Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Dağlık Karabağ'daki işgal sona ermeden Ermenistan sınır kapısının açılmaması gerektiğini belirterek, "Büyük felaket Ermeni literatüründe soykırımdan daha ağır bir sözdür, HZ. İsa'nın çarmıha gerilmesine telmih vardır" dedi.
Nikaha katılmak için Sakarya'ya gelen SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, partisinin il teşkilatını ziyaret etti. Burada Türkiye gündemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, "Obama geldiğinde 5 konuda istekte bulunacağını söyledik. Biz bunlardan 2 tanesinin altını çizdik. Bunlardan bir tanesi, Amerika askerlerinin Türkiye'den çıkarılmasıydı. İkinci ise Türkiye'nin Afganistan'a muharip asker göndermesiydi. Bunlara uyanık olun, kanmayın dedik. Ama maalesef televizyonda Erdoğan, Amerikan askerlerinin Türk topraklarını geçebileceğini söyledi. Yönetimde parlamentoda biz olsaydık, bunu teklif dahi edilemezdi" diye konuştu.
NATO Genel Sekreterliği seçiminde Türkiye'nin başarılı olamadığını savunan Kurtulmuş, "NATO Genel Sekreterliği seçimine gelince. Sayın Başbakan, Rasmussen birkaç nedenden dolayı seçilemez dedi. Birincisi Danimarka'da Peygamber Efendimize saygısızlık içeren karikatürler çizildi. Buna karşı bir şey yapılmadı, önce özür dilesinler, bir de Roj TV Danimarka'da yayın yapıyor bunu kaldırsınlar dedi. Biz de çok doğru söylüyorsunuz dedik. Buna devam edin dedik. Öyle bir süreç yaşandık ki, Sayın Başbakan bunu söylerken Cumhurbaşkanı başka bir şey söylüyor. NATO Genel Sekreterliği gibi önemli konuda dahi maalesef Türkiye'yi yönetenler ortak bir eğilim içinde olmadı. Kaldı ki NATO Genel Sekreterliği pat diye önümüze çıkmadı. Hükümet 1 sene içinde hazırlık yapmalıydı. Fransa, Rasmussen'in genel sekreterliği olması için en fazla baskı yapan ülkedir. Fransa'nın NATO'nun askeri tarafına dönmesi Türkiye tarafından veto edilebilirdi. Türkiye bunu da kullanmamıştır. Yani hiçbir şey almadan hepsini vermişti. Bir de efelenmiştir. Davost'aki Şimon Perez'e karşı yapılan o haddini bildirme ne kadar olumlu bir imaj oluşturduysa, Rassmusen konusunda ortaya konulan tavırsa ise üzülerek ifade diyorum ki o kadar üzüntü verici tavırdı. Olumsuz bir imaj ortaya çıkarmıştır. Özür yerine Rasmussen İstanbul'da Sultan Ahmed'e bakarak dedi ki karikatür çizildi ama ne yapalım, bunlar bizde basın özgürlüğü kapsamında görülür. Özür dilemek şöyle dursun nerdeyse karikatürleri destekledi. Türkiye, NATO Genel Sekreterliği konusunda kandırılmıştır, aldatılmıştır" şeklinde konuştu.
![<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">NATO Genel Sekreterliği seçiminde Türkiye'nin başarılı olamadığını savunan Kurtulmuş,<font color="#333399"> "NATO Genel Sekreterliği seçimine gelince. Sayın Başbakan, Rasmussen birkaç nedenden dolayı seçilemez dedi.<strong> Birincisi Danimarka'da Peygamber Efendimize saygısızlık içeren karikatürler çizildi.</strong> Buna karşı bir şey yapılmadı, önce özür dilesinler, bir de Roj TV Danimarka'da yayın yapıyor bunu kaldırsınlar dedi. Biz de çok doğru söylüyorsunuz dedik. Buna devam edin dedik. Öyle bir süreç yaşandık ki, Sayın Başbakan bunu söylerken Cumhurbaşkanı başka bir şey söylüyor. NATO Genel Sekreterliği gibi önemli konuda dahi maalesef Türkiye'yi yönetenler ortak bir eğilim içinde olmadı. Kaldı ki NATO Genel Sekreterliği pat diye önümüze çıkmadı. Hükümet 1 sene içinde hazırlık yapmalıydı. Fransa, Rasmussen'in genel sekreterliği olması için en fazla baskı yapan ülkedir. Fransa'nın NATO'nun askeri tarafına dönmesi Türkiye tarafından veto edilebilirdi. Türkiye bunu da kullanmamıştır. Yani hiçbir şey almadan hepsini vermişti. Bir de efelenmiştir. Davost'aki Şimon Perez'e karşı yapılan o haddini bildirme ne kadar olumlu bir imaj oluşturduysa, Rassmusen konusunda ortaya konulan tavırsa ise üzülerek ifade diyorum ki o kadar üzüntü verici tavırdı. Olumsuz bir imaj ortaya çıkarmıştır. Özür yerine Rasmussen İstanbul'da Sultan Ahmed'e bakarak dedi ki karikatür çizildi ama ne yapalım, bunlar bizde basın özgürlüğü kapsamında görülür. Özür dilemek şöyle dursun nerdeyse karikatürleri destekledi. Türkiye, NATO Genel Sekreterliği konusunda kandırılmıştır, aldatılmıştır"</font> şeklinde konuştu.<br /></font>](/_next/image?url=https%3A%2F%2Fsrcdn.sakaryarehberim.net%2Fpictures%2Fhaber_detay%2Fresim21026.jpg&w=3840&q=75 "<font face=\"arial,helvetica,sans-serif\" size=\"2\">NATO Genel Sekreterliği seçiminde Türkiye'nin başarılı olamadığını savunan Kurtulmuş,<font color=\"#333399\"> "NATO Genel Sekreterliği seçimine gelince. Sayın Başbakan, Rasmussen birkaç nedenden dolayı seçilemez dedi.<strong> Birincisi Danimarka'da Peygamber Efendimize saygısızlık içeren karikatürler çizildi.</strong> Buna karşı bir şey yapılmadı, önce özür dilesinler, bir de Roj TV Danimarka'da yayın yapıyor bunu kaldırsınlar dedi. Biz de çok doğru söylüyorsunuz dedik. Buna devam edin dedik. Öyle bir süreç yaşandık ki, Sayın Başbakan bunu söylerken Cumhurbaşkanı başka bir şey söylüyor. NATO Genel Sekreterliği gibi önemli konuda dahi maalesef Türkiye'yi yönetenler ortak bir eğilim içinde olmadı. Kaldı ki NATO Genel Sekreterliği pat diye önümüze çıkmadı. Hükümet 1 sene içinde hazırlık yapmalıydı. Fransa, Rasmussen'in genel sekreterliği olması için en fazla baskı yapan ülkedir. Fransa'nın NATO'nun askeri tarafına dönmesi Türkiye tarafından veto edilebilirdi. Türkiye bunu da kullanmamıştır. Yani hiçbir şey almadan hepsini vermişti. Bir de efelenmiştir. Davost'aki Şimon Perez'e karşı yapılan o haddini bildirme ne kadar olumlu bir imaj oluşturduysa, Rassmusen konusunda ortaya konulan tavırsa ise üzülerek ifade diyorum ki o kadar üzüntü verici tavırdı. Olumsuz bir imaj ortaya çıkarmıştır. Özür yerine Rasmussen İstanbul'da Sultan Ahmed'e bakarak dedi ki karikatür çizildi ama ne yapalım, bunlar bizde basın özgürlüğü kapsamında görülür. Özür dilemek şöyle dursun nerdeyse karikatürleri destekledi. Türkiye, NATO Genel Sekreterliği konusunda kandırılmıştır, aldatılmıştır"</font> şeklinde konuştu.<br /></font>")
Ermenistan sınır kapısının mevcut koşullar çerçevesinde açılmaması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, "Ermeni sınır kapsının açılması meselesine gelince. Ortada 24 Nisan Obama'nın yaptığı bir konuşma var. Bize dedi ki bu konuları halledeceğiz hiç merak etmeyin. Ayağının tozuyla gider gitmez. Orada büyük felaket lafını söyledi. Büyük felaket Ermeni literatüründe soykırımdan daha ağır bir sözdür. Çok büyük bir felaket olmuştur, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesine telmih vardır. Türkiye Ermeni sınır kapısını açacak, yapılan pazarlık bu. Ama ne Obama bizi rahatlatacak bir şey söylüyor ne de Ermeni diasporası bu konuda geri adım atıyor. Maalesef başbakan ve cumhurbaşkanı yine farklı davrandı. Türkiye, bu konuda Amerika yönetimi tarafından kandırıldı ve aldatıldı. Önümüzdeki günlerde Türkiye'yi ciddi sıkıntı bekliyor. Bu Ermeni meselesi nedeniyle. Bize soykırımdan bahseden egemen güçler, başlarını kaldırıp baksınlar daha dün olan Hocalı katliamına. Azeri kardeşlerimiz dünya gözü önünde katledildi. Hiç kimsenin kılı kıpırdamadı. Öncelikle bu katliamı görün. Birleşmiş Milletler statüsüne göre Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ Ermenistan işgali altında. Evet Ermenistan sınır kapısını açalım. Önce Ermenistan Dağlık Karabağ'daki işgali sona erdirsin. Ben yeni dostlar edineceğim diye benim ebedi ve ezeli ırktaşım olan Azerileri küçük düşüreceğim ve onların topraklarını işgal eden ülkeyle hiç bir problem yokmuş gibi işbirliği yapacağım. Böyle birşey olmaz" dedi.
Kurtulmuş daha sonra parti görevlisinin nikahına gitmek için Sapanca ilçesine harekete etti.
![<font face="Arial" size="2">Ermenistan sınır kapısının mevcut koşullar çerçevesinde açılmaması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş,<font color="#333399"> "Ermeni sınır kapsının açılması meselesine gelince. Ortada 24 Nisan Obama'nın yaptığı bir konuşma var. Bize dedi ki bu konuları halledeceğiz hiç merak etmeyin. Ayağının tozuyla gider gitmez. Orada büyük felaket lafını söyledi. Büyük felaket Ermeni literatüründe soykırımdan daha ağır bir sözdür. Çok büyük bir felaket olmuştur, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesine telmih vardır. Türkiye Ermeni sınır kapısını açacak, yapılan pazarlık bu. Ama ne Obama bizi rahatlatacak bir şey söylüyor ne de Ermeni diasporası bu konuda geri adım atıyor. Maalesef başbakan ve cumhurbaşkanı yine farklı davrandı. Türkiye, bu konuda Amerika yönetimi tarafından kandırıldı ve aldatıldı. Önümüzdeki günlerde Türkiye'yi ciddi sıkıntı bekliyor. Bu Ermeni meselesi nedeniyle. Bize soykırımdan bahseden egemen güçler, başlarını kaldırıp baksınlar daha dün olan Hocalı katliamına. Azeri kardeşlerimiz dünya gözü önünde katledildi. Hiç kimsenin kılı kıpırdamadı. Öncelikle bu katliamı görün. Birleşmiş Milletler statüsüne göre Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ Ermenistan işgali altında. Evet Ermenistan sınır kapısını açalım. Önce Ermenistan Dağlık Karabağ'daki işgali sona erdirsin. Ben yeni dostlar edineceğim diye benim ebedi ve ezeli ırktaşım olan Azerileri küçük düşüreceğim ve onların topraklarını işgal eden ülkeyle hiç bir problem yokmuş gibi işbirliği yapacağım. Böyle birşey olmaz"</font> dedi.<br /><br />Kurtulmuş daha sonra parti görevlisinin nikahına gitmek için Sapanca ilçesine harekete etti. </font>](/_next/image?url=https%3A%2F%2Fsrcdn.sakaryarehberim.net%2Fpictures%2Fhaber_detay%2Fresim21027.jpg&w=3840&q=75 "<font face=\"Arial\" size=\"2\">Ermenistan sınır kapısının mevcut koşullar çerçevesinde açılmaması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş,<font color=\"#333399\"> "Ermeni sınır kapsının açılması meselesine gelince. Ortada 24 Nisan Obama'nın yaptığı bir konuşma var. Bize dedi ki bu konuları halledeceğiz hiç merak etmeyin. Ayağının tozuyla gider gitmez. Orada büyük felaket lafını söyledi. Büyük felaket Ermeni literatüründe soykırımdan daha ağır bir sözdür. Çok büyük bir felaket olmuştur, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesine telmih vardır. Türkiye Ermeni sınır kapısını açacak, yapılan pazarlık bu. Ama ne Obama bizi rahatlatacak bir şey söylüyor ne de Ermeni diasporası bu konuda geri adım atıyor. Maalesef başbakan ve cumhurbaşkanı yine farklı davrandı. Türkiye, bu konuda Amerika yönetimi tarafından kandırıldı ve aldatıldı. Önümüzdeki günlerde Türkiye'yi ciddi sıkıntı bekliyor. Bu Ermeni meselesi nedeniyle. Bize soykırımdan bahseden egemen güçler, başlarını kaldırıp baksınlar daha dün olan Hocalı katliamına. Azeri kardeşlerimiz dünya gözü önünde katledildi. Hiç kimsenin kılı kıpırdamadı. Öncelikle bu katliamı görün. Birleşmiş Milletler statüsüne göre Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ Ermenistan işgali altında. Evet Ermenistan sınır kapısını açalım. Önce Ermenistan Dağlık Karabağ'daki işgali sona erdirsin. Ben yeni dostlar edineceğim diye benim ebedi ve ezeli ırktaşım olan Azerileri küçük düşüreceğim ve onların topraklarını işgal eden ülkeyle hiç bir problem yokmuş gibi işbirliği yapacağım. Böyle birşey olmaz"</font> dedi.<br /><br />Kurtulmuş daha sonra parti görevlisinin nikahına gitmek için Sapanca ilçesine harekete etti. </font>")
