daha &ouml;nce bir &ccedil;ok yerde bir &ccedil;ok defa ortaya &ccedil;ıktılar.Toplumun her kesimini, esnaf - memur demeden fişlediler, insanlarını potansiyel olarak kendilerinin karşısında g&ouml;rd&uuml;ler, hayatın her alanına m&uuml;dahale ettiler. Bazen duruma g&ouml;re&nbsp; camilerin mahyalarında ortaya &ccedil;ıktılar, bazen 12 yaşındaki Ecenur'u baş&ouml;rt&uuml;s&uuml; nedeniyle s&uuml;rg&uuml;n ettiler, bazen sivil toplum kuruluşlarına tahsis edilmesi gerek salonları işlerine gelmediği i&ccedil;in tahsis etmediler, bazen de pimi &ccedil;ekilmiş el bombasını askerin eline verdiler.Her t&uuml;rl&uuml; ortamı kendi keyiflerine g&ouml;re kullanabilmenin hesabından başka bir şey bilmeyen bu zihniyet aslandan ka&ccedil;an yaban eşeğinden farksızıdır.</font>
Biz Sapanca’lı Müslümanlar olarak bu adaletsizliğin karşısında olduğumuzu bir kez daha belirtirken Danıştay’ın bu hukuksuz kararının ancak ve ancak kendisine zarar vereceğini bilmesini istiyoruz. Halkımız bu oyunların artık farkındadır ve bunlara pabuç bırakacak değildir. Bu halkı alınan her karara boyun eğecek yığınlar olarak görenler yanıldıklarını anlayacaklardır. Kendi halkının zararı için hukuksuzluklara imza atanlar kendilerini nerede görmektedirler.Adaletsizliği ve hukuksuzluğu  okuyup durdukları  bir kitapları mı var?
<font face="Arial" size="2">Biz Sapanca&rsquo;lı M&uuml;sl&uuml;manlar olarak bu adaletsizliğin karşısında olduğumuzu bir kez daha belirtirken Danıştay&rsquo;ın bu hukuksuz kararının ancak ve ancak kendisine zarar vereceğini bilmesini istiyoruz. Halkımız bu oyunların artık farkındadır ve bunlara pabu&ccedil; bırakacak değildir. Bu halkı alınan her karara boyun eğecek yığınlar olarak g&ouml;renler yanıldıklarını anlayacaklardır. Kendi halkının zararı i&ccedil;in hukuksuzluklara imza atanlar kendilerini nerede g&ouml;rmektedirler.Adaletsizliği ve hukuksuzluğu&nbsp; okuyup durdukları&nbsp; bir kitapları mı var?</font>
 Bu tür uygulamalarla halkı sindirebileceklerini düşünüyorlar ise çok büyük bir yanılgı içerisindeler. Tarih kendi halkıyla savaşanların yaşadıkları acı mağlubiyetlerle doludur. Müslümanlar hak ve özgürlüklerini her şeye rağmen savunacak kadar onurlu ve kimlik sahibidirler. Müslümanlar Danıştay’ların adaletsizliklerine boyun eğmeyecek kadar basiret sahibidirler.
Yaşasın Müslüman halkın onurlu duruş ve direnişleri.

Unutulmasın ki ; Direniş hayattır; hayat ise Kur’an’dır.
15 yıl önce
hcl&#8217;de çözünmeyen kül tayini
Yorumlar
[İlk yorum yapan siz olun]
328b9a12a4b69c4064f391abbe44d30e@