Sakarya Vatan Hastanesi Başhekimi Dursun Bostancı, çocukların serinlemek için girdikleri şehir merkezlerinde bulunan süs havuzlarının umumi tuvalet kadar mikrop barındırdığını söyledi. Şehir merkezinde bütün kirlilik unsurlarına açık olan havuz suyunun göz, kulak, bağırsak iltihapları yanı sıra bulaşıcı hastalıklara da sebep olabileceğini belirten Bostancı, "Bu havuzlar birer mikrop yuvasından farksız. Tuvalet kadar pis. Ayrıca bulaşıcı hastalık taşıyan bir kişinin girdiği bu havuza başkalarının da girmesi, bulaşıcı hastalıkların hızla yayılmasına sebep oluyor. Hepatit-A ve verem mikrobu bu şekilde kolaylıkla yayılabilir. Ayrıca bu havuzların derinliğinin az olması sebebiyle balıklama atlanılması çok tehlikeli." dedi.
Süs havuzlarının suyunun uzun zaman değiştirilmediğini ve dezenfekte edilmediğinin altını çizen Bostancı, bu sebeple kirlilik oranının sürekli arttığını ifade etti. Süs havuzlarında ağır metal kirlenmesinin de yoğun olarak görüldüğünü kaydeden Bostancı; şu bilgileri verdi: "Havuz çevresinden geçen araçların egzoz dumanı, yağ ve diğer kimyasal parçalar tozla birlikte havuza karışıyor. Suda yüksek oranda ağır metal kirlenmesine yol açıyor. Havuza giren çocukta bunu ağız yoluyla vücuduna alıyor. Bu durum ileri ki zamanlarda tedavisi çok güç yada mümkün olmayan hastalıklara sebep oluyor. 5 dakikalık bir eğlence için ciddi bir risk alınıyor."
Bu konunun ciddiye alınması ve zabıta memurlarının devriye gezerek çocukları havuzdan uzak tutmaları gerektiğini vurgulayan Bostancı, velilerin de çocuklarını süs havuzlarına girmemeleri konusunda uyarmalarını ve sakıncalarını anlatmalarını istedi.
Elektrik-elektronik mühendisi Faruk Akça, fıskiyeleri elektrikle çalışan süs havuzlarında elektrik kaçağının her zaman bir risk olduğunu belirterek, "Bırakın bu havuzda yüzmeyi, asla dokunmamalıyız. Çok sayıda elektrik kablolarının suyun içinde olduğu bu havuzların temizlenmesi ve sürekli çalışmasıyla kablolarda aşınma olabilir. Bu da kaçağa sebebiyet verir. Süs havuzlarından uzak durulmalıdır" diye konuştu.