Şaşırtan Mahkeme Kararı!
Bağ-Kur emeklisi siroz hastası Kadriye Çalışkan, 2002 yılında siroz hastalığına yakalandı. Hastalığının ilerlemesi üzerine İstanbul'da özel bir hastanede 11 Nisan 2007 tarihinde karaciğer nakli yapıldı. 12 saat süren ve başarılı bir operasyonla sağlığına kavuşan Çalışkan, toplam 115 bin YTL tedavi masrafı yaptı. Masrafını almak için Bağ-Kur'a giden Çalışkan'a ancak 10 bin YTL ödeme yapıldı. Çalışkan, tedavi masrafının tamamının karşılanması için Sakarya İş Mahkemesi'nde dava açtı. 5 Mart 2008 tarihinde sonuçlanan davada mahkeme, tedavinin aciliyet gerektirmediğine kanaat getirerek masrafların 10 bin YTL'lik kısmının ödenmesine karar verdi.
Kadriye Çalışkan (55) hastalığının son aşamada olduğu ve doktorların hayatını devam ettirebilmesi için organ naklinin gerçekleşmesinin şart olduğunu söyledi. Çalışkan'ın yakın akrabalarından karaciğer nakli için yapılan testlerin olumsuz çıkması üzerine, gerekli organın bulunması için tüm sağlık kuruluşlarına başvuru yaptıklarını anlatan çalışkan, "Umut verici haber yıllar sonra, 11 Nisan 2007 tarihinde Florance Nightingale Hastanesi'nden geldi. Uygun organ bulunduğu belirtildi. Hastane karaciğer nakli ameliyatı için 115 bin YTL para talep etti. Bu büyük miktarı borç alarak büyük zorluklar içerisinde temin ettikten sonra banka aracılığı ile hastaneye yatırdık" dedi.
Kadriye Çalışkan'ın oğlu İlker Çalışkan, "Annemin hayatta kalması bu ameliyata bağlıydı. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yatarken, organ sırası bekleyen birçok hastanın yataklarında öldüklerini gördük" diye konuştu.
Avukat Özgür Akın ise, ameliyatın aciliyetten kaynaklandığını belirtti. Uygun, kadavra donörün bulunmuş olmasına rağmen, hastaya Devlet Hastanesi'nde sıra bekle demenin, "sıra beklerken öl demekle" aynı anlama geleceğini ifade eden Özgür, bu durumda yaşam hakkının ihlal edildiğini kaydetti. Akın, Bağ-Kur'un 7. maddesi gereğince durumun aciliyet teşkil ettiğinden özel sağlık kuruluşu olmasına rağmen Bağ-Kur Genel Müdürlüğü'nün masrafları tamamen karşılaması gerektiğini kaydetti.
![<p><font face="verdana,geneva" size="2">Kadriye Çalışkan (55) hastalığının son aşamada olduğu ve doktorların hayatını devam ettirebilmesi için organ naklinin gerçekleşmesinin şart olduğunu söyledi. Çalışkan'ın yakın akrabalarından karaciğer nakli için yapılan testlerin olumsuz çıkması üzerine, gerekli organın bulunması için tüm sağlık kuruluşlarına başvuru yaptıklarını anlatan çalışkan, <font color="#cc0000">"Umut verici haber yıllar sonra, 11 Nisan 2007 tarihinde Florance Nightingale Hastanesi'nden geldi. Uygun organ bulunduğu belirtildi. Hastane karaciğer nakli ameliyatı için 115 bin YTL para talep etti. Bu büyük miktarı borç alarak büyük zorluklar içerisinde temin ettikten sonra banka aracılığı ile hastaneye yatırdık" </font>dedi. </font></p><p><font face="verdana,geneva" size="2">Kadriye Çalışkan'ın oğlu İlker Çalışkan, <font color="#cc0000">"Annemin hayatta kalması bu ameliyata bağlıydı. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yatarken, organ sırası bekleyen birçok hastanın yataklarında öldüklerini gördük"</font> diye konuştu. </font></p><p><font face="verdana,geneva" size="2"></font></p><p><font face="verdana,geneva" size="2">Avukat Özgür Akın ise, ameliyatın aciliyetten kaynaklandığını belirtti. Uygun, kadavra donörün bulunmuş olmasına rağmen, hastaya Devlet Hastanesi'nde sıra bekle demenin, <strong>"sıra beklerken öl demekle"</strong> aynı anlama geleceğini ifade eden Özgür, bu durumda yaşam hakkının ihlal edildiğini kaydetti. Akın, Bağ-Kur'un 7. maddesi gereğince durumun aciliyet teşkil ettiğinden özel sağlık kuruluşu olmasına rağmen Bağ-Kur Genel Müdürlüğü'nün masrafları tamamen karşılaması gerektiğini kaydetti. </font></p>](/_next/image?url=https%3A%2F%2Fsrcdn.sakaryarehberim.net%2Fpictures%2Fhaber_detay%2Fresim8467.jpg&w=3840&q=75 "<p><font face=\"verdana,geneva\" size=\"2\">Kadriye Çalışkan (55) hastalığının son aşamada olduğu ve doktorların hayatını devam ettirebilmesi için organ naklinin gerçekleşmesinin şart olduğunu söyledi. Çalışkan'ın yakın akrabalarından karaciğer nakli için yapılan testlerin olumsuz çıkması üzerine, gerekli organın bulunması için tüm sağlık kuruluşlarına başvuru yaptıklarını anlatan çalışkan, <font color=\"#cc0000\">"Umut verici haber yıllar sonra, 11 Nisan 2007 tarihinde Florance Nightingale Hastanesi'nden geldi. Uygun organ bulunduğu belirtildi. Hastane karaciğer nakli ameliyatı için 115 bin YTL para talep etti. Bu büyük miktarı borç alarak büyük zorluklar içerisinde temin ettikten sonra banka aracılığı ile hastaneye yatırdık" </font>dedi. </font></p><p><font face=\"verdana,geneva\" size=\"2\">Kadriye Çalışkan'ın oğlu İlker Çalışkan, <font color=\"#cc0000\">"Annemin hayatta kalması bu ameliyata bağlıydı. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yatarken, organ sırası bekleyen birçok hastanın yataklarında öldüklerini gördük"</font> diye konuştu. </font></p><p><font face=\"verdana,geneva\" size=\"2\"></font></p><p><font face=\"verdana,geneva\" size=\"2\">Avukat Özgür Akın ise, ameliyatın aciliyetten kaynaklandığını belirtti. Uygun, kadavra donörün bulunmuş olmasına rağmen, hastaya Devlet Hastanesi'nde sıra bekle demenin, <strong>"sıra beklerken öl demekle"</strong> aynı anlama geleceğini ifade eden Özgür, bu durumda yaşam hakkının ihlal edildiğini kaydetti. Akın, Bağ-Kur'un 7. maddesi gereğince durumun aciliyet teşkil ettiğinden özel sağlık kuruluşu olmasına rağmen Bağ-Kur Genel Müdürlüğü'nün masrafları tamamen karşılaması gerektiğini kaydetti. </font></p>")