Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Selvi, SakaryaRehberim.com'a "Tarihte, Adapazarı'nda ticari ve sosyal hayat" konusunda açıklamalarda bulundu.
Selvi'nin, Sakarya ve Adapazarı tarihi üzerine birçok çalışması bulunuyor. Özellikle 2. Meşrutiyet ve Milli Mücadele Dönemi, Adapazarı tarihi ve iktisadi hayatı üzerine makaleleri yayınlandı. Selvi, Yakınçağ Tarihi ve Ermeni Sorunu üzerine de birçok çalışma yaptı. Yayınlanmış 10 kitabı ve 30'a yakın makalesi var.
Selvi röportajda öncelikle, Sakarya'nın tarihi coğrafyası hakkında bilgi verdi. Sakarya'nın insanların yaşaması için oldukça elverişli olduğunu ve bir cazibe merkezi olduğunu söyleyen Selvi, "Önceki dönemler için bu söylediklerimiz geçerli değil, çünkü Sakarya önceleri bataklıktan ibaretti" dedi.
Şehrin doğuşunun, 19. yüzyılda canlanan ticari hayatla birlikte, çevre köylerden mallarını adadaki pazarda satmak için gelen vatandaşların şehri hareketlendirmesine indirgeyen Selvi, "Adapazarı'nın tarihi noktalarından biri, Osmanlı Dönemi'nde bölgeye yerleştirilen göçmenlerin şehirde yaptığı değişikliklerdi, diğeri ise 1902 yılında tren yolunun bölgeye kadar uzatılmasıydı" dedi.
Adapazarı İslam Ticaret Bankası'nın ilk binasının hâlen Ağa Cami karşısında olduğunu söyleyen Selvi, bankanın farklı kökenlerden gelen 13 müslüman tüccar tarafından ticari hareketliliğin bir gereği olarak kurulduğunu söyledi.
Osmanlı Devleti'nin liberal politikası gereği yabancı yatırımcıların kolaylıkla bölgede ticaret yapabildiğini belirtti. Şu anda kullanılan mahalle isimlerinin de bölgedeki ticari hareketlilik sonucu belirlendiğini söyledi.
Depremlerin Adapazarı'nı sürekli geriye çektiğini söyleyen Selvi sözlerine şöyle devam etti, "Eğer bu depremler yaşanmasaydı Adapazarı Türkiye'nin en büyük ticari yatırım merkezlerinden biri olacaktı."
Adapazarı'ndaki tarihi projeleri anlatırken, Sapanca Gölü'nde bulunan deniz kabuklarının aslında, Sapanca Gölü'nün İzmit Körfezi'nden Marmara Denizi'ne bağlı olduğunun bir göstergesi olabileceğine değindi.
Selvi, son olarak sözlerine şunları ekledi, "Ama her şeyden önce yapmamız gereken şey milli patentli ürünler üretmek, ülkemizin geleceği de buradadır diye düşünüyorum."