Sakarya Barosu ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği işbirliği ile 18-19 Mart tarihlerinde Limapark Hotel'de "Uluslararası Mülteci Hukuku” konulu çalıştay yapıldı.
Ülkemizde son yıllarda yaşayan mülteci nüfusunun hızla artması sonucu hukuksal olarak bu alanda hizmet verecek avukatların uzmanlaşması için Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ve Sakarya Barosu Adli Yardım birimi ile ortak bir çalıştay düzenlendi.
Mülteci gerçeği
Açılışta mültecilerin sorunlarına vurgu yapan Av. Alim Mert: “Sakarya Barosu Adli Yardım Bürosu olarak ekonomik nedenlerden dolayı Avukatlık hizmetlerinden yararlanamayan bireylerin gerekli hukuki desteği almaları için çalışıyoruz. Dava başvurusunun yapılmasından sonuçlanmasına kadar ki her aşamada bireylere hukuki yardım sunabilmek için avukatlar görevlendiriyor, Adli Yardım Bürosu çalışmalarını bu şekilde oluşturuyoruz. Özellikle son aylarda gerek ülkemizde gerek şehrimizde hızla artan mülteci nüfusu ile beraber bu alanda ortaya çıkacak sorunlara çözümler oluşturmak amacıyla bu çalıştayı düzenlemeye karar verdik. Mülteci gerçeğini göz ardı edemeyiz” dedi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Av. Güz Gültan, Av. Can Vodina, Öykü Tümer ve Veysel Eşsiz tarafından verilen eğitimde Mülteci Tanımı, Kanunlar Kapsamında Mülteci Statüsünün Belirlenmesi, Haklar ve Yükümlülükler, Adli Yardım gibi konular ele alındı.
Çalıştayın kapanış konuşmasını Baro Başkanı Av. Zafer Kazan yaptı;
Vatansızlık
“Bugün farkındalığımızı canladıracak bir sunum aldık. Mültecilik günümüz dünyasının kanayan bir yarası … “Vatansızlık” kelimesini çok sıkça kullandık bugün … Ne kadar derinden hissettik değil mi? Vatanı olmayan insanları düşündük, konuştuk. Vatansızlığın ne demek olduğunu bir kez daha anladık” dedi.
Hukuk olmazsa kaos olur
Başkan Kazan konuşmasına şöyle devam etti;
“Eğer bir yurtları varsa insanların birlikte huzurlu yaşadığı, orada hukuk var demektir. Bugün mülteci olduğunu konuştuğumuz insanların nerelerden geldiklerine bir bakın. Irak var Suriye var. Yangın yerine dönmüş topraklar var ve o yangının her an vatanımıza sıçrama tehlikesi var”
“Peki, neden bu ülkeler yangın yeri? Çünkü bu ülkelerde hukuk yok, bırakın hukuku kanunu yasası bile yok artık. Yasanın Anayasanın tanınmadığı, totaliter, tek adamla yönetilen topraklarından, vatanlarından kaçıyor insanlar. Çünkü hukukun olmadığı yerde kaos olur, korku olur, savaş olur” diyerek insanların bir arada huzur, barış içinde yaşamasının ancak hukuk ile mümkün olabileceğine vurgu yaptı.
Kimsenin isteyerek vatanını terk etmeyeceğini belirten Başkan Kazan :
“Kaçıyorlar evet ve mülteci olarak ülkemize sığınıyorlar. Çünkü can ve mal güvenlikleri yok. Aksi halde kim ister vatanından kopup ayrılmayı, parça parça diyarlara savrulmayı”şeklinde konuştu.
Hukuksuzluğun sonu mülteciliktir
Tekrar tekrar hukukun önemini vurgulayan Başka Kazan:
“Bugün hukukun önemini bir kez daha anlamalıyız. Umuyorum ki hala ülkemizde aklı selim insanlar vardır. Umuyorum ki ‘Anayasaya uymuyorum, kanunu tanımıyorum’ demenin ne anlama geleceğini, bunun ülkemizi nerelere sürükleyeceğini gören insanlar vardır.
İşte acı örnekleriyle görüyoruz, hukuk tanımayan yasaya uymayan devletlerin sonu felaket, halkının akibeti ise mülteciliktir.
Yeşilin griye, yaşamın ölüme devrildiği bu günlerde hukukun üstünlüğünü bir kez daha tanıma, anlama dileklerimle hepinize teşekkür ediyorum” diyerek sözlerine son verdi.
Çalıştay sonunda sunumlarından dolayı Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği üyelerine plaket ve çiçek takdim edildi.