Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında firari elebaşı Fetullah Gülen ve örgütün sözde "hava kuvvetleri imamı" Adil Öksüz'ün de bulunduğu 86'sı tutuklu, 224 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, özel hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları, sanık yakınları ile müşteki 15 Temmuz Camili Mahallesi Muhtarı Yunus Özçelik katıldı.
Duruşmada, tutuklu sanık Adem Kapucu, mahkeme başkanının "ByLock" tespit tutanağındaki isimleri tanıyıp tanımadığını sorusuna, listedekilerden birini tanıdığı yanıtını verdi.
Bu kişinin yüzbaşı rütbesindeki K.Ç. olduğunu belirten sanık Kapucu, "Jandarma Genel Komutanlığı'nda yüzbaşı rütbesinde olup Tunceli'de görev yaptığım sırada o da Tunceli'de görevliydi. Öte yandan 'ByLock' programı vasıtasıyla ne K.Ç. ile ne de başkasıyla görüşme yapmadım. Bu yöndeki iddiaları reddediyorum." diye konuştu.
Daha sonra bir kısım sanık avukatı Murat Bolat'ın duruşmaya getirdiği görüntülerin izlenmesinin ardından söz verilen tutuklu sanık Burhan Kılınç, şöyle konuştu:
"Bu kamera görüntülerinde ben yokum ancak söylemek istediğim odur ki sivil giysili şahıs o gece benim bulunduğum B Kapısı'ndan ve bana komiser olduğunu söyleyerek içeri girmiştir. Bu şahsın girişini engellemedim. Bunun görüntüleri yani B Kapısı'nın görüntüleri kayıptır. Ancak bu şahıs içeriye girdikten sonra bugün izlediğimiz kamera görüş açısına yakalanmıştır."
Daha sonra dinlenilen tutuksuz sanık Y.K'nın savunma tanığı V.A, ifadesinde Karaman hattında minibüs şoförü olduğunu söyledi.
15 Temmuz gecesi saat 22.15 sıralarında sanıklardan Y.K'nın "Askeriyeye gitmek istiyorum, nasıl gidebilirim?" diye sorduğunu aktaran tanık V.A, şu ifadeleri kullandı:
"Anladığım kadarıyla Kaynarca yolundaki Elmasağa Kışlası'na gitmek istiyordu. 'Belediye otobüsü saat 23.00 sıralarında o istikametten geçiş yapar.' dedim, saati duyunca gitmekten vazgeçtiğini söyledi. İşim bitince o taraftaki istasyondan akaryakıt alacağımı, sonra kendisini bırakabileceğimi söyledim ve minibüse bindi. Yola çıktık belli bir süre geçince babam aradı, haberlerde gördüğü olayları anlattı. Yolcuları indirince 'Kimsin ve bu saatte ne işin var?' diye sordum, kendisi bana 'Oranın görevlisiyim, alarm verildi, acil çağrı yapıldı, bu nedenle kışlaya gitmek zorunda kaldım.' dedi. Kışlaya geldik, kendisini indirdim."
Mahkeme heyeti, duruşmaya yarına kadar ara verdi.