Sakarya Barosu Başkanı Ali Rıza Acartürk, yeni yapılan hükümet konağı içinde yapımı devam eden adalet sarayının 8 yıldır bitirilememesi nedeniyle adalet hizmetlerinin sağlıklı yürütülemediğini söyledi.
Acartürk, yaptığı açıklamada, depremde yıkılan Adalet Sarayı'nın yerine Camili'de Hükümet Konağı içerisinde Adli ve İdari Yargı Adalet Sarayı'nın yapıldığını kaydetti. Aradan geçen yıllara rağmen söz konusu Hükümet Konağı'nın tamamlanamadığını vurgulayan Acartürk, "8 yılı aşkın süredir bitirilmemiş bulunan adliye sarayı nedeni ile Sakarya'mız bir taraftan önemli atılım ve avantajlarının yitirilmesi yanı sıra adalet hizmetlerinin sağlıklı yürütülebilmesi için gerekli mekan serbestisine kavuşamamıştır. Yıllar önce planlanan hükümet konağının yapımı ve bir bölümünün Adliye Sarayı olarak kullanılması projesi aradan geçen zaman zarfında yeni mahkemelerin kurulması, ihtiyaçların artışı sebebi ile yapılan bölümün yetmeyeceği gerçeğini ortaya çıkarmıştır. Geçtiğimiz yıl Bölge İdare Mahkemesi ve idari yargı birimlerinin mevcut hizmet noktasında kalması bakanlıkça kabul edilmiştir. Ancak gelişen süreçte ortaya çıkan husus adli yargı birimlerinin dahi mevcut hali ile Hükümet konağı içinde ayrılan bölümde yerleşmesinin açılan ve açılması gerekli mahkemeler düşünüldüğünde yerleşimi mümkün görülse bile en çok 3- 4 yıl sonra adli yargı içinde yetersizduruma geleceği açıktır." diye konuştu.
Hükümet konağı içinde yapımı devam eden adliye sarayının bugün için dahi ihtiyaçlara cevap verme kabiliyetinin bulunmadığını ifade eden Acartürk, şunları söyledi: "İdari yargı birimlerinin adliye sarayına yerleşimi mümkun bulunmamakta olup Adalet Bakanlığınca idari yargının mevcut hizmet binasında kalması kararlaştırılmış. Bu arada da idari yargı için bu alana yeni bir bina yapılması gerekliliği ortayı çıkmış bulunmaktadır. Yapılan adliye sarayı adli yargı içinde yetersiz kalacaktır. Şehrimizin gelişen ihtiyaçları ve kurulması gereken mahkemeler dikkate alındığında hükümet konağı içinde ayrılan bölüme adli yargının dahi konuşlanmasında yetersizlikler yaşanacağı gibi en çok 3- 4 yıl içinde adli yargı için yetersiz hale geleceği açıktır. Hükümet konağı içinde ayrılan bölüm alan olarak küçüktür. Toplam kullanım alanı 11 bin metrekaredir. Yeni adliye sarayının salonunun girişi ve seyirci kısımlarının sanık bölümleri iç içe girmiş olması nedeniyle güvenlik açısından sakıncalarının bulunduğu görülmektedir."
Hükümet konaklarında adliyelerin konuşlanmasının, bürokrasi ile bir arada bulunulmasının işleyiş açısından sakıncaları ortaya çıkabileceğini anlatan Acartürk, "Bu durumun yargı bağımsızlığı açısından da sakıncaları ortadadır. Yargının her türlü etkiden uzak olması açısından da bu bir gereklilik olduğu gibi, yargının muhatapları açısından da hükümet konağında olmasının olumsuz psikolojik sonuçları olacağı muhakkaktır. Adliye binalarının ayrı ve müstakil binalarda olmasının yargının her türlü etkiden uzak olması açısından önemi yadsınamaz. Yargının yasama ve yürütme karşısındaki bağımsızlığı kadar bürokrasi ve diğer devlet kurumları ile de ilişkilerinde farklı ve yargının saygınlığına yaraşır mekanlarda hizmet vermesi önem taşımaktadır." dedi.