İslam Dininin insanı insan yapan değerler üzerinde hassasiyetle durduğuna dikkat çeken Sakarya Müftüsü İlyas Serenli, “Hz. Peygamber (s.a.v) bu değerleri bizzat hayatında uygulayarak insanlığa ışık tutmuştur. Günümüz dünyasında maalesef insanlık onuruyla bağdaşmayacak olaylara, cinayetlere, aşağılamalara, temel hak ve hürriyetleri zedeleyen uygulamalara hemen hemen her gün şahit olunmaktadır” diyerek bunu yapanların İslam Dinini tam manasıyla bilmemelerinden kaynaklandığını ifade etti.
Hz. Muhammed’in Miladi 20 Nisan 571 yılında 11 Rebiülevvel’i 12 Rebiülevvel’e bağlayan gece Arabistan’ın Mekke şehrinde dünyaya geldiğini kaydeden Sakarya Müftüsü İlyas Serenli, “Maneviyat merkezi Kabe-i Muazzama’nın nurlandırıldığı Mekke ufukları, yeryüzünün en şanslı şehri olarak böylesine kutlu bir doğuma şahitlik etmiştir. Yeryüzüne dikkat çekici değişiklikleri, ibretli gelişmeleri ve hikmetli işaretleri de beraberinde getiren bu önemli olay, her yıl ülkemizde ve diğer İslam ülkelerinde mütevazi programlarla kutlanmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı; Sevgili Peygamberimiz, Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’in doğumunun sene-i devriyesini, “Kutlu Doğum Haftası” ismi altında 1989 yılından beri kutlamaktadır” dedi.
İnsanlığa gönderilen bütün ilahi mesajlarda insanın manevi şahsiyetinin en önemli öğesi olarak onurun korunmasına özel bir önem verildiğini hatırlatan Serenli, bu çizginin son halkası olan İslam dinin de, insanı insan yapan değerler üzerinde hassasiyetle durduğunu ve Hz. Peygamber’in (s.a.v) bu değerleri bizzat hayatında uygulayarak insanlığa ışık tuttuğunu söyledi. “Günümüz dünyasında maalesef insanlık onuruyla bağdaşmayacak olaylara, cinayetlere, aşağılamalara, temel hak ve hürriyetleri zedeleyen uygulamalara hemen hemen her gün şahit olunmaktadır” diyen Serenli, “Bu sebeple Başkanlığımızca 2013 Yılı Kutlu Doğum Haftası’nda tema olarak ‘Hz. Peygamber ve İnsan Onuru’nun ele alınması karara bağlanmıştır. Hafta boyunca gerçekleştirilecek etkinliklerde, insan haysiyeti ve insan onuru bütün yönleriyle ele alınacaktır” şeklinde konuştu.
“Dinlerin gayesi insanlığın onuru, huzur ve mutluluğudur” diyen Serenli şöyle devam etti; “Dini anlayışa göre insanlık için gerekli olan onur huzur ve mutluluğun sağlanması ve korunması için gerekli beş temel esas vardır. Bunlara olmazsa olmazlar anlamında zarûriyyât-ı diniye denir. Bu beş temel esas şunlardır: 1-Nefsin (canın) korunması, 2-Aklın korunması, 3-Dinin korunması, 4-Neslin korunması, 5-Malın korunması. İnsanoğlunun içinde yaşadığı dünya meseleleri bu beş esasa dayanmaktadır. İslami herhangi bir emir ve yasakta, insanın lehine, kişi ve toplum yararına muhakkak bir fayda görürüz. İbadetler ve haramlar, bir hikmet üzere istenmekte ve neticesinde insanın ebedi hayatı kazanmasına vesile olduğu gibi, dünyada da en değerli ve en onurlu yaşamı sağlamasına matuf olmaktadır. İnsan onuru gündelik hayatın bir parçasıdır. Onurla yaşamak insanın hem hakkı hem vazifesidir. İnsanlar Allah’ın yarattığı üzere istek ve arzularını helal ve yasal yollardan gidermelidir. İnsanın, arzu ve isteklerini sınırsız şekilde doyurması ya da bazı arzularını bastırması yanlıştır ve bu kişinin kendi nefsine zulmüdür. Her onur kırdığımızda ötekinin onuru kadar kendi onurumuzu da zedelemiş oluruz. Onurlu yaşamak için, onurlu yaşatmak şarttır. İşte bu yüzden Kur\'an, insanı yeryüzünde kula kul olmaktan çıkararak yalnızca Allah\'a kul olmaya çağıran ve ona ebedi saadeti bağışlamak için Allah tarafından indirilmiş bir hayat nizamıdır.”
Müftü Serenli açıklamasını şöyle tamamladı; “Kutlu Doğum Haftamızın aziz milletimizin tüm İslam âleminin ve insanlığın Sevgili Peygamberimizi anmaktan ziyade, anlayıp örnek almaya, birlik ve beraberliğe, insanlık aleminin onuruna, barış ve huzuruna vesile olmasını, Cenâb-ı Allah\'tan niyaz ediyorum.”