430. hafta adalet ve özgürlükler eyleminde MAZLUMDER, eğitimin özgürleşmesi için Tevhid-i Tedrisat Kanunu\'nun kaldırılması gerektiğini söyledi.
430. hafta adalet ve özgürlükler eyleminde, MAZLUMDER Sakarya Şubesi tarafından yapılan basın açıklamasında Tevhid-i Tedrisat Kanunu\'nun kaldırılması gündeme getirildi. MAZLUMDER GYK üyesi Beytullah Önce tarafından okunan basın açıklamasında, "Eğitim sisteminin sorunları yıllardır tartışıla gelmektedir. Fakat bu tartışmalar sistemin ürettiği sorunlara odaklanmaktadır. Eğitim sisteminin bizatihi kendisinin yapısı ve resmi ideolojisiyle sorun olduğu gerçeği ise genellikle göz ardı edilmektedir. Eğitimdeki sistem sorununun çözümü daha temelden alınmalıdır. Fakat Tevhid-i Tedrisat Kanunu böyle bir çözümün sürecinin önündeki en büyük engeldir. Bu kanunla birlikte okullar devletin ideolojik aygıtlarına dönüşmüş; maalesef tüm eğitim sistemi tektipçi, ırkçı, militarist ve dayatmacı bir karaktere bürünmüştür. Aradan geçen onlarca yılda, eğitimde birçok şey değişmiş fakat eğitim sisteminin bu özü her defasında muhafaza edilmiştir. Böyle bir eğitim anlayışı, farklı kimliklerin, inançların, kültürlerin ve değer sistemlerinin var olduğu coğrafyamızın toplumsal gerçekliğiyle kesinlikle örtüşmemektedir" dedi.
Basın açıklamasının devamında, eğitim sürecinde öğrencilere ve velilere hiç bir söz, seçim ve karar hakkının tanınmamasını eleştiren Beytullah Önce, "Eğitimin düşünsel altyapısından, felsefesine, ideolojisine, öğretim programlarından yöntem ve tekniklerine ya da fiziki mekân tasarımına kadar her ayrıntıda, yalnızca ve yalnızca devleti tartışmasız söz sahibi yapan Tevhid-i Tedrisat Kanunu, eğitim sisteminde toplumsal taleplerin karşılık bulmasını da engellemektedir. Böylece toplum, vergileriyle işleyen bu eğitim-öğretim sürecine hiçbir şekilde müdâhil olamamaktadır. Eğitimin zorunluluğunun tartışma dışı bırakılması ve insanların yalnızca kendisine sunulan şıklardan herhangi birisini tercih etmek durumunda kalması tartışılması gereken bir sorundur" ifadelerini kullandı.
"Böyle bir karar, elbette eğitimdeki tüm sorunların çözümünü sağlamayacaktır!"
Tevhid-i Tedrisat Kanunu kaldırılana kadar sürecek olan bir kampanya başlattıklarını açıklayan Önce, "Talebimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 3 Mart 1924 tarih ve 430 Kanun Numarası ile kabul edilmiş olan Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kaldırılmasıdır. Böyle bir karar, elbette eğitimdeki tüm sorunların çözümünü sağlamayacaktır! Fakat zorunlu eğitim anlayışının sorgulanmasından, alternatif eğitim modellerinin geliştirilebilmesine kadar birçok konunun gündeme gelebilmesi için önemli bir başlangıç sayılacaktır. Ayrıca toplumun; eğitim sistemindeki siyasi ve ekonomik güçlerin dayattığı anlayışlardan ve amaçlardan kurtularak, kendi isteği ve ihtiyaçlarına uygun bir eğitim verebilmesinin yolu da açılacaktır.
Eğitim-öğretim hizmetlerinde tepeden dayatmacılığın yerine, toplumsal taleplerin karşılığını bulabileceği pedagojik anlayışlar ve okullar ortaya çıkacaktır" dedi.