SP: Ülkemizin Ayrımcılık Konusunda Sicili İyi Değil

Saadet Partisi Adapazarı İlçe Başkanı Eyüp Yıldırım, dünya insan hakları günü dolayısı ile toplantıda şu açıklamalarda bulundu.

Yıldırım, "Tüm vatandaşların, memleketin her köşesinde, bu ülkenin tüm nimetlerinden faydalanamadığını ifade ederek, ülkemizde vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım gözetmemek ve adaletin insan haklarına anlam kazandıran en temel unsurlardan biri olduğu anlayışı, başta anayasamız olmak üzere, milli mevzuatımızda açıkça benimsenmiştir'. dedi.

Yıldırım, açıklamasını şöyle sürdürdü: Uluslararası insan hakları sözleşmelerinin her türlü ayrımcılığı yasaklamasına rağmen hiçbir ülkenin bu konudaki sicilinin iyi olmadığı gerçeğinin kabul edilmeli.

Günümüzde çok sayıda insan, maalesef, çeşitli nedenlerle ayrımcılığa maruz kalmaya devam etmekte, hatta insanoğlunun yakın geçmişte büyük acılar yaşamasına sebep olan ırkçılık, yabancı düşmanlığı, hoşgörüsüzlük gibi hastalıklar tekrar nüksetme eğilimi göstermektedir. Dünyada bazı çevrelerin popülist güdülerle, insanlığın müşterek değer ve ilkeleriyle açıkça çelişen bu tarz eğilimleri körüklemeleri de bilhassa düşündürücü ve üzücüdür. Neticede, her türlü etnik-dini ayrımcılık ve aşırılıkla mücadelenin sadece bir hedef olmadığı, aksine milletlerin huzur ve refah içinde yaşamalarının temel yapı taşını teşkil ettiği her daim hatırda tutulmalıdır.

Ayrımcılıkla mücadele için öncelikle demokratik, şeffaf, sorumluluk bilincine sahip, hesap veren, hukukun üstünlüğü ilkesine gönülden bağlı olan, katılımcı ve çoğulcu yönetimler gereklidir. Bireylerin ihtiyaç ve taleplerine duyarlı davranılması, ayrımcılığın önlenmesinde ve ortadan kaldırılmasında temel öneme sahiptir. Bu hedef istikametinde, yönetimlerin yanı sıra medyaya ve sivil toplum kuruluşlarına da önemli görevler düştüğü muhakkaktır. Medya ve sivil  toplum kuruluşları, ayrımcılıkla mücadeleye yönelik girişim ve gayretlerin hayata geçirilmesinde yönetimlerin vazgeçilmez ortakları olarak benimsenmelidir. Bireysel farklılıklarımız zenginliğimiz, ortak kimliğimiz ise gücümüzdür. Milletimizin doğal hasletleri arasında yer alan hoşgörü ve çeşitliliğe saygının, siyasi ve toplumsal kültürümüzün vazgeçilmez boyutu haline getirilmesi, insan hakları alanındaki ilerici ve iyileştirici düzenlemelerin devam ettirilmesiyle mümkün olabilecektir. Devletimiz ve milletimiz bu amaca ulaşmada gerekli iradeye sahiptir.

Sahibi olduğumuz medeniyet, evrensel insan hakları beyannamesini Peygamberimizin veda hutbesi ile ilan etmiştir. Avrupa sosyal ilimlerde çok geride kalmış, teknik bilimlerdeki ilerlemenin vermiş olduğu gücü zulum için yıllarca kullanmıştır. 61 yıl önce zulumler dayanılmaz hal alınca insan hakları beyannamesi ilan edilmiş ve kabul görmüştür. Bizim Avrupa medeniyetinden alacağımız sosyal ilimler değil teknik ilimlerdir. Yıllardır teknik bilimlerden daha fazla sosyal bilimlerin taklit edilmesi bu acı tabloyu önümüze getirmiştir
<font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Ayrımcılıkla m&uuml;cadele i&ccedil;in &ouml;ncelikle demokratik, şeffaf, sorumluluk bilincine sahip, hesap veren, hukukun &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; ilkesine g&ouml;n&uuml;lden bağlı olan, katılımcı ve &ccedil;oğulcu y&ouml;netimler gereklidir. Bireylerin ihtiya&ccedil; ve taleplerine duyarlı davranılması, ayrımcılığın &ouml;nlenmesinde ve ortadan kaldırılmasında temel &ouml;neme sahiptir. Bu hedef istikametinde, y&ouml;netimlerin yanı sıra medyaya ve sivil toplum kuruluşlarına da &ouml;nemli g&ouml;revler d&uuml;şt&uuml;ğ&uuml; muhakkaktır. Medya ve sivil&nbsp; toplum kuruluşları, ayrımcılıkla m&uuml;cadeleye y&ouml;nelik girişim ve gayretlerin hayata ge&ccedil;irilmesinde y&ouml;netimlerin vazge&ccedil;ilmez ortakları olarak benimsenmelidir. Bireysel farklılıklarımız zenginliğimiz, ortak kimliğimiz ise g&uuml;c&uuml;m&uuml;zd&uuml;r. Milletimizin doğal hasletleri arasında yer alan hoşg&ouml;r&uuml; ve &ccedil;eşitliliğe saygının, siyasi ve toplumsal k&uuml;lt&uuml;r&uuml;m&uuml;z&uuml;n vazge&ccedil;ilmez boyutu haline getirilmesi, insan hakları alanındaki ilerici ve iyileştirici d&uuml;zenlemelerin devam ettirilmesiyle m&uuml;mk&uuml;n olabilecektir. Devletimiz ve milletimiz bu amaca ulaşmada gerekli iradeye sahiptir. <br /></font><br /><font face="arial,helvetica,sans-serif" size="2">Sahibi olduğumuz medeniyet, evrensel insan hakları beyannamesini Peygamberimizin veda hutbesi ile ilan etmiştir. Avrupa sosyal ilimlerde &ccedil;ok geride kalmış, teknik bilimlerdeki ilerlemenin vermiş olduğu g&uuml;c&uuml; zulum i&ccedil;in yıllarca kullanmıştır. 61 yıl &ouml;nce zulumler dayanılmaz hal alınca insan hakları beyannamesi ilan edilmiş ve kabul g&ouml;rm&uuml;şt&uuml;r. Bizim Avrupa medeniyetinden alacağımız sosyal ilimler değil teknik ilimlerdir. Yıllardır teknik bilimlerden daha fazla sosyal bilimlerin taklit edilmesi bu acı tabloyu &ouml;n&uuml;m&uuml;ze getirmiştir<br /></font>
14 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]
960e836b98c98365d7d8a55d46c75b32@